Yemenli sanatçı Murad Subay, savaşta yaşanan kayıplara ve acılara resimlerle karşı duruyor.
Projelerinde bazen kaybedilen insanların yüzlerini, hikayelerini duvara yansıtan bazen de yıkılan evleri resimleriyle tamamlayan Subay, savaşa, yanlış verilmiş olan siyasi kararlara ve şiddetin her türlüsüne bir fırça darbesiyle karşı duruş sergiliyor. Belki de Yemen'in ilk devrimci sokak sanatçısı… 'Yemenli Banksy' olarak ünlenen Murad Subay Sana Üniversitesi'nde İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun. Daha öncesinde judo ve tekvando sporlarıyla uğraşan Subay 2011'deki Yemen devriminin ardından sokak sanatçılığına başladı. Subay, ilk duvar resmine “sokağınızın duvarlarını renklendirin" projesiyle başladı. Hala devam eden “duvarlar yüzlerini hatırlar" Yemen sokaklarına renk katmayı sürdürüyor. Savaş devam ettikçe Subay da çizmeye devam edecek. Tabi çizecek duvar kalırsa…
Tek amacının sadece Yemen'deki insanların sorunlarını tartışmaya açmak değil aynı zamanda toplumun korkularını, umutlarını ve düşüncelerini duvarlara yansıtmak olduğunu söyleyen Subay, arkadaşlarıyla beraber genellikle ülkedeki sosyal ve ekonomik konuları resmediyor. Subay “Bu yolla sanatı, kendi sesimizi ve Yemen'de yaşanan tüm bu olaylardan sıkıntı yaşayan insanların sesini duyurmak için kullanıyoruz. Resimlerimizle savaşı, bir şiddet eylemini veya en ufak bir tartışmayı reddediyoruz" diyor.
Subay, 'Yemenli Banksy' lakabını ise medyadan alıyor. “Banksy'nin kim olduğunu bilmiyorum ama onun gibi büyük bir sanatçıyla anılmak beni onurlandırıyor" diyen sanatçı Banksy'yle olan benzerliğini “Banksy de ben de şablon tekniği kullanıyoruz. Bu teknik alanımızda çok popüler yüzlerce grafiti ve sokak sanatçısı var ve ikimiz de siyasi konuları sanat aracılığıyla ele alıyoruz" sözleriyle açıklıyor. Kağıt üzerinde çalışan sanatçı işlerini daha sonra Wheatpaste tekniği ile sokak duvarlarına yerleştiriyor. Zaman zaman şablonlarla çalışan sanatçı duvar çizimlerine fırçayla başlamış. Veronasi Kurumu tarafından 2014'te Barış için sanat ödülü almadan önce İtalya ve Fransa'yı ziyaret eden Subay, ilk fırsatta İstanbul'a gelmek istediğini söylüyor.
