Avigdor Lieberman isminin Türkiye'de bir karşılığı var.. Bu hissiyatı alenen yazmak, bilhassa dilimize de sahip olmamız gereken günlerde uygunsuz kaçabilir...
Kişinev ('SSCB') doğumlu Lieberman'ın İsrail kabinesinde Dışişleri Bakanı olarak görev yaptığı Nisan 2009-Mayıs 2015 yılları arasında İsrail'den Türkiye'ye ilaç için olsun hayrına bir hareket gelmediğini herkes anımsar...
2015'te yapılan genel seçimlerin ardından kabine ve koalisyonda yer almayacağını ilan etmişti. Bu mola, Mayıs ayı sonunda-Savunma Bakanı olmasıyla ki koalisyona da katılmış oldu-bitti.
Böylece yeni bir oyun da başlamış oldu...
Lieberman'ın dönüşüne, “hiç değilse dışişleri bakanı olmadı” diye sevinmek mümkün. Ama gerçekçi olmaz. Durum daha ciddi...
İsrail'in 'pozisyonundan' beslenen, bölgedeki her savaşla fiilen olmasa da “ilgilenme” hali düşünüldüğünde, Irak ve özellikle Suriye'deki durum ile ABD dahil İran'ın buralardaki mevcudiyeti Tel Aviv için ulusal güvenlik meselesi.
Yani,
Savaş kışkırtıcısı ve aşırı milliyetçi Liberman'ın Savunma Bakanı olması-Filistin meselesi dahil ve Başbakan Netanyahu'ya ne söz vermiş olursa olsun-netameli bir gelişmedir. Hele dizginlenemez 'hırsı' bilindiğinde.
İlk problem de bu zaten; zira
Bilmem anlatabildim mi?
Göreve gelir gelmez yaptığı ilk açıklamadan bir alıntı; “İsrail olarak bizlerin savaş seçme lüksü yok. İsrail toplumu olarak bizler sadece zorunlu savaşlara girmekle mükellefiz ve onları kesinlikle kazanmalıyız.” ('
', 01/06, The Jerusalem Post.)
Artık lafın başını, ucunu nereye bağlarsanız...
Seçenekler içinde şu tehlikeli olan;
Tarif. ne kadarlık coğrafyayı kapsıyor Allah bilir!
Liebarman'ın hangi göreve geldiği denli kimin yerine geldiği de önemli. Çünkü Tel Aviv gibi günlük mesaisindeki her konuyu “hayat-mamat” meselesi olarak ele alan başkentlerde,
.
Giden, 2002-2005 yılları arasında Genelkurmay Başkanlığı da yapmış olan Moşe Yalon'du.
“İsrail Savunma Bakanı Yalon, hem bakanlık görevinden hem de milletvekilliğinden istifa ettiğini söyledi ve Başbakan Netanyahu'ya güvenini yitirdiğini ifade etti. Yalon'un istifası, Netanyahu'nun Filistin konusundaki askeri çözüm önerileriyle bilinen Lieberman'ı kabineye almayı planladığı haberlerinin ardından geldi.” ('
', 20/05, BBC.)
Ve Yalon şimdi İsrail için
yaratmaya çalışıyor! Vekillikten de istifa, Başbakan'a güvenmeme odur.
Bu sapakta Rusya'ya doğru kıvrılıyoruz. Çünkü,
.
Oradan da ABD'ye geliyoruz. Rusya'nın Akdeniz'deki
Amerika ile arasını bozarken, Suriye'deki varlığı işbirliği potansiyelini hâlâ koruyor.
Suriye'deki İran ve Hizbullah mevcudiyeti ise “herkesin” sorunu gibi gözükmeye başladı. Buna Moskova dahil!
Bunların hepsini;
Rusya ve Putin İsrail'e karşı büyük yakınlık besliyor. Öte yandan Rusya, İran ile de ticari ilişkilerini geliştirmek istiyor ki, ekonomi ve enerji güçlü gerekçeler ama Tahran aynı zamanda Kremlin'in kritik çıkarlarının bulunduğu, Orta Doğu, Orta Asya, Hazar, Kafkaslar, Hint Okyanusu'nda da kapsanması gereken bir ülke.
Tabii Rusya'nın önce Arap/İslam coğrafyasındaki görüntüsüne çeki-düzen vermesi gerekiyor. 'İsrail'in arkadaşları' bu bölgede her zaman iyi karşılanmıyorlar.
Bu kaotik ortamdan herkesin kazanarak çıkması mümkün mü? Hayır. Ama kazanıyor görünenlerin önlerindekinin bir kısmını
Yani ABD-Rusya'nın Akdeniz dengelerindeki kırılma için İsrail 'birşey' yapacak. Artı, Körfez ülkeleri ile Rusya arasında 'birşey' yapacak. Rusya, İsrail için İran ile 'birşey' yapacak. Hepsi birlikte Suriye ve Irak'ta birşey yapacaklar..
Ankara da seyredecek?!
Türkiye'yi terör ve AB ile bu denli niye oyalıyorlar sanıyorsunuz?..
İyi ama İsrail ile ilişkilerimiz düzelmiyor muydu?
Cevabı önemli bir Rus haber organının ilgili haberinde bulabiliriz. Buna göre Rusya, Başbakan Netanyahu yönetimindeki politikalardan memnun değil ve böyle devam ederse-belki de-Moskova bir sonraki dönemde İsrail politikaları ile arasına mesafe koyacak. Üstelik bu okuma, Mossad'ın eski şefinden alınan yorumla da desteklenmiş! ('
', 01/06, RT.)
Bu durum karşısında Netanyahu ne yapıyor?
“İsrail Başbakanı Netanyahu, Rusya Devlet Başkanı Putin'le görüşmek için geldiği Moskova'ya vardı. İki lider bir yıldan az süre içinde dördüncü kez bir araya geliyor.” ('
', 07/01, yani dün, Vatan.)
Bu mübarek günlerde şehit mertebesine erişen evlatlarımıza rahmet, yakınlarına büyük sabır diliyorum...
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.