Türk dizileri bütün dünyada ilgi görüyor. Suriyeli Ali Al Suleiman sayesinde ise son birkaç yıldır Türk dizileri, Arap seyircisiyle tanıştı. Suleiman, Şam Üniversitesi Arap Dili Edebiyatı Bölümü ile İstanbul Üniversitesi Türk Edebiyatı Bölümü’nden mezun oldu. Farklı dönemlerde İstanbul ve Lübnan’da yaşıyor. Türk dizileri çevirmenlik yapmanın yanı sıra bazı gazeteler ve web siteleri için Arapça, Türkçe, İngilizce yazılar kaleme alıyor. Kurtlar Vadisi, Payitaht Abdülhamid, Diriliş dizilerine Arapça altyazı hazırlayan 24 yaşındaki genç ile çeviri mecerasını konuştuk.
İslami ve tarihi Türk dizilerini tercüme ediyorum. Çünkü biz Araplar ve Türkler’in dini, tarihi ve kültürü ortak. Biz Osmanlı İmparatorluğu çatısı altında iken hayatımızı emniyet ve sağlık içinde yaşıyorduk. Aynı şekilde, ikinci ülkem olan Türkiye’yi seviyorum. İnsanları bu güzel ülkeyi ziyaret etmeye teşvik etmek için çalışıyorum. Arkadaşlarımın çoğuna Türkiye’yi anlattım ve onlar da buraya geldiler.
Aramızdaki ortak kültür insanları Türkçe öğrenmeye yöneltiyor. Genel olarak Orta Doğu’da yaşanan son gelişmeler neticesinde Türkiye, birçok Arap topluluğu için ortak buluşma noktası haline geldi. Özellikle Suriye, Mısır, Yemen, Libya ve Irak gibi ülkelerdeki savaşlara ve siyasi çatışmalara tanık olanlar ülkelerini terk edip Türkiye’ye yerleştiler ve doğal olarak Türkçe’yi öğrenmeleri gerekti. Anadolu Ajansı’nın verilerine göre, Türkiye’de yaşayan Araplar’ın sayısı 9 milyon ulaştı. Başta İstanbul ve Ankara olmak üzere ülkenin birçok şehrinde Türk dilinin öğretimiyle ilgilenen eğitim kurumlarının sayısı ve kapasitesi arttı. Anadolu Ajansı’nın verdiği bilgilere göre günlük yaşantıda ve acil durumlarda resmi kurumlarla iletişim kurmak için doğan ihtiyaçlar sebebiyle Türkçe konuşan Arapların sayısı büyük ölçüde arttı.
Bana göre Türkçe’nin kelime dağarcığının yüzde 30’undan fazlası Arapçaya çok benziyor. Yine Anadolu Ajansı’nın verilerine Türkçe’de 6 bin 459 Arapça kelime var. Bu sebeplerle Araplar’ın günlük hayatta, ulaşımda, cuma hutbelerinde, restoran ve kafelerde Türkçe öğrenmelerini kolaylaştırdı. Arapça yıllar boyunca Türkiye’de sadece dini kavramlar alanıyla sınırlı kalmıştı. Ancak şimdi Arapça yazılmış reklam tabelaları arttı, birçok kurumda, bankada ve mağazada Arapça seçenek olarak var. Böylece Arapça’da toplumun büyük bir kesiminin ihtiyaçlarını karşılamak için Türkiye’deki günlük yaşamında kendine yer buldu.
Evet, Türkçe öğrenmemde dizilerin katkısı çok büyük. Diziler sayesinde Türkçe’yi daha hızlı ve iyi öğrenebildim. Ayrıca Arap arkadaşlarımdan ziyade sürekli Türkler ile iletişim halinde oldum.