Kapalı kapıların ardında…

04:0014/07/2015, Salı
G: 13/09/2019, Cuma
Tamer Korkmaz

Derin Almanya'nın gazetesi Bild'in, 18 Nisan 2002 tarihli nüshasında yer alan “Kazananlar” sütununda şu satırlar yazılıdır:“Köprüyü kuran adam: ABD eski Başkanı Bush (77) dün Charlottenburg Sarayı'nda Eric M. Warburg Ödülü'nü aldı. Övgü konuşmasını Dışişleri Bakanı Joschka Fischer yaptı. Bu ödülle Atlantik Brücke Derneği, Bush'un ABD ile Almanya arasındaki ilişkilere katkısını ödüllendiriyor.Bild, şöyle düşünüyor: Transatlantik!”*Bild'i yayınlayan Axel Springer şirketinin Türkiye'deki ortağı Doğan

Derin Almanya'nın gazetesi Bild'in, 18 Nisan 2002 tarihli nüshasında yer alan “Kazananlar” sütununda şu satırlar yazılıdır:

“Köprüyü kuran adam: ABD eski Başkanı Bush (77) dün Charlottenburg Sarayı'nda Eric M. Warburg Ödülü'nü aldı. Övgü konuşmasını Dışişleri Bakanı Joschka Fischer yaptı. Bu ödülle Atlantik Brücke Derneği, Bush'un ABD ile Almanya arasındaki ilişkilere katkısını ödüllendiriyor.

Bild, şöyle düşünüyor: Transatlantik!”

*

Bild'i yayınlayan Axel Springer şirketinin Türkiye'deki ortağı Doğan Holding'tir. Axel Springer'in yayın ilkelerinde “İsrail'in çıkarlarını dünya üzerinde korumak” maddesi ile “Transatlantik ittifak oluşumuna dayanışma desteği ve ABD'nin ortak değerlerini korumak” cümlesinin yer aldığı madde peş peşe gelir!

*

Bild, 13 yıl önce Baba Bush'u “Kazanan” olarak ilan ederken; 1976-1977'de CIA'i yönetmiş olan ABD eski başkanının ABD ile Almanya arasındaki derin köprüye katkısına gönderme yapıyordu. Bush'a ödül veren Atlantik Brücke vaktiyle CIA'in kurduğu bir dernektir.

2002 yılındaki o ödül töreninde Baba Bush'u “yere göğe sığdıramayan” bir konuşma yapmış olan Joschka Fischer mi?

Geçenlerde (26 Haziran 2015) Aspen Forum tarafından Bertelsmann Vakfı'nda düzenlenen “basına kapalı” toplantıya katıldı.

Bertelsmann Vakfı, diğer Alman vakıfları gibi “ABD-İsrail yanlısı politikaların” destekçisidir. Keza, Ortadoğu'da ABD ve İsrail'in belirleyici olmasını isterler.

*

Berlin'deki “sır” toplantıya katılanlardan birisi de Küresel Baronlar'ın mutemet adamı Kemal Derviş'ti. Paul Wolfowitz'in öve öve bitiremediği; 2001'de WINEP'teki toplantıda “Çok iyi bir memurdur” dediği Derviş mi, 7 Haziran Sandığı öncesinde CNN Türk'te “Koalisyon çok faydalı olur” pankartını açmıştı!

AK Parti- CHP Koalisyonu'nu öneren de Derviş'tir. Böyle bir koalisyonun Türkiye'ye ve AK Parti'ye kurulmuş bir tuzak olduğundan daha evvel söz etmiştim.

*

Dünkü Cumhuriyet'in birinci sayfasında “CHP'lilerin iddiası: Gül, AKP-CHP hükümeti istiyor” başlıklı bir haber dikkati çekiyordu…

Spotta şunlar yazılıydı: “Gül, iftarda Erdoğan'ın önünde hükümetin Ortadoğu politikasını net biçimde eleştirdi. CHP kurmayları, bu cümlelerin aynısının 48 saat önce Kılıçdaroğlu tarafından kurulduğuna dikkat çekerek, Gül'ün CHP'li bir koalisyon istediğini belirttiler.”

*

Kemal Derviş, 19 Ağustos 2013'te “Türkiye, titizlikle komşularının içişlerine karışmayan bir dış politika izlemelidir” diyordu. Bu laflar, “Ortadoğu'da ABD ve İsrail olsun, ancak Türkiye olmasın!” anlamına geliyordu.

*

26 Haziran günü, Bertelsmann Vakfı'ndaki basına kapalı toplantıya katılanlar arasında Kemal Derviş, Joschka Fischer ve ABD'nin eski Dışişleri Bakanı Madeleine Albright'ın yanı sıra Abdullah Gül de vardı!

*

Cumartesi akşamı; Gül, Cumhurbaşkanı Erdoğan'la birlikte katıldığı iftarda “Türkiye'nin Ortadoğu politikalarını gözden geçirmesi gerektiğini” söyledi. “Libya'dan Mısır'a kadar...” diye de ekledi!

Türkiye'nin Gül'ün dediği gibi yapması; Mısır darbecisi, diktatör ve zalim Sisi'nin sırtını sıvazlaması demektir!

O vakit, ne mi olur? Türkiye, “Mısır'daki darbeye darbe diyemeyen, darbeye koltuk çıkan” ABD ve Avrupa Birliği gibi “demokrasi masalcısı veya düzenbazı” haline gelir!

*

Diğer bir yandan, Türkiye Suriye ile alakalı politikasını da gözden geçirip bir başka zalim ve diktatör Beşar Esad'la temas kurarsa; böylesi bir durumda da iki yüz binden fazla vatandaşının kanını taammüden döken Şam Şeytanı'nın caniliğine, zulmüne ortak yazılmış olur!

*

Sisi ve Esad'ın başında bulunduğu her iki rejim de ABD ve İsrail'in desteği altındadır. İlkini açıktan, ikincisini de “el altından” kolluyorlar.

Türkiye'nin Ortadoğu politikalarından geri adım atması, bölgede ABD ve İsrail'in işine gelir; işbu ikilinin amaçlarına hizmet eder. Ankara, intihar etmez! Bağımsız Türkiye, ABD ve İsrail'e karşı hayati bir mücadele veriyor!
#CHP
#ABD
#İsrail