Klasik Düşünce Okulu’ndan hızlandırılmış lisansüstü programı

04:0020/05/2018, Pazar
G: 20/05/2018, Pazar
Ömer Lekesiz

Dernek statüsünde, Ekrem Demirli, Hasan Hacak, Halit Çelikyön, Ercan Alkan, Sami Turan Erel, Hacı Bayram Başer, M. Tayyip Durceylan ve Cemalettin Ergün yönetiminde çalışmalarını sürdüren Klasik Düşünce Okulu, “İslam düşüncesini temsil eden klasik metinlerin Türkçe’ye çevrilerek okutulmasını, tartışılmasını, seminer, deneme ve makale düzeyinde yeniden üretilmesini hedefleyen bir eğitim-öğretim platformu”dur.Şubat 2016 – Mayıs 2018 tarihleri arasında, 350 öğrenciye, İslami düşünce geleneğinin 60’dan

Dernek statüsünde, Ekrem Demirli, Hasan Hacak, Halit Çelikyön, Ercan Alkan, Sami Turan Erel, Hacı Bayram Başer, M. Tayyip Durceylan ve Cemalettin Ergün yönetiminde çalışmalarını sürdüren Klasik Düşünce Okulu, “İslam düşüncesini temsil eden klasik metinlerin Türkçe’ye çevrilerek okutulmasını, tartışılmasını, seminer, deneme ve makale düzeyinde yeniden üretilmesini hedefleyen bir eğitim-öğretim platformu”dur.



Şubat 2016 – Mayıs 2018 tarihleri arasında, 350 öğrenciye, İslami düşünce geleneğinin 60’dan fazla temel eserini okuttu ve üzerlerine yazılar yazdırdı.

“Yazılar yazdırdı” diyerek, çok hızlı bir özet cümlesi düşmemiz, konuyla ilgilenenleri yanıltmasın çünkü, söz konusu programın en zor kısmı burası.

Dersi dinlemek kolaydır. Hele, temel eserleri merkeze alarak o dersleri anlatanlar sahalarının en iyi isimleri iseler, onlardan ders dinlemenin hem bir ayrıcalık hem de bir zevk olacağı aşikardır.

Fakat mesele, ilgili müelliflerin eserlerinden, hocaların da onları anlatışlarından hareketle ne anladığını yazılı olarak ifade etmeye gelince, zorlaşıverir. Önce, ne anladığından emin olmak, sonra bunu üçüncü kişilerle paylaşmak, cesaretin, gayretin ötesinde, düşünsel bir birikime yaslanmayı, ki bu da yetmez bir dil bütünlüğü ve tutarlılığı içinde konumlanmayı gerekli kılar.

Bu manada işin esası özetle şudur: Bir düşünce (ki, zikredilen platformun maksadına bağlı olarak, neticede düşünülmüş düşünce), işin hakikatine uygun bir forma dökülmediği sürece görünürlük (paylaşım imkan ve değeri) kazanamaz.

Klasik Düşünce Okulu’nda, bir dersin öğrenciye anlatılması kadar, anlatılanın öğrenci tarafından yazıya dökülmesi, bu nedenle çok önemseniyor.

Çünkü düşünmenin kendiliğinden (doğal sürecinde) gerçekleştiği ama düşündüklerini yazıy(l)a aktarmanın, ayrıca adına form dediğimiz özel bir yaratımı gerektirdiği; (Özkan Gözel’in kelimeleriyle) başı-boş düşünmenin, ancak bu suretle başı-bağlı hale getirildiği biliniyor.

Dolayısıyla yazı, dinlenilenin / öğrenilenin yeni bir bakış açısından surete aktarılması esasıyla, bir dil ve mantık mimarisinin konusu olarak ağır işçiliği gerektiriyor.

Klasik Düşünce Okulu, işlenen dersleri (verilen seminerleri), öğrenme – düşünme ve ferdi bir gayretle onları yeniden surete getirmeyi, daha geniş alanlara yayarak genelleştirme aruzuyla, uzaktan takibe de sunuyor; beş binin üzerindeki aktif kullanıcıya, tüm derslere okulun resmi internet sitesi üzerinden erişim imkanı sağlanıyor.

Klasik Düşünce Okulu’nun şimdilerde gerçekleştirmeye çalıştığı yeni program daha var:

6-15 Temmuz 2018 tarihleri arasında İstanbul’da, Türkiye’nin farklı şehirlerindeki ilgilileri bir araya getirecek şekilde bir dizi seminer planlanıyor ve bu programda, lisansüstü öğrencilerine, araştırma görevlilerine, öğretim üyelerine, akademisyenlere 10 gün (60 saat) boyunca, İslam düşüncesinin kurucu eserlerinin okutulması amaçlanıyor.

Programın kontenjanı sınırlı tutulduğu gibi, başvuru süresi de 20 Mayıs 2018 olarak biraz kısa tutulmuş.

İlgililerin, okulun internet sitesinden (www.klasikdusunceokulu.org/kayit) gerekli şartları öğrenmeleri ve başvuru için bu son günü değerlendirmeleri gerekir.

Ben bu çerçevede okutulması planlanan eserleri zikrederek, programı kaçıranların aslında neleri kaçırmış olabilecekleri zikretmekle yetineyim:

Gazzâlî, el-Mustasfâ, Tehâfütü’l-felâsife; İmam Mâtürîdî, Kitâbu’t-tevhîd; Fahreddin er-Râzî, el-Muhassal; Aristoteles, Metafizik, Platon, Politeia, İbn Sînâ, el-İşârât, Mantık Bahsi, Metafizik ve İbnü’l-Arabî, Fusûsu’l-hikem.

Bu eserlerin, günde 3 blok halinde alanında uzman akademisyenler tarafından okutulacağını, ayrıca öğrencilerin duayen hocalarla buluşmalarını temin edecek muhaverelerin, teatilerin, ek seminerlerin ve yazı atölyesi çalışmalarının da programda yer alacağını söylemeden geçmeyeyim.

Has bilginin sofrasına oturmayı arzulayanlar için, kaçırılmayacak bir fırsat!

Haftanın Kitapları:

-Özkan Gözel, Kendi İçine Düşmek, Ketebe Yayınları, İstanbul 2018

-Hans Belting, Floransa ve Bağdat – Doğu’da ve Batı’da Bakışın Tarihi, çeviren: Zehra Aksu Yılmazer, Koç Üniversitesi Yayınları, İstanbul 2017

-Abidin Dino, Gören Göz İçin Fikret Muallâ, Kırmızıkedi Yayınları, İstanbul 2017

#Ekrem Demirli
#Hasan Hacak
#Halit Çelikyön
#Ercan Alkan