Designated Survivor adlı dizinin 16 Kasım 2017 tarihinde yayınlanan bölümünde Kiefer Sutherland’in canlandırdığı ABD Başkanı Tom Kirkman “Demokratik ve laik bir Türkiye için, şu an Nuri Şahin tek gerçekçi umut” diyordu!
ABD yapımı dizinin İkinci Sezon Yedinci bölümünde sahne alan Nuri Şahin karakteri Fetullah’ı resmediyordu…
Terörist Elebaşı, bu karakter üzerinden “demokrat bir düşünür!” hatta “demokrasi havarisi bir kahraman!” gibi gösteriliyor; “darbe girişimiyle hiçbir ilgisi olmayan biriymiş gibi!” sunuluyordu. Velhasıl, Netflix’te de yer alan dizide FETÖ propagandası gırla gidiyordu!
***
Hollywood “sefer görev emri” aldığında; Pentagon’la birlikte çalışır: Güdümlüdür…
Derin Amerika; sinemayı da, TV dizilerini de Psikolojik Savaş’ın gözde vasıtası olarak tepe tepe kullanır: Kapı gibi gerçekleri çarpıtmak, perdelemek, hasıraltı etmek için devreye girerler.
İKİ YÜZ ELLİ BİR şehidimizin kanları ellerinde olan Darbeci & Vatan Haini Fetullah’ı “Designated Survivor” dizisi eliyle “masummuş” gibi göstermeye yeltenmek de bu cümledendir!
***
Haydut Devlet ABD için, “demokrasi” sadece bir “göz boyamadan” bir “illüzyondan” ibarettir:
Darbe, bir bakıma Amerikan Devleti ile eş anlamlı bir sözcüktür!
Bu gerçeği görebilmek için; Edward Luttwak’ın 1969 yılında ABD’de yayınlanan, bir bakıma “Darbenin El Kitabı” diye tanımlanabilecek kitabına bakmak bile yeterlidir. Bu kitap, 1996’da Yaba Yayınları’ndan “Bir Uzman’ın Gözüyle Darbe” adıyla çıkmıştı.
-Malum Dizi, Derin ABD’nin dublajını yapmış oluyor!
Türkiye’deki demokrasiyi ortadan kaldırmak, dahası Bağımsız Türkiye’yi ABD’nin namı hesabına “işgal etmek üzere” darbeye kalkışan FETÖ, “Demokratik Türkiye için gerçekçi bir umut!” olarak lanse edildiğine göre; Amerikan Devleti (Faşizmi) için, şu “demokrasi” lakırdısı kullanışlı bir hikâyeden ibarettir. Dahası, bir sahtekârlık repliğidir.
Neden mi? Kahpe Amerikan devleti, Türkiye’de seçim sandığından çıkmış demokratik iktidarı darbeyle devirmeyi “meşru!” olarak görüyor da ondan!
15 Temmuz’da Türkiye’de piyonu FETÖ eliyle darbeye kalkışan da Terör Devleti ABD’dir.
Dizideki ABD Başkanı; Nuri Şahin’i (yani Fetullah’ı) Laik Türkiye için de “gerçekçi bir umut” olarak görüyor!
FETÖ 15 Temmuz’da darbeyi başarsaydı; Türkiye’miz bağımsızlığını yitirecekti: Eskisi gibi Baronsal Gladyo’nun (ABD’ye bağlı Üst Yapı) boyunduruğu altına girecekti…
Türkiye’deki Baronsal Gladyo (Komprador Burjuvazi) uzun yıllar boyunca ABD’den emir alan bir “Gizli Devlet” mekanizması olarak, büyük bir baskıyla ve ısrarla Laikçi Rejimi dayattı: Mesela, 28 Şubat, laikçi faşizmin zirveye çıktığı bir dönemdi.
Generallerin “İrtica ile Topyekûn Savaş” ilan ettiği o dönemde; işte bu laikçi rejimin, aslında Fetullah’la işbirliği yaptığı dahası “kapalı kapıların ardında” Paralel Yapı’ya “tam yol ileri” dediği çoktan ortaya çıkmış bir gerçektir.
Fetullahçı Cuntanın, laikliğe atıfta bulunması; aynı zamanda, başta ABD olmak üzere Batılı devletlere bağlılık anlamına da geliyordu.
Laikçi-Faşist uygulamaların, uzun seneler boyunca Türkiye’yi “Batı’nın güdümünde tutabilmek” amacıyla bir “manivela” gibi kullanıldığını da unutmayalım!
***
FETÖ’nün “devlete sızması” tabiri, 50 küsur yıllık derindeki olayı izaha yetmiyor! “Sızma” denildiği vakit, mevzu bahis Gladyo Rejimi ile sanki “çatışma içindeymiş” gibi bir algı, bir yanılsama ortaya çıkar. Hâlbuki gerçekte yaşanan bambaşkadır.
Peki, ya nedir?
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.