Utku Hocamızın “...Türkçe’nin Tanzimat’la başlayan ve giderek bir hercümerce dönüşen büyük hareketi içinde, kurumların göze alabileceği, cesaret gerektiren ve fakat kütüphane raflarında unutulmuş önemli bir eser” olarak takdim ettiği ve ona gelinceye kadar yapılan sair kıymetli çalışmaların bir envanterini ilettiği mezkur yazısına ilavede bulunmaya teeddüp ederim.
Bu durumda bana kalan, unutulmuş değerli bir eseri tozlarından kurtarmakla kalmayıp, ilavelerle ve yeni düzenlemeyle tefekkür hayatımıza tekrar kazandıran şahsın, esere olan etkili tesiri cihetinde konuşmaya çalışmak olsa gerektir.
Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun olan Recep Alpyağıl (d. 1977, Samsun) akademik hayatına 19 Mayıs Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Din Bilimleri Anabilim Dalı’nda başlamış, yüksek lisansını da bu bölümde tamamlayarak, İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Din Felsefesi Anabilim Dalı’nda görev almış bir ilahiyatçıdır.
Çankı’nın eseriyle ilgili yakîn münasebetini, “Çankı’nın adını ilk farkedişim, Türkiye’de Bir Felsefe Gelen-ek-i Kurmaya Çalışmak adlı derleme çalışmanın neşri vesilesiyle oldu (2010). Akademik hayatımın her aşamasında gelen-ek-i önemsemiş biri olarak itiraf etmeliyim ki Büyük Felsefe Lûgatı gibi bir şâh-eseri o güne kadar basit bir atıf sayesinde bile görmemiş olmamın izahı yok. Dahası Çankı’yı tanıdıkça, önceki yıllarda akademik anlamda yaptığım ve yapmaya niyetlendiğim neredeyse hemen hemen her şeyin onun bıraktığı miras ile bir şekilde kesiştiğini fark ettim. Sonuç olarak, Türkçe felsefe çalışmalarında gadre uğramış bu ismin çalışmalarını neşretmeye karar verdim. Hiç mübalağasız ifade ediyorum ki, geride kalan on yıllık süre, Çankı’nın bıraktığı mirası anlama çabası ile geçti.” sözleriyle özetleyen Alpyağıl, deyim yerindeyse Çankı’nın çalışmasını hat olarak almamış, kendisini onun hattının içine yerleştirmiştir.
Alpyağıl’ın samimiyeti ve mezkur esere yeniden hayat verirken sarf ettiği çaba, teşekkürü hak etmenin ötesinde, Çankı’nın işlediği kelimelerle ilgili “Onlara hakiki ve son şeklini dilin sanatkarı verecektir.” şeklindeki hükmünün ilk muhatabı olması bakımından da haklı sevincinin sebebi olsa gerektir.
Alpyağıl’ın, Çankı’nın hayatına ve eserlerine, Büyük Felsefe Lûgatı’nın yazım serüvenine, muhteviyatına ve ilgili eserler içindeki yerine dair yazdığı metne de özellikle işaret ederek, lûgatın tefekkür hayatımıza yeniden kazandırılmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.