15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin başarısız olmasında Eskişehir Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi’nin (BHHM) milli unsurlarca vakit geçirmeksizin devralınması, Akıncı iddianamesinde ‘en kritik unsurlardan biri’ olarak ele alındı. Eskişehir BHHM’de görevli Albay İsmail Üner’in Korgeneral Mehmet Şanver’in talimatlarıyla darbenin engellenmesi görevini devralmasının ardından darbeciler hayli panikledi. Bunda da Eskişehir’in hava harekatı açısından en yetkin merkez olması etkili oldu. Gece saat 00.54’ten itibaren tabloyu tersine döndüren olaylar silsilesi içinde BHHM komutasınca alınan stratejik bir karar daha iddianameye yansıdı. Buna göre saat 02.19’da Eskişehir’den, “Türk hava trafiğini NATO’nun görmemesi için NATO’ya kapatma talimatı” verildi.
Harekat Özet Defteri’ne (ceridelere) yansıyan bu durumla ilgili bilgi veren askeri kaynaklar, ‘hava trafiğinin NATO’ya kapatılması’nın askeri açıdan ‘filtreleme’ olarak tanımlandığını belirtirken, o gece verilen bu kararın önemli ve yerinde olduğuna işaret etti. Halen NATO üyesi her ülkede olduğu gibi hava resminin NATO üyesi ülkeler arasında paylaşıldığını, radar bilgilerinin de yine NATO Harekat Merkezlerine gönderildiğini anlatan kaynaklar, bunun yanında bütün uçuşların NATO ile paylaşılmak zorunda olmadığını, bazı özel görev uçuşlarının filtrelenebildiğini kaydetti.
“Hangi uçuşların filtreleneceği, NATO’yla paylaşılan trafik gibi konular Eskişehir BHHM’den yönlendirilir. Dolayısıyla da o gece hava trafiğini filtreleme talimatı Eskişehir tarafından verilmiş ve yerine getirilmiştir” veren kaynaklar, 15 Temmuz gecesi yapılan karartmayla birlikte Türk hava sahasında yaşanan askeri hareketliliği NATO üyesi ülkelerin göremediğini vurguladı. O gece verilen bu talimatın stratejik bir karar olduğunu belirten kaynaklar, bu yolla darbeci bazı uçakların NATO ismini kullanarak havalanması engellendiği gibi, Türkiye’yi işgal planı olarak uygulanan ve Külliye, TBMM gibi kurumların koordinatları girilerek bombalandığı olaylar zincirinin dost da olsa ikinci ülkeler tarafından görülmesi, izlenmesi ve not edilmesinin önüne geçilmiş olduğunu vurguladı.
15 Temmuz’da hainlerin karargahı Akıncı Üssü’ne ilişkin iddianamede çarpıcı detaylar yeraldı. Davada tanık olarak ifade veren İbrahim Halil Ağaç, eski Çiğli Hava Üs Komutanı Kubilay Selçuk’un şoförü olarak görev yaptığını dile getirerek, darbe gecesi 143. Filo’da bulundukları sırada cuntacı general Ömer Faruk Harmancık’ın yaşadığı paniğe şahit olduğunu anlattı. Ağaç, FETÖ cuntasının yöneticilerinden Harmancık’ın telefonda görüştüğü kişiye, “Cumhurbaşkanını öldüremedik, planlarımız boşuna gitti.
Cumhurbaşkanının Almanya’ya kaçtığı yönünde haberleri yaymamız lazım, yoksa her şey boşa gidecek. Fox Tv’yi bağlayın” dediğini aktardı. Öte yandan FETÖ içerisindeki görevi ‘kurmay subayların abiliği’ olan ve Akıncı Üssü’nde yakalanan Hakan Çiçek’in ByLock kullandığı tespit edildi. Çiçek’in, açtığı örgütün kripto okulu Anafartalar Koleji’nde birçok subay çocuğu eğitim görüyordu. Çiçek’in akrabalarından bir kısmının halen FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in korumalığını yaptığı belirtildi.
