Fransa'ya resmi bir ziyaret gerekleştiren ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'la önemli görüşmeler yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dönüş yolunda gezisini ziyaretini takip eden gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Erdoğan'a yöneltilen sorular ve cevapları şöyle:
Bu konu ile ilgili olarak ben İslam İşbirliği Teşkilatı olarak bir teklifte bulunacağım. İsrail-Filistin meselesini gelin İİT ve AB olarak müşterek bir çalışma ile ele alalım. Bakalım bu teklif ne getirir? Bunu göreceğiz.
Olay sadece YPG değil. En önemlisi FETÖ. Yani biz ABD ile terör ile mücadelede şu an tümüyle aynı kulvarda koşmuyoruz. ABD terörle mücadelede kendine göre bir tanım yapmıştır. Kendine göre yaptığı tanım çerçevesinde terörle mücadele ettiğini söylüyor. Şu anda İran’a, Pakistan’a yönelik açıklamaları bu çerçevede değerlendirmek lazım. ABD terörist yaftasını yapıştırıyor diye biz bunlara terörist diyebilir miyiz? Bir başka başlık, Rıza Sarraf, arkasından Hakan Atilla meselesi, Halk Bankası meselesi. Yargı süreci kumpas üstüne kumpaslarla dolu. Bu süreç tamamen siyasidir, adli ve hukuki değildir. Kimin eli kimin cebinde belli değildir. Şimdi nisan beklenecek. Tüm bu konular, Türkiye ve ABD arasında hukuki sistemde ikili ilişkileri ciddi manada yaralamıştır. Ciddi manada burada aramızdaki süreçte darbe yemiştir.
Yorumlara, varsayımlara değil, biz kendi hedefimizin ne olduğuna odaklanmalıyız. Kendinizi zayıf görüyorsanız zaten bittiniz demektir. Ben Türkiye’yi asla zayıf olarak görmüyorum. Biz vurduk mu oturturuz. Ne PKK bir şey yapabilir, ne YPG! Hadi, güçleri yetiyorsa, terör koridoru meselesinde yürüsünler. Bizim bu noktalarda evvel Allah biz inanıyoruz, inandığımız için de üstünüz. Nasıl biz şu anda 2 bin km kare arazi üzerinde nasıl huzur sükun getirdiysek, o terör koridoru olarak düşündükleri yeri de onlara mezar ederiz. Bu konuda kararlıyız, bunu herkes bilecek. Bizim medyamızın da bunun bilincinde olması lazım. Konuya ABD değil Türk’ün bakışı ile bakın. ABD lafa gelince, “Biz terör örgütünün karşısındayız” diyor. Ondan sonra da DEAŞ’a karşı yine bir terör örgütü olan YPG’yi yanına alarak mücadele ediyor. Medyadan bazıları da tutmuş, “Ne yapsın ABD, tabii ki onlarla yürütecek bu işi” diyebiliyor. Milli ve yerli olmak, yanlışa düşmemek açısından da önemli.
Macron’un Türkiye’deki tutuklu bulunan Fransızların listesini kendisine verdiğini belirten Erdoğan, o listedekilerin terörist olduğunu kendisine ifade ettiğini dile getirdi. Erdoğan şöyle devam etti: Fransa’da PKK, FETÖ yapılanması ile ilgili mücadeleyi kendisi ile konuştum. Dernek isimlerini de içeren doküman ve belgeleri, Fransızca tercümesiyle kendisine verdim. 'Bunların takipçisi olmanızı istiyoruz, bizde bunları takip edeceğiz' dedim. Kendileri de 'Terörle mücadelede sizler neredeyseniz ben de aynı yerdeyim; mücadeleyi aynı kararlılıkla ben de vereceğim' dedi. Temennim odur ki inşallah bu mücadeleyi birlikte verme imkânı yakalarız.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 93 yaşında hayatını kaybeden Münir Özkul’un ailesini telefonla arayarak taziyelerini iletti. Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan, merhumun kızı Güner Özkul ile telefonda görüştü. Vefat haberinin ardından taziye telgrafı da gönderen Erdoğan’ın, merhum sanatçıya Allah’tan rahmet, aileye ve yakınlarına da başsağlığı dilediği kaydedildi.
Yetkili arkadaşlarımız bunların görüşmelerini yapacaklar. Bu görüşmelerden sonra bunların bir kısmı bizde bir kısmı onlarda bu şekilde şekillenecek.
NATO Genel Sekreteri Stoltenberg açıklama yaptı. Ne dedi o açıklamada “Buralara müdahale etme gibi bir şey söz konusu olamaz” niye bu açıklamayı yaptı. Çünkü Yunanistan S-300 almış. ABD’nin Yunanistan’a karşı sesini duydunuz mu? Böyle bir şey olmaz. Fransa ve İtalya ile Eurosam’da attığımız adım çeşitlendirmededir. Daha güçlü olalım. Hem o olsun hem o olsun. Bakın bizim THY’de sadece Boeing yok. Ama biz iktidara geldiğimizde sadece Boeing vardı. Biz geldikten sonra iktidara Boeing yanına bide Airbus da koyduk. İnşallah kendi uçağımızı da yaparız. Kendi uçağımızı da yaptıktan sonra olay çok farklı yere gider.
Bu şunu gösteriyor. Pensilvanya’nın arkasında ABD var. Sene 1999 ve 2017 FETÖ’nün elebaşını ABD de besleyip ona 400 dönümlük araziyi tahsis eden ABD. Villalar falan her şey korunaklı. Bir gelişme yok. Ama biz kovalayacağız. Hakan Atilla davasıyla ilgili olarak da, gerekirse biz ABD’ye karşı dava açarız; zira şu anda Halk Bankası’nın dava açma yetkisi var. Bu bankamızın uluslararası düzeyde ismi kirletiliyor. Bununla ilgili olarak bir karşı dava açmaları mümkün.
Ekonomi Bakanımız, Başbakan Yardımcımız böyle dediyse onun üstüne bir şey söylenmez. Hayırlı olsun. Az para değil. 27 milyon Euro. Hayırlı uğurlu olsun.