“Edebiyat Mevsimi" adıyla bu yıl 8.si düzenlenen Edebiyat Festivali, Türkiye Yazarlar Birliği'nin Sultanahmet'teki şubesinde gerçekleştirildi. 23 Kasım'da Darbe ve Sanat konusuyla organize edilen 4. oturumun moderatörlüğünü İsmail Erdoğan yaptı. Panele konuşmacı olarak yazar Leyla İpekçi, gazeteci Bedir Acar ve şair İlhami Atmaca katıldı.
“Gençlerin Gözüyle Darbeler" temasıyla yapılan diğer oturumda ise yeni nesil dergici gençliğin darbelere karşı bakış açısı irdelendi.
Günün son oturumunda ise 15 Temmuz'da büyük mücadeleler sonucu şehit olan vatanseverlerin hayatlarının anlatıldığı Okçular Tepesi kitabının yazar kadrosu ağırlandı.
15 Temmuz'daki hain darbe girişimine sanatın ve sanatçıların tepkisinin değerlendirildiği Darbeler ve Sanat panelinde ilk konuşmayı Yeni Şafak yazarı Leyla İpekçi aldı. İpekçi, sanatın silahtan üstün olduğunu belirterek yalnızca direniş için kullanılacak silahın sanattan üstün olabileceğini vurguladı.
Gazeteci Bedir Acar, sanatın Türkiye tarih boyunca ideolojilerin çatışma alanı olarak ortaya çıktığını belirtti. 15 Temmuz darbe girişimine Batı'nın bakışı ne ise sanatçıların bakışının aynı olduğunu vurgulayarak sol kesimin sanatta daha fazla yol alamayacağını ifade etti. Yazar Ayşe Kulin'in Cumhurbaşkanı Erdoğan'a demokrasi nöbetlerine katılma şartlarını sıraladığı skandal mektubu hatırlatarak sanatçıların kendi halkını tanımadığını savundu.
Şair İlhami Atmaca ise, edebiyat tarihi boyunca Necip Fazıl dışında hiçbir edebiyatçının darbelerin bıraktığı tahribata değinmediklerini vurguladı. Darbelerin kökü dışarıda bir yapı olduğunu söylerken medeniyet ve kültür meselelerinin her zaman tartışılması gerektiğinin altını çizdi.
Muhammed Cemal Ünal'ın moderatörlüğünü gerçekleştirdiği “Genç Edebiyatçıların Gözüyle Darbeler" oturumda Bûtimar Dergisi'nden Şeyma Subaşı ilk konuşmayı yaptı. 15 Temmuz'da sanatın işlevinin değiştiğini söyleyen Subaşı, darbe girişimi hakkında yazılan en kötü şiirin bile edebi zevk yaşatan en güzel şiirden daha manalı olduğunu vurguladı.
Yafta Dergisi'nden İbrahim Selman Erginyavuz, darbecilerin yıkmak istedikleri şeyin umut olduğunu ancak halkı hesaba katmadıklarını söyledi. Her gün 15 Temmuz'u yaşayan Halep ve Musul'a işaret ederek 'ertesi sabah ezan okunsun' diye halkın sokağa çıktığını ifade etti.
- Kayra Dergisi'nden Furkan Öcal, FETÖ ile mücadelenin teröristbaşı Fetullah Gülen'in 28 Şubat'ta “Başörtüsü fürüattır" cümlesi ile başladığını söyledi.
İmge Dergisi'nden Burak Koç ise bu toprakların yüzyıllardır darbe yaşadığını belirterek, asıl darbenin popüler kültür tarafından yapıldığını vurguladı.
Günün son oturumu 15 Temmuz'da tereddüt etmeden şehadeti göze alan vatanseverlerin hayatlarının anlatıldığı Okçular Tepesi yazar kadrosu ile gerçekleştirildi.
Gazeteci Gülcan Tezcan'ın editörlüğünde hazırlanan kitap ile ilgili ilk konuşmayı senarist Eda Tezcan yaptı. Yeni Şafak Gazetesi fotomuhabiri Mustafa Cambaz'ın hikâyesini yazan Tezcan, hazırlanan kitabın şehitlere bir borç olduğunu belirtti. “Bizden geriye kitaplarımız kalacak" diyerek gelecek nesillere yaşananların anlatılması gerektiğini söyledi.
Yazar Özgür Tüfek, FETÖ'cülerle mücadele için pijamalarıyla sokağa çıkan Akın Sertçelik'in hikâyesini yazdı. Darbe girişiminin yaşandığı hafta boyunca şaşkınlıktan ağlayamadığını söyleyen Tüfek, şehidin hikâyesini yazarken ağladığını ifade etti.
- Son konuşmayı Gerçek Hayat Dergisi Yazı İşleri Müdürü Turgay Bakırtaş yaptı. Bakırtaş, 15 Temmuz'un ardından yaşanan rehavetle ilgili olarak Türklerin tarih boyunca yaşadıkları acıları süreklilik oluşturmaması için anlatmadan geçtiğine işaret etti. Darbe girişiminde en büyük güdünün yaşanan direnişin sulandırılmadan ve unutulmadan kayıt altına alınması gerektiği olduğunu vurguladı.
8. Edebiyat Festivali, 26 Kasım'a kadar edebiyatseverleri ağırlamaya devam edecek.
