Kubbealtı Akademisi Kültür ve Sanat Vakfı,
1970 yılında kurulan
Cemiyeti’nin 1978 yılında benimsediği isimdir. Bu yanıyla, aslı daha eski tarihlere dayanan,
bir müessesenin ruhunu, gayesini, ilim-fikir, sanat, dil, yayıncılık ve sair sosyal çalışmalar şeklinde şubelendirebileceğimiz faaliyetleri uhdesinde toplamıştır.
Vefat edenlerinin ruhlarına bir Fatiha’nın okunmasına, yaşayanlarına bir selam ve esenlik dileğinin iletilmesine vesile olması umuduyla kurucularının adlarını zikredelim:
, Ekrem Hakkı Ayverdi,
, Ergün Göze,
Kemalettin Nomer,
Mustafa Tahralı ve
Zikrettiğim bu isimler bile tek başına Kubbealtı’nın yayıncılık faaliyetindeki mahiyet ve istikameti göstermede yeterli olduğu halde, yine de yukarıda zikrettiğim neşriyat şubesiyle sınırlı olarak okurlarına sunduğu kimi hazineleri zikredeyim:
’den, Sohbetler ve Mesnevî-i Şerif şerhi,
dörtüsü: Ömrümün Bereketi,
den, eskidikçe kıymeti daha da artan Misalli Büyük Tükçe Sözlük,
dan Çağ ve Hakikat-René Guénon’dan Seçme Makaleler ve Yorumlar.
Kuruluşunun 50. yılına özel olarak hazırladığı, ilk üçü Sâmiha Ayverdi’ye, dördüncüsü Ahmed Yüksel Özemre’ye ait şu dört kitabı da zikredelim:
İbrahim Efendi Konağı,
ve Üsküdar’da Bir Attâr Dükkanı.
Özellikle son on yıldaki
kültür ve sanat Yayıncılığı dendiğinde akla gelen ilk yayınevlerinden biri olan Kubbealtı’nın yayın listesinden şu isimleri de iletelim ki, mezkur kanaatimiz kendiliğinden bir delile kavuşsun:
İsmet Binark,
Muhittin Serin,
A. Yağmur Tunalı,
Dursun Gürlek,
, İ. Aydın ve Aysel Yüksel,
Celil ve Cemil Altınbilek,
Didem Havlioğlu.
yla tanışmama sebep olan, Henri Michaux’nun Orçun Türkay tercümesiyle 2010’da basılan
adlı kitabıdır. Sonra
’ün kitapları geldi. Spinoza, Kritik ve Klinik, Ampirizm ve Öznellik, Francis Bacon – Duyumsamanın Mantığı, ikincisi halen yayımlanmayan Sinema I Hareket ve İmge, Fark ve Tekrar vd.
Norgunk, kapağından iç baskı düzenine kadar kendisine özel tarz üreten bir yayınevidir. Çevirileri sağlam, kategorileri seçkin bir yayınevidir. Salgın devrinden şu iki kitabını zikredebilirim: Deleuze’den Anlamın Mantığı; Alferd North Whitehead’tan Aklın İşlevi. 2004 yılına ait bir kitap olan
imzalı
’tı da zikretmeden geçmek istemem.
İz, kendi adıma her daim “öpülesi ele sahip bir zat” olarak nitelediğim
’in danışmanlığında yerli yayıncılığa mührünü vurmuş bir yayınevidir.
Ancak son bir yıldır kitap sayı ve kalitesi bakımından ciddi bir kan kaybına uğradığına tanık olmaktan üzüntü duyduğum İz’de,
in kendisini geriye çekmiş olma ihtimalinin, bizim mahallenin yetiştirdiği sayılı editörlerden biri olan
un ayrılmasına bitişmesi ve hemen ardından genç editörlerimizden
nün de ayrılıp
na geçmiş olması orada işlerin yolunda gitmediğini görmemize yetiyor.
Bunlara rağmen İz’in 2020 yılını
alt başlığıyla
tarafından tercüme edilen
’nin
ıyla kapatmasına da bir yayın başarısı olarak bakmamız gerekir.
Mişkâtü’l-Envâr’ın birçok tercümesi var ve giderek de çoğalacak gibi görünüyor. Çünkü, hazretin son eserlerinden olması bakımından onun kelam ile tasavvuf arasındaki mesafeyi büyük oranda kapatan tefekkürüne örnek teşkil ediyor.
Bu manada anlaşılması, incelenmesi ve eleştirilmesi büyük önem arz eden Mişkâtü’l-Envâr’a
gibi bir şair, akademisyen ve münevver olan birinin elinin değmesi çok önemli.
Bu önem öncelikle İmam’ın dil, mantık ve idrakinin doğru anlaşılmasıyla ilgilidir ki, doğru eleştiriler ancak bu sayede mümkün olabilir. Bu bahiste eleştiriye vurgu yapışım, bilginin tekrarlanışıyla değil ancak eleştiriye tabi tutuluşuyla yeni düşüncelere sebep olabileceğindendir. Bu esasta İmam Gazali bir milattır ki, yeni milatlar da ancak onun ve onun gibi alimlerimizin düşüncelerinin içinden geçilmek suretiyle mümkün olabilir.
Salgının ilk yılındaki en hareketli yayınevlerimizden biridir. Tercüme, telif ve derleme olarak nitelikli birçok kitabı okurlarına sunmuştur.