Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tüm tehditlere rağmen bildiğini okumaya devam ediyor. Dünya ise Putin"i sadece kınayabiliyor...Rusya, II. Dünya Savaşı"ndan bu yana ilk kez bir Avrupa ülkesinin özerk bölgesini (Kırım), tek bir imza ile ilhak etti. NATO, ABD, Avrupa hatta Türkiye Kırım referandumunun ve ilhakın geçersiz olduğunu ilan edip kınama yayınlarken, tüm bunlara kulak asmayan Putin ise zaferini kutladı. Putin, Rusya parlamentosunda yaptığı konuşmada bu olayı; "Kırım Rusya"nın savaş zaferi,
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tüm tehditlere rağmen bildiğini okumaya devam ediyor. Dünya ise Putin"i sadece kınayabiliyor...
Rusya, II. Dünya Savaşı"ndan bu yana ilk kez bir Avrupa ülkesinin özerk bölgesini (Kırım), tek bir imza ile ilhak etti. NATO, ABD, Avrupa hatta Türkiye Kırım referandumunun ve ilhakın geçersiz olduğunu ilan edip kınama yayınlarken, tüm bunlara kulak asmayan Putin ise zaferini kutladı. Putin, Rusya parlamentosunda yaptığı konuşmada bu olayı; "Kırım Rusya"nın savaş zaferi, Rus gelenekleri, dili ve inançlarının sembolü" diye değerlendiriyordu.
Tüm bu kınamaların yanı sıra Rusya"ya mali yaptırımlarda halen gündemde.
Açıkçası Rusya"nın mali yaptırım dedikodularına da pek kulak astığı söylenemez. Rusya"nın mali yaptırım tehditlerinden neden korkmadığına 6 Mart tarihli "Ukrayna"yı gaza getirenler ve Putin"in kozu" başlıklı yazımızda değinmeye çalışmıştık. Netice de öyle oldu. Ve Rusya, Ukrayna sürecinden Kırım"a kadar bildiğini okumaya devam etti. Bundan sonra da tüm kınamalara
ve tehditlere rağmen bildiğini okumaya devam edecektir. Çünkü elindeki kozlar buna fırsat vermektedir...
Rusya küresel ticaretin önemli bir aktörü ve küresel finansal piyasalar açısından son derece önemli bir ülke. Son günlerde Rusya"dan 70 milyar dolarlık çıkışı da abartmamak gerekiyor. Çünkü son dört yılda Rusya"ya 550 milyar dolarlık küresel sermaye akımı oldu. (320 milyar doları bono piyasasına, 230 milyar doları da Rus bankalarına açılan krediler)
Rusya"nın yaptıkları karşılığında nasıl cezalandırılacağı konusunda tam bir konsensüs oluşmuş değil. Putin"e karşı Avrupalı liderler bölünmüş durumda.
Rusya"nın G-8 üyeliğinin askıya alındığı ve üyelikten çıkarıldığına dair bile net bir şey yok ortada. Merkel yaptığı bir açıklamada "Rusya"nın G-8 üyeliğine yönelik bir değişikliğin yapılmadığını, yalnızca Sochi"de gerçekleştirilmesi planlanan bir zirvenin hazırlıklarının askıya alındığını" söylemesi bunun ispatıdır. Gerçi Putin"in G-8 olayını taktığı da söylenemez...
Avrupa"da Rusya"ya karşı oluşan çatlağın birçok nedeni var. Avrupa"nın Rusya ile büyük ve derin bir ticaret hacmi var. Almanya ve İtalya en çok Rus gazı alan ülkeler. İngiltere, Rus oligarkların finansal varlıklarına adeta liman görevi yapıyor. Fransa ise Rusya ile büyük bir silah anlaşmasının arifesinde bulunuyor.
Böyle bir Avrupa Rusya"ya ne söyleyebilir ki?
Bize gelince; Rusya, Türkiye için de son derece önemli. Son verilere göre Rusya ile 32 milyar dolarlık ticaret hacmimiz var. Bu ticaretin 25 milyar dolarlık kısmı ithalat. Yıllık 14 milyar metreküplük Rus doğal gazı ithal ediyoruz. Rusya ihracat olarak ilk 5 pazarımız arasında. Ayrıca Rusya, 2023 hedefleri için de stratejik ülke konumunda. 1988 yılından bu yana Rusya"da 1500"ün üzerinde, 42 milyar liralık proje yapan inşaat şirketimiz var.
O nedenle, ABD"nin başını çektiği olası Rus ambargosunda nerede duracağımız ve nasıl bir strateji izleyeceğimiz son derece önemli. Çünkü oynanan Rus Ruletinde altıpatların içine Rusya tarafından altı adet mermi konmuş durumda.
Tetiği çeken silahı patlatacak...
