Bir yıl nasıl geçti?

04:0029/12/2024, Pazar
G: 29/12/2024, Pazar
Samed Karagöz

Adettendir yılın son yazısı/yazıları o yılın bir değerlendirmesiyle geçer. Ben de bu âdete uyup kendi bir yılımı değerlendirmek isterim. Öncelikle Gazze ardı bu yılın gündeminde. Yıl boyunca bu köşede kaleme aldığım yazılara bakınca Gazze’ye dair önemli bir yekün görüyorum. Tarihin doğru tarafında yer almak adına bunun son derece önemli olduğunu düşündüm. Hâlâ da aynı noktadayım. Her fırsatta Gazze’den, Filistin’den bahsetmeye devam etmemiz gerekiyor. Türkiye sanat dünyasına bakınca Gazze’ye ve

Adettendir yılın son yazısı/yazıları o yılın bir değerlendirmesiyle geçer. Ben de bu âdete uyup kendi bir yılımı değerlendirmek isterim.

Öncelikle Gazze ardı bu yılın gündeminde. Yıl boyunca bu köşede kaleme aldığım yazılara bakınca Gazze’ye dair önemli bir yekün görüyorum. Tarihin doğru tarafında yer almak adına bunun son derece önemli olduğunu düşündüm. Hâlâ da aynı noktadayım. Her fırsatta Gazze’den, Filistin’den bahsetmeye devam etmemiz gerekiyor.

Türkiye sanat dünyasına bakınca Gazze’ye ve Filistin’e karşı duyarsızlıklık son derece üzücüydü. Kuvvetli bir sesle İsrail’e karşı çıkılamadı, ortaya Gazze’yi, Filistin’i hatırlatan önemli bir sergi konulamadı. Bunu dert edelerin sayısı bile yok denecek kadar azdı. Ne kadar üzücü. Türkiye sanat ortamını genel olarak şu manzarayı ortaya koyuyor:

Sekülerler için Batıdışı sanatın neredeyse hiç önemi yok, muhafazakarlar içinse Ortadoğu denildiğinde sanat hariç her şey akla geliyor. Üzücü ama Türkiye’nin içinde bulunduğu durum bu.

Bu yıl Kültür Yolu Festivalleri’nde küratörlüğünü üstlendiğim Naci el-Ali’den Hanzala sergilerinden dolayı çok seyahat ettim. Her şehirde, daha önce o şehre kaç kez gittiğimden bağımsız olarak yepyeni kişilerle tanıştım, şehirlerin bilmediğim yerlerini daha akından tanıma fırsatım oldu.

Farabi Kitap tarafından yayınlanan Naci el-Ali’nin Filistin Direnişinde Hanzala albümünde küçük de olsa bir payımın olması bu yılın benim için en önemli çalışmalarından biriydi.

Ben yaptım diye söylemiyorum ama hazırlayıp sunmaktan gurur duyduğum TRT 2 ekranlarında yayınlanan Kim Korkar Çağdaş Sanattan isimli önemli bir programa imza attım. Yakın zamanda da bu serinin devamı olan Kim Korkar Geleneksel Sanattan’ın geleceğini şimdiden müjdelemiş olayım.

Seyahatler arasında her fırsatta İstanbul’daki sergileri gezmeye çalıştım. Yılın bence en büyük sergisi Olafur Eliasson’un İstanbul Modern’de yer alan Senin beklenmedik karşılaşman’ıydı. Tabi Taviloğlu koleksiyonun şehrin dört bir tarafına yayılarak şehri kuşatması, bir şahsa ait devasa bir koleksiyonun sanatseverlerle buluşması yılın önemli sanat olaylarının başında geliyordu.

Bu yıl çok az sayıda yurtdışı seyahatim oldu. Körfez ülkelerinde yaptığım seyahate dair izlenimlerimi bu köşede uzun uzadıya ele aldım. Bu seyahatteki iki önemli sergiyi bir kez daha anmak isterim. Katar’ın başkenti Doha’daki National Museum’da yer alan Manzar (Manzara) başlıklı Pakistan’ın modernleşme hikayesini sanat ve mimari üzerinden anlatan sergi ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti Abu Dhabi’de yer Alan NYU Art Gallery’de yer alan Between the Tides (Gelgitler arasında) quinquennialı (Beş yılda bir) son derece etkiliydi. Sadece Körfez bölgesinden son beş yılda üretilmiş eserlerin yer alması seçkinin hem yerel hem de güncel bir hal almasını sağlıyordu.

Yılın son döneminde ise Suriye özgürleşti. Zalim Esed ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Henüz buna dair sanat dünyasında önemli bir çalışma yapılamadı, henüz çok erken. Lakin sanat dünyasında gerek Suriyeli olsun gerek başka yerden olsun bir çok sanatçının yaşanalardan son derece memnun olduğunu gözlemledim. Nasıl mutlu olmasınlar ki yıllardır süren çatışmalar, akla hayale gelmeyen işenceler son erdi. Şam özgürleşti. Tarihe bakınca görüyoruz ki Kudüs hep Şam’dan sonra özgürleşmiştir. İnşallah tarih tekerrür edecek!

#Gazze
#2024
#Samed Karagöz