|

Bizden öncekilerle aşinalık kurmak için Kısa Dünya Tarihi

Ünlü dünya ve uygarlık tarihçisi William H. Mcneill’ın geniş Dünya Tarihi eserinin oğlu John McNeill’ın fikri ve çabasıyla kısaltma uğraşının bir sonucu olarak ortaya çıkan Kısa Dünya Tarihi, dünyanın dört bir yanına yayılmış, on binlerce yıldır varlık gösteren insan türünün farklı merhalelerine değinerek bu sahnelerde karşımıza çıkan insanlara aşinalık kurabilmemiz adına sağlam bir zemin sağlıyor.

04:00 - 16/05/2023 Salı
Güncelleme: 04:02 - 16/05/2023 Salı
Yeni Şafak
Kısa Dünya Tarihi / William H. McNeill, John R. McNeill / Kronik Kitap / 2023
416
Kısa Dünya Tarihi / William H. McNeill, John R. McNeill / Kronik Kitap / 2023 416
M. SÜHA GÜNEŞ

Dünyanın tarihi bize ne söyler? Olup bitmiş olaylar, sonuçlanmış savaşlar, çoktan kaldırılmış harmanlar, toplanmış ve üleştirilmiş meyve ve sebzeler ne işimize yarar? Cesetleri toprağa girmiş hatta toprağın kendisi olmuş büyük komutanlar, din adamları, diplomatlar ve tüccarı, zanaatkârı, neferi, dalkavuğu ve çiftçisiyle yüz milyonlarca adı sanı bilinmeyen halk kitlesi nasıl seslenebilir bize? Yıkılmış kütüphaneler, yanmış kitaplar, insan dehasının bahşedildiği ölümüne yandığımız sanatkârlar, bilim adamları, filozoflar, hekimler ne diyebilir bize? Peki ya adları ve sanları hiç ama hiç duyulmayan, anne olan, şifa dağıtan ve toplumun çarkını döndüren kadınlar, yüzlerine bakılsa nazarın iz bırakacağı güzel kızlar, hastalıkların kendilerine dünya hayatını alacaklı kıldığı çocuklar, kaderin cilvesiyle vücutlarındaki şeamet alameti özürlerle yaşamaya çalışanlar, kendi çağlarında dahi anılmaya layık görülmeyenler bugün bir hay huy içerisinde geçip giden hayatımızda nasıl gürültü duvarlarını yıkıp bir seda bırakabilir, görüntü kirliliğinden ibaret hayat sahnelerimizde kendilerine nasıl yer açabilirler?

Dünya bugünkü haliyle bir ömür süresince kavranamayacak bir genişlikte gözümüzün önünde uzanırken geçmişe gitmek, oradan haberdar olmak, fiziken olması imkansız olsa da manevi ve hissi olarak çağdaşlık veya duygudaşlık kurmanın amacı üzerine düşünmek faydasız ve boş bir iş olarak görünmektedir. “İbret almak” veya “ders çıkarmak” için düne bakmak bugün milyonlarca insanın tecrübelerine anlık olarak şahit olabildiğimiz, hatta bu tecrübeleri bizatihi o tecrübeyi kazananın ağzından dinleyebildiğimiz veya onunla araya hiç zaman veya mesafe sokmaksızın iletişim kurarak öğrenebildiğimiz, hissedebildiğimiz bir ortaklık kurabildiğimiz çağ için biraz zor bir yöntem olarak kalıyor. Eğer geçmiş bizim için yalnızca “eski güzel günlerin” barınağıysa da bu yalnızca mevcut durumdan kaçtığımızın, muhafazakâr bir ütopyaya sığındığımızın göstergesidir.

TARİH YALNIZLIĞIMIZI GİDERİR

Öyleyse tarih bugün bize ne söyler? Bu konuda bence faydacı veya hayalbaz davranmamıza gerek yok. Kanaatimce tarih bize en başta, bunun bilincinde olalım veya olmayalım, kendi türümüzden bizden önce yaşamış, içinde yaşadıkları toplulukları, konuştukları dil, yedikleri yemek, baktıkları yeryüzü manzaraları, ettikleri küfürler, yaktıkları ağıtlar, güldükleri komiklikler farklı olsa da günün başında ortasında veya sonunda hep aynı gökyüzüne baktığımız kimselerle duygusal bir paydaşlık kurmamıza yarar. Bir bakıma tarih bize dünya üzerindeki yalnızlığımızı gidermek gibi bir iş ifa eder.

