Kıbrıs''ta, Türk Birlikleri Komutanı''yla, Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakanı arasında geçen olay birçok yönüyle üzücüdür. Herkes tarafından bilindiği halde tekrar edelim: Kıbrıs''ta CTP Kongresi''nde İstiklal Marşı okunmamış ve şehitler için saygı duruşunda bulunulmamıştır. Bu sebepten de, Kıbrıs''ta yapılan bir törende, Kıvrıkoğlu, Başbakan''ın elini sıkmamış ve düşündüklerini ifade etmiştir.
Bu olayın üzücü olan yönleri arasında, CTP Kongresi''nde İstiklal Marşı''nın okunmaması, şehitler için saygı duruşunda bulunulmaması ve Komutan''la, Başbakan arasında herkesin gözü önünde böyle bir tartışmanın geçmiş olması zikredilebilir. Ancak bu olayın üzerinde durulması gereken bir yönü vardır ki, asıl önemli olan husus budur.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, bağımsız bir devlettir. Bağımsızlığın bazı şartları vardır: Bir vatana, Bir bayrağa, bir parlamentoya sahip olmak vs. gibi. Bu şartlara ilave edilmesi gereken başka bir şart daha vardır: O da bir ''milli marş''a sahip olmaktır.
Kıbrıs davamızda, asıl çıkmaz, bizim bazı gerçekleri söylemekten korkmuş olmamızdır. Biz Kuzey Kıbrıs''ta bağımsız bir devlet olduğunu söylüyoruz. Devlet olarak bu bağımsızlığı tanıyoruz. Türkiye''nin bu bağımsızlığın teminatı olduğunu defalarca TBMM''de karara bağlıyoruz. Fakat bu fikrin savunulmasının gerekli olduğu platformlarında bunu açıkça söylemekten kaçınıyoruz.
Akla daima şu sual geliyor: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yöneticileri ilk önce kendilerinin bağımsız bir devlet olduklarına inanıyorlar mı? Türkiye, bu devleti tanıdığı halde, acaba bu bağımsızlığa gerekli saygıyı gösteriyor mu?
Bazı makalelerimizde de aynı konuda bu suali sormuş ve bunun gereği olarak, KKTC''nin Birleşmiş Milletler''e, Avrupa Konseyi''ne üyeliğe kabulü için başvurmasını önermiştim. Bu konuda hâsıl olan tereddüdün konunun halledilmesinde güçlük yarattığını yazmıştım. Bu önerilerimiz, "bağımsız bir devlet olmanın gereğidir" demiştim.
Kıbrıs''ta, Kıvrıkoğlu ile Başbakan arasında cereyan eden üzücü olay KKTC''de bağımsız bir devlet olmanın gereklerinin yerine getirilmediğinin yeni bir örneğidir. Bir devlet bağımsızlığını ilan ederken ilk yapması gereken şeyler arasında, bir bayrağa ve bir milli marşa sahip olmak vardır. KKTC kendi bayrağını yapmış ve fakat henüz milli marşını tespit etmemiştir. Adı geçen üzücü olayın temelinde bu eksiklik yatmaktadır.
Kıbrıs''ta yapılan törenlerde İstiklal Marşımız''ın okunması elbette bize gurur vermektedir. Ancak, KKTC nin milli marşını dinlemek de bize daha az gurur vermeyecektir. Kıbrıs parlamentosu bu konuyu öncelikle ele almalı ve kısa sürede halletmelidir.
Olayın geçtiği CTP''nin kongresinde, Türkiye Cumhuriyeti Milli Marşı okunmasa bile, KKTC''nin milli marşı olsa da sadece o okunsaydı adı geçen üzücü olay olur muydu? Bu eksiklik bir ihmalden mi yoksa bir çekingenlikten mi kaynaklanmaktadır. Bunun üzerinde durmak ve konuyu cesaretle ele almak gerekmektedir.
