Darbeye direnişin sembol ismi olan kahraman bordo bereli askerimiz Ömer Halisdemir, pekçok gence örnek oldu. Bordo bereli askerlerin çektikleri zorluklar, yaptıkları kahramanlıkların beyazperdede olması gerektiğine inanan yapımcı Ali Ertem, Erdoğan Yaprak ve yönetmen Erhan Baytimur “Bordo Bereliler Suriye" filmi için Osmaniye'de çekimlere başladı. Film, Dağlıca'da PKK'lıları yakalamak için bölgeye indirilen ve "Dön" emri almamak için telsizlerini kapatan bordo bereli askerlerin yaptığı operasyonla başlıyor. FETÖ ile bağlantılı çalışan Suriye'de terör örgütünün başındaki Çöl İmamı lakaplı Ebu Salim'i yok etmek için yüzbaşı Mehmet ve komutasındaki bir timin hikayesiyle devam ediyor. Oyuncu kadrosunda Cenk Ertan, Açelya Elmas'ın yanı sıra Tolga Güleç, Feyza Çıpa gibi birçok isim yer alıyor. Filmde Ertan, yüzbaşı Mehmet'i, Elmas ise asker yolu gözleyen eşi Zuhal'i canlandırıyor. Biz de bu hafta Ertan ve Elmas ile film ve çekim sırasındaki hisleri üzerine konuştuk.
Senaryoyu çok beğendim. Hızlı, akıcı ve aksiyon dolu. Türk Silahlı Kuvvetleri ve dünyadaki özel kuvvetlere merakım zaten hep vardı. Gururumuz Bordo Bereliler, Nato üyesi özel kuvetler arası yapılan yarışmalarda yıllardır üst üste birincilik kazandı. Bu da demek oluyor ki biz bu işte çok iyiyiz. Senaryo bana geldiğinde hem heyecanlandım hem de çok gururlandım. Bir bordo bereli yüzbaşıyı oynamak benim için şereftir.
Senaryoyu okuduğumda sahne sahne zihnimde hayal ettim. Sanki filmi ben çekmişim gibi görsel hafızamda yer etti. Sonra, eğer ben hayatımda bir bordo bereli olsaydım kendimi nasıl hissederdim, sorgulamasına giriştim. Bir askerin eğitim sürecini ve aldığı eğitimleri hayal ederek içselleştirmeye çalıştım. Bir silah arkadaşını kaybetmenin ve birini öldürmenin nasıl bir duygu olduğunu anlamaya çalıştım. Ayrıca beş hafta boyunca evimden, ailemden uzak kaldım. Benim durumum tabii ki askerlerimizin yanında devede kulak kalıyor.
Açıkcası zorlandım ama empati kurmadan da rolü çıkartamazdım. Günde ortalama 15-16 saat, soğuk havada açık arazide olmak bile insanı çok zorluyor. Askerimiz, bu şartlar içinde bir de düşmanla savaşıyor. Her daim bir ölüm-kalım gerçeği ile yüzleşmek zorunda. Bu insanın bedensel zorluklarının üzerine eklenmiş zihinsel yorgunluğu da beraberinde getiriyor. Beş hafta boyunca bir Bordo Bereli yüzbaşıya can vermeye çalıştım. Askerimizin işi gerçekten çok zor.
Bizim timimiz tereddüt etmez, doğruca hedefe kilitlenir ve önüne çıkanı öldürür. Bazen görevini sessizce halleder bazen de yüksek silah gücüyle ani baskınlar yaparak. Ucunda ölüm olmayınca bu baskınları oynamak tabii ki keyifliydi. Sonuçta çoğumuzun içindeki erkek çocuğu bir bordo bereli olmak ister. Her erkeğin hayal ettiği meslektir bordo bereli olmak.
Bordo berelilerle ilgili izlediğim birçok film ve belgesel var. Bu zamana kadar gördüğüm tek şey, tereddüt edersen ölürsün, korkarsan ölürsün. Bir bordo berelinin timi ile tek vücüt olması gerekiyor.
Hikâye tam bir kahramanlık destanı. Okudukça etkilendim.
Sürekli bizim için vatanı koruyan askerlerimizin neler çektiğini düşündüm. Onlar bizim için büyük fedakarlık yapıyorlar. Bu vatan için şehit, gazi oluyorlar. Allah hepsinden razı olsun.
Eğer gençliğimde bu yola girmiş olsaydım eminim ki çok iyi bir asker olurdum ama kaderde oyuncu olmak varmış.
Evet. Zuhal'i canlandırıyorum. Asker eşlerinin acıları, korkuları, bekleyişleri ama ne olursa olsun bu korkuları bastırıp güçlü bir şekilde cephedeki eşlerine destek oluşlarını, tüm acılara rağmen gülümsemelerini anlatıyorum.
Oldukça zordu. Ağır bir roldü benim için. Bu bilinçle yola çıktım. Rolün yanında büyük bir görev ve sorumluluğu vardı. Ben bu filmde rol yapmadım, yaşadım. Sete gitmeden televizyonda olayları görüp sinirden, üzüntüden ağlıyordum. O duygularla sette olmak çok farklıydı. Onların hayatlarından bir kesit anlatabilmek içimi ferahlatıyordu. Hatta inanın daha fazla rolüm olsun cephede olayım diye çok düşündüm.
Her ne kadar tanımlarken rol desek de bu film rol yapmanın mümkün olmadığı özel bir proje. Film, ülkesi ve bu ülkenin değerleri için soğuğu sıcak, geceyi gündüz yapan en zor şartlarda görev bilinci en üst seviyede olan bordo berelileri anlatması açısından oldukça önemli.
İşte zor kelimesini kullanmak gerekirse burası kelimenin tam anlamıyla hakkını veriyor. Çelik gibi sert bir meslek var karşınızda. Bu insanların çelikten bedenleri, tabir yerindeyse açıp seven, aşk taşıyan, özlem duyan, hissiyatlı yani insani taraflarını seyirciye yaşatıyorsunuz. Bu hissiyat oldukça farklı.
Zorlandığım söylenemez. Türkiye bu millet için büyük bedeller ödedi. Biz tarihimizi iyi bilen insanlarız. Genlerimizde var asker psikolojisi. Bu yüzden oluruna bıraktım ve rolüm dökülüverdi dudaklarımdan.