Her şey merakla başlar. Merak, iyi kötü, doğru yanlış bütün bilgilerin kapısıdır; bilim dünyasına göre ilmin hocasıdır.Elimizden düşürmediğimizakıllı cep telefonlarındabile sörf yaparken merak ettiren bir başlık ya da görüntü ararız, tıklayıp bakmak, okumak ve öğrenmek için.Ağrılı Profesör Çetin Kaya Koç’unkriptolojialanında dünyanın sayılı akademisyenlerinden biri olmasına kadar süren yolculuğu da merakla başlıyor.Merakını geliştiren de Ağrı’da açılan bir devlet kütüphanesi.Prof. Dr. Çetin Kaya
Her şey merakla başlar. Merak, iyi kötü, doğru yanlış bütün bilgilerin kapısıdır; bilim dünyasına göre ilmin hocasıdır.
Elimizden düşürmediğimiz
akıllı cep telefonlarında
bile sörf yaparken merak ettiren bir başlık ya da görüntü ararız, tıklayıp bakmak, okumak ve öğrenmek için.
Ağrılı Profesör Çetin Kaya Koç’un
alanında dünyanın sayılı akademisyenlerinden biri olmasına kadar süren yolculuğu da merakla başlıyor.
Merakını geliştiren de Ağrı’da açılan bir devlet kütüphanesi.
Prof. Dr. Çetin Kaya Koç,
Ağrı’da açılan bir devlet kütüphanenin hayatına nasıl yön verdiğini Anadolu Ajansı muhabiri Hikmet Orçun Üresin’e şu sözlerle anlatmış:
“İlkokul son sınıfta Ağrı’ya bir devlet kütüphanesi açtılar. İlkokul son sınıftan lise son sınıfa kadar o kütüphanede okumadığım kitap kalmadı.
Her kitabı okumak bana çok şey öğretti.
Benim için kütüphane adeta bir altın madenine dönüştü.
Derslerde her zaman birkaç adım ileride oluyordum.
Sürekli ileride olmak duygusu çok güzel.
Türkiye’de okulda birinciydim ama Kaliforniya Üniversitesi’nde yedinci, sekizinci olmak güzel bir ders oldu benim için.
Benden daha zeki insanlarla çalışmak, onlardan bir şeyler öğrenmek çok hoşuma gidiyordu.”
Bugün Türk Silahlı Kuvvetleri ve dünya devi şirketlere
hizmeti veren Koç’un hikayesi, 1957’de Ağrı’da başladı.
Ağrı Lisesi, İstanbul Teknik Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği’nden sonra devlet bursuyla ABD’ye gitti.
Doktorasını
Üniversitesi’nde tamamlayarak
Üniversitesi’nde yardımcı doçent oldu.
Kaliforniya Üniversitesi’nde profesör olarak çalıştı.
Koç, kriptoloji mühendisliğine yaptığı katkılardan dolayı 2007 yılında IEEE
Fellow (alanında çok değerli işler yapmış bilim insanları)
unvanına layık görüldü.
Cryptographic Engineering
isimli kitabı Çince’ye çevrilmiş. Koç’un, 200’den fazla akademik yayını ve ABD’de 13 patenti bulunuyor.
H-endeksi değerlerine göre en çok atıf alan 100 Türk araştırmacı arasında bulunuyor.
Kriptoloji alanında dünyanın sayılı akademisyenlerinden biri olan Prof. Dr. Çetin Kaya Koç,
görmenin kendi içinde bir şifresi olduğundan yola çıkarak çalışmalarını yapay göz alanında yoğunlaştırdı.
Prof. Dr. Koç’un geliştirdiği kriptolojik kodlar hem Türkiye’de hem de dünya çapında akıllı telefonlarda ve tablet bilgisayarlarda kullanılıyor.
Çalışmalarının kendisini birdenbire
, “insan ve görme” konularına ittiğini belirten Koç, merak duygusunun kendisini nasıl bir yolculuğa çıkardığını şu sözlerle anlatıyor:
“İnsan gözündeki sinirlerin beyin zarının içinde olması aslında insan gözünün, beynin bir parçası olduğunu bize gösteriyor.
Bir anlamda beynimiz dışarıya ulaşmak için göz boşluklarımızdan dışarı doğru sinirleri uzatmış diyebiliriz. Yani
göz bir organ değil, beynin bir parçasıdır.”
Gözün kodlarını arayan profesörün genç meraklı beyinlere
tavsiyesi ile yazıyı noktalayalım;
“Bir insan, çok iyi anlaştığı, çok sevdiği ve birlikte zaman geçirdiği
5 insanın ortalama zekasına
sahiptir. Dolayısıyla genç arkadaşlarıma hep çok zeki arkadaşlarınız olsun, bu sizi de ister istemez o zeka seviyeye getirecektir diyorum.”
Tesettürlüysen müşteri olabilirsin ama çalışan olamazsın
Geçtiğimiz Çarşamba günkü yazımda bir mağazada çalışabilecek vasıfta üniversite öğrencisi tesettürlü bir kızın,
(Kendisi kızımın arkadaşı olur, aynı zamanda komşumuz)
eğitim ihtiyaçlarını karşılamak için derslerin olmadığı günlerde
çalışmak için iş aradığından bahsetmiştim.
Olayı tekrar hatırlatayım;
29 Mart 2019 Cuma günü İstanbul Anadolu yakasında
, Kadıköy Acıbadem’de
ve
alışveriş merkezlerinde bulunan
İpekyol, Zara, Nike, Adidas ve Mango’ya iş başvurusunda bulunuyor.
Hepsinden aldığı cevap şu; Kapalı çalıştırmıyoruz.
Bu markaların mağazaları mal satarken
‘kapalı yani tesettürlülere mal satmıyoruz’
demiyor.
Ama çalıştırmaya gelince yanaşmıyor.
Geçen haftaki yazımda, “Bu kapalı çalıştırmama kuralı mağazaların tercihi mi markanın tercihi mi?”
İş başvurusunda bulunan kıza, mağaza sorumluları kapalı çalıştırmama kuralının kendi kararları olmadığını, firma kararı olduğunu söylemişler.
Yani diyor ki bu markalar kısaca;
Sen sadece müşteri olabilirsin.
#Çetin Kaya Koç
#Hikmet Orçun Üresin
#Kriptoloji
#Tesettür
#İpekyol
#Zara
#Nike
#Adidas
#Mango