FETÖ terör örgütüne mensup cuntacıların 15 Temmuz gecesi gerçekleştirmek istediği darbe girişiminde Ankara’da bulunan Genelkurbay Binasını ele geçirilmek istendi. O gece Genelkurmay Binasını korumaya giden kahramanlardan biri de 17 yaşındaki Sağlık Meslek Lisesi Anestezi Bölümü mezunu Uhud Kadir Işık’dı. Babası Mehmet Işık İle Genelkurmay Binası’na giden Işık, cuntacıların kullandığı helikopterden açılan ateş sonucu vurularak şehadet şerbetini içti. 15 Temmuz destanının kahramanları arasında yerini alan Işık 4 yaşından beri şehitlik hayaliyle yaşıyordu.
ASKER YA DA POLİS OLMAK İSTEMİŞTİ
Memleketi Çankırı’nın Orta iline bağlı Kalfat Köyü’nün ilk şehidi olmak ve köyünde şehit bayrağı dalgalandırmak isteyen Işık, 15 Temmuz gececi şehadete erişerek köyünde şehit bayrağını dalgalandırdı.
Oğlunun çocukluğundan beri asker yada polis olmak istediğini söyleyen Şehit babası Işık, “Oğlumun hayali asker yada polis olarak vatan müdafaası yapmaktı. 15 Temmuz sabahı sağlık astsubayı olmak için sınava girmişti. Oğluma sınavın nasıl geçti diye sorduğumda ‘İmtihan çok iyi geçti. Sporu geçtim, yarın mülakata gireceğim. Büyük ihtimalle kazanırım’ demişti. 15 Temmuz akşamına gelindiğinde ise her şey çok değişti. Yaşanan darbe girişimi üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısı ve camilerden verilen salaların verilmesi üzerine oğlumla birlikte sokağa çıktık” dedi.
Genelkurbay binasının önüne geldiklerinde tankların ve ezilmiş araçların olduğunu gördüklerini belirten Işık, “Manzara karşısında oğluma eve geri dönelim yönünde çağrı yaptım. O da bana dönerek ‘Madem sonuna kadar gitmeyecektik, niye buraya kadar geldik’ cevabını verdi ve eve gitmek istemedi. Kendisi sağlıkçı olduğu için sürekli yaralılara yardım ediyordu. O esnada helikopterden üzerimize yaylım ateşi açıldı. Sırtından 3 kurşunla vurulan oğlum hastaneye kaldırıldıktan birkaç saat sonra da hayatını kaybederek şehadete ulaştı” diye konuştu.
“BİZİM KÖYÜN İLK
ŞEHİDİ BEN OLACAĞIM”
Hain darbe girişiminin en genç şehitlerinden biri olan 17 yaşındaki Şehit Uhud Kadir Işık, 18 Temmuz günü Çankırı’nın Orta ilçesine bağlı Kalfat köyüne defnedildi. Genç şehidin köye defnedilmesinin hikayesini ise şehidin babası Mehmet Işık şöyle anlattı, “Uhud daha küçüktü. Bir gün köyden dönerken yol üzerindeki başka köylerin mezarlıklarında gördüğü bayraklı mezarları sordu, ‘Bunlara neden bayrak asmışlar’ dedi. Ben de ‘Onlar, teröristlerle çarpışırken şehit olan asker veya polislerin mezarları’ dedim. “Bizim köyün mezarlığında neden yok’ dedi. ‘Bizim köyde şehit olan yok da ondan’ dedim. ‘Baba, bizim köyün ilk şehidi ben olacağım’ dedi. 15 Temmuz gecesi bu isteğine ulaştı ve köyümüze defnedilen ilk şehidimiz oldu.”
ŞEHİDİN İSMİ TEPEYE NAKŞEDİLDİ
Kalfat Köyü sakinleri şehidinin hatırasını Çal Tepesi’ne nakşetti. Uydudan bile görülebilen 900 metrekarelik alanda çalışan 40 kişi bir haftada Türk bayrağını resmetti. Bununla da kalmayan köy halkı şehitlerinin adını ay yıldızlı bayrağımızın nakşedildiği tepeye verdi. Çal Tepesi,
15 Temmuz’dan sonra Şehit Uhud
Kadir Işık Tepesi oldu. İSTANBUL
