|

İnsanlığın öldüğü yerden hikâyeler

İnfazı Ertelenen Çocuklar/Gazze'de Çocuk Olmak kitabında yer alan hikayeler siyonist vahşeti bütün yönleriyle ortaya koyuyor. Yazar İbrahim Şelebi'nin kitabında yer alan her bir hikaye insanda derin hisler yanında içinde zaman zaman büyük bir öfkeyi de uyandırıyor.

04:00 - 15/09/2024 Pazar
Güncelleme: 04:33 - 15/09/2024 Pazar
Yeni Şafak
Arşiv.
Arşiv.
Bülent Acun

Yok etmek için var olduğu günden bugüne ettiği zulümler ve işlediği cürümler sebebiyle bugün bütün insanlık tarafından eli kanlı bir terör devleti olarak nitelendirilen, siyonist İsrail insanlığın köküne kibrit suyu dökmeye devam ediyor. Aylardır Gazze’ye gökten ölüm yağıyor. Her gün yüzlerce masum insan hunharca katlediliyor. Ölenler Müslüman olunca koskoca dünya üç maymun; kör, sağır, dilsiz.


İyi ki Mahşer Var

Gazze’de bütün bunlar yaşanırken hangi insan, hangi Müslüman bu zulme seyirci kalabilir? Kalamaz kalmamalı da. Bu korkunç soykırıma karşı herkes bir şeyler yapmalı. Bu meyanda eli silah tutanlara da kalem tutanlar da soylu bir görev düşüyor. Oluk oluk akan kan ve gözyaşını durdurmak için elinden geleni yapmak. Mısırlı hekim bir yazar olan İbrahim Şelebi de elinden gelenin en iyisini yaparak Gazze’li çocukların arşı titreten hikâyelerini insanlık düşmanlarına birer füze niyetine İnfazı Ertelenen Çocuklar Gazze’de Çocuk Olmak isimli kitabıyla edebiyat cephesine taşımış. İnkılap Basım Yayın etiketiyle Temmuz 2024/Muharrem 1446’da raflardaki yerini alan eser, 144 sayfa ve 30 hikâyeden mürekkep. Küçük şehitlerin büyük öyküleri olarak da okunmaya namzet olan kitabın kapağında okuru Gazze’li güzel yüzlü bir kız çocuğu karşılıyor. İbrahim Şelebi Gazze’li çocukların duygularına ustalıkla tercüman olmuş. Kitabın mütercimi Adem Yerinde de yazarın tercümanlığını gayet güzel tercüme etmiş. Bütün akıcılığına rağmen kitabı kesinlikle bir solukta okuyamayacaksınız. Okuduğunuz her hikâye sizi alıp Gazze’ye götürecek. Size birçok şey anlatacak yürek burkan o hikâyeler, sizi Gazze’li çocuklarla birlikte ağlatacak. Kitabın sayfaları arasında dolaşırken yer yer insanlığınızdan utanacak, “keşke insan olacağıma Filistin’li bir çocuğun siyonist bir caniye fırlattığı taş olsaydım” demekten kendinizi alamayacaksınız.


Doğmamış Çocuğa Kefen Biçtiler

Kitapta yer alan hikâyeler siyonist vahşeti bütün yanları ve yönleriyle ortaya koyuyor. İlk hikâyede cennetten konuşan Cihat: “beni çocukların arasına aldınız fakat ben hiç çocuk olmadım ki” diyor. Mutez’in pasaport hikâyesi bir milletin şahsiyetini elinden almaya bombaların gücünün yetmeyeceğinden esaslı haberler veriyor. Saldırıların ailesini üçe böldüğünü görünce ben çocukluğumu üç talakla boşadım diyen İyad’ın feryadı biz büyükleri ne kadar silkelese azdır. Heyâ’nın manifesto niteliğindeki vasiyeti bütün insanlığa şuur aşısı olsa sezadır. Târık’ın ablasının çocuklarıyla muhabbet kuşlarını aynı günde kaybettiğini anlattığı hikâyesi siyonist katillerin sadece insan değil hayvan düşmanı olduklarını da ele veriyor. Gazze’de yaşanan günleri birde Râmî’nin günlüğünden okuyun. Âlai’nin haber verdiği ölüm şarkısı siyonist canilerin küçüklere aşıladığı büyük düşmanlığı açıkça resmediyor. Gazze’de yaşanan soykırımı anlamaya ve anlatmaya yetecek hazin bir hikâye Ahmed’in hikâyesi Kimliksiz. ABD’de 26 yerinden bıçaklanarak hunharca katledilen Avni’nin acı hikâyesi siyonist vahşetin sınır tanımadığının belgesi. Üsame’nin hikâyesi siyonist canilerin sadece hayat katili değil, hayal katili de olduklarının en bariz göstergesi. Yunus’un hikâyesi doğmamış çocuğa kefen biçen cellatlar. Her biri insanlığı hidayete erdirecek âlem-i İslam’ı hayrete düşürüp gayrete getirecek daha nice hikâyeler.


O Ateş Seni de Yakacak

Yazar İbrahim Şelebi’nin kitabının ön sözü makamında Ebu’l Kasım Eş-Şâbi’den iktibas ettiği şu anlam yüklü cümleleri biz de son söz niyetine sizlerle paylaşalım:

Kanla oluşan seller seni de alıp götürecek / Yanan yüreklerin alevi seni de yakacak!



#aktüel
#hayat
#edebiyat
4 gün önce