|

Külünk’ten dikkat çekici YAŞ analizi

Yüksek Askeri Şura’da (YAŞ) alınan kararlarda darbe girişiminin başarısızlığa ulaşmasına karşı çıkan ve FETÖ ile etkin mücadele eden önemli isimlerin terfi almaması şaşkınlığa neden olmuştu. AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, bu durumla ilgili detaylı bir değerlendirme yaptı.

Yeni Şafak
14:34 - 5/08/2017 Cumartesi
Güncelleme: 15:06 - 5/08/2017 Cumartesi
Yeni Şafak
Yüksek Askeri Şura (YAŞ), 2 Ağustos'ta Çankaya Köşkü'nde toplanmıştı.
Yüksek Askeri Şura (YAŞ), 2 Ağustos'ta Çankaya Köşkü'nde toplanmıştı.

Yüksek Askeri Şura’da (YAŞ) alınan kararlarda darbe girişiminin başarısızlığa ulaşmasında “can feda” mücadelesiyle öne çıkan ve FETÖ ile etkin mücadele eden önemli isimlerin terfi alamaması şaşkınlığa neden olmuştu. AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, bu durumla ilgili detaylı bir değerlendirme yaptı.

Külünk’ün Diriliş Postası’nda yayınlanan makalesinde özellikle Korgeneral İsmail Metin Temel’e ilişkin verdiği bilgiler dikkat çekici. Korgeneral Temel, 15 Temmuz gecesi darbeci Orgeneral Adem Huduti’yi darbeye karşı çıkan açıklama yapması için arayan ve bu olmayınca da devreye girerek darbe girişiminin bastırılmasında önemli rol oynayan bir isim. Korgeneral Temel’e, o gece tüm bu engelleme çabaları önlensin diye FETÖ tarafından suikast düzenlenmek istendiği de ortaya çıkmıştı.

TERFİLER ÖNÜNDE ENGEL YOK

TSK’da FETÖ temizliğinin başlatıldığı ve 150’ye yakın general ve amiralin ihraç edilmesinin ardından toplanan geçen yılki YAŞ toplantısının ardından İsmail Metin Temel’in adı, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın tarafından “orgeneral” olarak açıklanmıştı. Ancak aynı gece yayınlanan kararlarda Temel’in korgeneral rütbesiyle Orgeneral rütbesindeki 2. Ordu Komutanlığı’na atandığı görülmüştü. Temel’in bu yıl 2. Ordu Komutanlığı’nı orgeneral rütbesiyle devam ettirmesi bekleniyordu. Ve bunun önünde de bir engel bulunmuyordu. YAŞ öncesi OHAL kapsamında çıkarılan bir KHK ile rütbesinde 1 yılını geride bırakmış olsa da general ve amirallerin terfi yada emekli ettirilebileceği düzenlendi. Bu da Temel’in terfi edeceği beklentilerini arttırdı. Ancak düzenlemeye karşın, rütbelerinde 2 yılını geride bırakmış olan Korgeneral Temel de, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na atanan Koramiral Adnan Özbal da terfi alamadı. Metin Külünk, FETÖ ile mücadelesiyle öne çıkan Temel ve diğer isimlerin terfi ettirilmemesi üzerinden yazdığı analizde 15 Temmuz gecesi yaşananlar ve bu yılki YAŞ toplantısında Temel’in terfisi beklentilerine ilişkin şunlara dikkat çekti:

İNFAZ EMRİ VERİLMİŞTİ

“15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece, Şehit Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer Halisdemir’in vurduğu hain Semih Terzi’nin Özel Kuvvetler Komutanlığı’nı işgal girişiminin yanında, gerçekleştirilmesi için talimat verdiği bir de cinayet plânı vardı. Bu plân, bugün 2. Ordu Komutanı olan Korgeneral İsmail Metin Temel’in öldürülmesi üzerine kuruluydu. Temel, o gece Van Asayiş Kolordu Komutanı olarak, bugün işgalci darbe girişiminden tutuklu olan Adem Huduti’yi -o gün 2. Ordu Komutanı- arayarak, Huduti’den, söz konusu kalkışmanın “F” tipi bir girişim olduğunu ve 2. Ordu’nun bu kalkışmada yer almadığının belirtildiği bir açıklama yapmasını istemişti. Ancak Huduti bunu yapmamıştı! İsteği yerine gelmeyen Korgeneral Temel, bir de Van’da susturuculu silahlarla teçhiz edilmiş özel bir time infaz ettirilecekti. Başaramadılar, çatışmadan arkalarına bakmadan helikopterle kaçtılar…”