İnsanoğlu cennetten düşmüş dünyada bir hayata başlamıştır; geçmişini yalnızca bu dünyadaki yaşamından ibaret saymış, aslen geldiği yeri gelecekte bir yer olarak görmeye devam etmiştir. Doğduğunda yalnız, ölürken yalnız, bu ikisinin arasında ise günün sonunda yanında onlarca insan olsa dahi zihni içerisinde bir başınadır. Bu bir başınalığın “tedavisi” kendimiz gibilerle, en azından kendimizden olanlarla kurabildiğimiz aşinalıkla bir nebze olsun sağlanır. Tarih ise artık ömürleri tükenmiş, bize gelen bilgileri mahdut, kendileri hakkında edindiğimiz intibaın sürprizlerle değişmeyeceği kimselere dair bir aşinalık kazanma uğraşı.

Bir nebze fazla üzerine kelam etmeye çabaladığım tarih üzerine en kapsamlı, iddialı çalışmalar dünya tarihleri olagelmiştir. Yazarları bir başlangıçtan belirledikleri sona kadar, bütün bir insanlık tarihini coğrafyalar ve çağlar aşarak özetlemeye, okura bir bilgi kazandırmaya, bilmedikleri diyar ve zamanlardan haber sunmaya, bir de farkında olsun veya olmasınlar, anlattıkları üzerinden bir aşinalık uyandırmaya çabalarlar. Bu aşinalık uyandığı takdirde yazdıkları metnin “popülerliği” sağlanmış olur.

ESKİ DÜNYADAN KÜRESEL İNSAN AĞINA

Bunca söz Kronik Kitap’tan nisan ayında çıkan William H. McNeill ve John R. McNeill’ın Kısa Dünya Tarih’inden bahsetmek için bir girizgah olmakla birlikte bir tarih metninden ne beklenebileceğine dair bazı içgörülerimi sunmayı da amaçlıyor, ancak yazıyı bir bu kadar daha uzatma amacım yok. Yazmaya sevk eden kitaba gelirsek Kısa Dünya Tarihi ünlü dünya ve uygarlık tarihçisi William H. Mcneill’ın geniş Dünya Tarihi eserinin oğlu John McNeill’ın fikri ve çabasıyla kısaltma uğraşının bir sonucu olarak ortaya çıkmış.

Oğul McNeill Stephen Hawking’in Zamanın Kısa Tarihi’ni 200 sayfaya düşürmesinden etkilenerek babasının 800 sayfalık kitabını da dönemin modasına uygun şekilde kısaltma işine girişiyor. Babasını ikna ediyor ve iki tarihçi ellerindeki metni şablon edinerek kitabı dörtte bir oranında kısaltmaya başlıyorlar. Ezcümle pek başarılı olamıyorlar, avazlarının ancak 350 sayfada yeteri kadar çıktığına kanaat getirerek bu eseri üretiyorlar.

Kitap genel hatlarıyla insanların etkileşimleri üzerinden eşitli ağ yapıları oluşturduğunu ve bunların tarihin ilk dönemlerinden itibaren özellikle de Eski Dünya diye tabir olunan Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarında etkileşime geçtiğini, Amerika Kıtasındaki insan ağlarının kendi içerisinde sürekli iletişimde olup, Yeni Dünya’nın keşfiyle de tek bir küresel insan ağı diyebileceğimiz geniş bir etkileşim yumağı kurulduğunu anlatıyor.

İki usta tarihçi eski kitaba nazaran daha muhtasar ve müfit, hatta yer yer kalın olan kitabın girmediği yeni meselelere de değinerek (örneğin iklim ve değişikliklerin insan hayatına etkileri) kendi ifadeleriyle “dünyanın bugüne nasıl geldiğini bilmek isteyen ancak bir ya da iki tarih kitabı okumak için vakti olmayan kimseler için” Kısa Dünya Tarihi’ni kaleme alıyorlar.

Ortaya çıkışından itibaren insanlık tarihinin tek bir çerçeve içerisinde anlatıldığı bu kitap, dünyanın dört bir yanına yayılmış, on binlerce yıldır varlık gösteren insan türünün farklı merhalelerine değinerek bu sahnelerde karşımıza çıkan insanlara aşinalık kurabilmemiz adına sağlam bir zemin sağlıyor.

Kısa Dünya Tarihi tarihin akışına olduğu kadar insanın tam kendisine de şahit olabileceğiniz bir eser.

#Edebiyat
#Yazar
#Şair
#tarih
#Aktüel
1 yıl önce