Faiz: Sen çalış, ben yiyeyim

04:004/03/2018, Pazar
G: 4/03/2018, Pazar
Yaşar Süngü

Faiz sadece İslamiyet’in yasakladığı bir haksız kazanç biçimi değil, bozulmadan önceki dönemlerinde Yahudilik ve Hristiyanlık dinine göre de haksız kazanç olarak görülüyordu.Roma hukukunda, M.Ö. 342 yılında bir kanun ile faiz yasaklanmıştı.İslam öncesi ilk Yahudilerde yardımın bedelsiz ve karşılıksız yapılması esastı.Din kardeşliği, zaruret içinde olanlara yardım, fakirlere, yoksullara karşı duyulan merhamet, sevgi başlıca ödünç verme sebepleriydi.Tevrat’ta, faizle ödünç vermenin yasaklığına dair

Faiz sadece İslamiyet’in yasakladığı bir haksız kazanç biçimi değil, bozulmadan önceki dönemlerinde Yahudilik ve Hristiyanlık dinine göre de haksız kazanç olarak görülüyordu.

Roma hukukunda, M.Ö. 342 yılında bir kanun ile faiz yasaklanmıştı.

İslam öncesi ilk Yahudilerde yardımın bedelsiz ve karşılıksız yapılması esastı.



Din kardeşliği, zaruret içinde olanlara yardım, fakirlere, yoksullara karşı duyulan merhamet, sevgi başlıca ödünç verme sebepleriydi.

Tevrat’ta, faizle ödünç vermenin yasaklığına dair hükümler vardı.

Burada, “Kardeşin yoksul düşerse ona yardım et, faiz alma, kâr alma” ibareleri açıkça yazılıydı.

Fakat bu açık hükümlere rağmen Yahudiliğin doğru olarak tatbik edildiği yıllar hariç faiz her dönemde Yahudilerin vazgeçemediği en önemli kazanç oldu.

***

Hıristiyanlık'ta da faiz yasaktı. İsa peygamber havarilerine menfaat beklemeden borç vermelerini emrederdi.

İsa peygamberin bildirdiği emirlerin tam olarak kitaplara geçmemesi veya bunların çok kısa zamanda ortadan kaldırılması ilâhi emirlerin unutulmasına sebep oldu.

Kilise papazları, ilk zamanlar faizle büyük bir mücadeleye girdiler.

Faiz ve tefeciliği kesin olarak yasak ettiler.

Bu zamanda faiz ve tefecilik ayrımı yapılmadı.

Ortaçağ'da faizle ödünç verme kesinlikle yasak edildi.

Zamanla bu mücadele gevşedi.

Faizle ödünç verme klâsik bir kural hâline getirildi.

Onaltıncı yüzyıldan itibaren bu yasak yavaş yavaş kalkmaya başladı.

***

İslâmiyet'te ise faizin azı da çoğu da dolaylısı da dolaysızı da yasaktır.

Ancak bugün küreselleşen ekonomi tamamen faiz üzerine kuruludur ve İslam dünyası da maalesef bu kurulu düzenin içinde yer alır.

İslam ülkelerinde bile faizle işleyen bankaların oranı yüzde 90’ların üzerindeyken faizsiz bankacılığın oranı yüzde 5’i geçmemektedir.

***

Peki faiz nedir?

Faizin çok farklı tanımları vardır.

Bunlardan birkaç tanesini sıralayalım;

Karşılığında bir menfaat verilmesi şart koşulan her türlü borç faizdir.

İşletmek için bir yere ödünç verilen paraya karşılık alınan kâr, getiri, ürem, nemadır.

Kapitalist ekonomide, artık değerin değişikliğe uğramış biçimi olarak paranın fiyatı, kiralanan paranın kira bedeli.

Üretim faktörlerinden sermayenin getirisidir.

Fon istem ve sunumunun karşılaşması sonucu oluşmuş fon fiyatıdır.

Faizin iş hayatındaki manası, “sen çalış, ben yiyeyim”dir.

Küçük tasarruf sahiplerinin paraları bankaların havuzlarında toplanır.

Banka bu parayı aldığından daha büyük faizle iş sahiplerine kredi olarak verir.

İstihsal edilen (üretilen) malların fiyatına masraf olarak bu faiz eklenir. Böylece malların fiyatı faiz yüzünden artar.

Bu malı satın alan vatandaş da ödediği fiyatla birlikte vaktiyle yatırımcının ödediği faizi ödemiş olur.

Yani bankadan faizle kredi alarak ticaret ya da üretim yapan tüccar ve sanayicinin faiz borcunu en son noktada vatandaş öder.

Faiz yüzünden fiyatlar yükselir, bu da enflasyonu doğurur.

Faiz, çalışmadan, başkalarının sırtından para kazanan bir sınıf doğurur.

  • Osmanlı ve sömürge sözcükleri yan yana bile yakışmıyor
  • Deprem uzmanı jeolog Prof. Dr. Celal Şengör Kanuni’ye salak demeseydi Piri Reis’i hatırlamayacaktık.
  • Genç kuşak bu tartışma sayesinde hem Kanuni’yi hem de Piri Reis’i biraz daha iyi tanımış oldu.
  • Bazen böyle salak tartışmalar faydalı oluyor.
  • Tartışma neydi hatırlayalım;
  • 3 gün önce bir programa katılan Celal Şengör; Fatih Sultan Mehmet ve Piri Reis’in kişiliklerinden bahsettiği sırada, “Piri Reis’in hayatındaki en büyük talihsizliği, Kanuni Sultan Süleyman gibi bir salağın zamanında doğmuş olmasıdır.
  • Fatih zamanında Piri Reis olaydı, inanır mısınız, bugün bizim sömürge imparatorluğumuz vardı” diyor.
  • Haber sosyal medyada patlayınca konunun uzmanlarından İstanbul Aydın Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Abdulhâluk Mehmet Çay, medyaya konu hakkında bilgilendirme yazısı gönderiyor.
  • Prof .Dr. Mehmet Çay şöyle diyor;
  • Piri Reis’i Hint sularına gönderen kimdir?
  • Kanuni Sultan Süleyman.
  • Niçin göndermiştir.
  • Coğrafi keşifler sırasında Hindistan Yarımadası’nda, koloni daha sonra da sömürge imparatorlukları kurmak isteyen Hollanda, İspanya, Portekiz gibi ülkelere engel olmak için.
  • Osmanlı'nın sömürge imparatorluğu hedefinin olmadığını dost düşman bütün dünya bilirken koskoca profesör nasıl bilmez, o da enteresan!
#Faiz
#Ekonomi
#Bankacılık