“2 YIL” ÇITASI

“İşgalci darbe girişimine ilk andan itibaren direnen ve gösterdiği mukavemetle o gecenin asîl kahramanlarından olan Temel,15 Temmuz’dan kısa bir süre sonra Millî Savunma Bakanlığı’nın atama kararıyla Adem Huduti Kara Kuvvetleri emrine kaydırıldığı sırada 2. Ordu Komutanı yapılmıştı. Fakat TSK’nın en kalabalık ve en güçlü birliğine komuta eden Korgeneral Temel, birkaç gün önce geride bıraktığımız Yüksek Askerî Şûra’da terfi ettirilen isimler arasında yer almadı. Sebebi, bunun için daha 2 yıla ihtiyacının olması…”

YÜZDE 80 PİLOT KADROSU İHTİYAÇTI

AK Parti Milletvekili Külünk, yazısında Korgeneral Temel’in yanısıra, bu yılki YAŞ’ta terfi alamayan, 15 Temmuz’un gizli kahramanı diğer isimlere de işaret etti. Külünk, analizinde, özellikle Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na dair önemli bir tespitte bulundu. Külünk, şunları kaydetti:

  • “Daha önce ehil olan personel, FETÖ’nün baskı veya kumpaslarıyla uzaklaştırılmıştı. Kalan ehil personelse bahsettiğim “çıta”ya takıldı. TSK, niceliksel olarak yara almanın yanı sıra, niteliksel olarak da yara almaya başladı. Meselâ Hava Kuvvetleri terfilerinde yüzde 80 pilot kadrosu yer almalıyken, tersine hava-yer kadrolarına terfi verildi. Hava Kuvvetleri, hassas vuruş kabiliyeti ile en önde savaşan kuvvetimiz. Terfilerde “liyakat” yerine aranan “sistemi koruma çabaları” sayesinde savaşma kabiliyeti de zarar görüyor. Bu konunun sonu, şu soruları sorduruyor: Meselâ El-Bab operasyonunda, şehirde kaç DAEŞ’li vardı, buna karşı kaç sorti ve kaç bombalama yapıldı ve kaç top atıldı? Sadece bu sorulara bile cevap verildiğinde durum ortaya çıkacaktır.”
ÖDÜL MÜ CEZA MI?

“FETÖ’ye karşı mücadele etmeyen, devleti için mücadele etmek üzere yetkin ve etkin hamle de yapmaz...” diyen Külünk, şu soruyu yöneltti: “Elbette terfi sistemi geçmişin ödüllendirilmesi değil, subayların geçmiş performanslarının, gelecekte gösterecekleri performanslarını değerlendirme süreci olarak ele alınmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti için aslolan, ülkenin bekası için savaşacak subayların, kuvvetleri içerisinde asıl savaşan unsurlardan olmasıdır. Yoksa, Sayın Cumhurbaşkanımızın bütün teveccühlerine rağmen, onun karşısına geçer bir hâdsizlikle, ülke düşmanlarına karşı mücadele veren personelin sessiz kalmasını mı istiyorlar terfi listelerinden isimlerini silerek? Bu durum, FETÖ’ye ve tüm düşmanlara karşı mücadele verenlere bir ödül mü, yoksa ceza mı? Yahut FETÖ’ye karşı savaşmadan köşede sessizce beklemek, terfi ile mi ödüllendirilecek?”

#Metin Külünk
#AK Parti
7 yıl önce