İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs'' ve ''Gezi olaylarını finanse etmek" iddiasıyla hazırladığı iddianameyi İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi iddianamenin incelemesini tamamladı. Mahkeme heyeti, Osman Kavala, Mehmet Ali Alabora, Ayşe Mücella Yapıcı ve Can Dündar'ın da aralarında bulunduğu 16 sanık ve 746 müştekisi bulunan iddianameyi kabul etti.
İddianamede, Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Osman Kavala'nın, "mala zarar verme, tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması, kasten yaralama, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama, Kültür Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet, Silah Kanununa muhalefet ve nitelikli yağma'' suçlarından 612 yıldan 3 bin 158 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.
657 sayfalık iddianamede, diğer sanıklar için de aynı suçlamalarla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. Kabul kararını veren mahkeme heyetinin tensip yazımına devam ettiği öğrenildi. Heyetin, sanıkların yargılanacağı duruşmaların Silivri Ceza İnfaz Kurumu karşısındaki binada yapılmasına karar vermesi bekleniyor.
İddianamede en dikkat çeken noktalardan biri olarak şüphelilerden Avukat Can Atalay’ın Taksim Gezi Parkı’yla ilgili 1. İdare Mahkemesi tarafından verilen yürütmeyi durdurma kararından önceden haber alması ancak bunu kamuoyuna bilerek duyurmaması iddiası oldu. Savcılık yaptığı değerlendirmede, şüphelilerin o tarihte Gezi Parkı’na dair verilen bir idari yargı kararını bir şekilde karar öncesinde öğrendikleri vurgulandı. Değerlendirmede şu ifadeler yer aldı: “Bu kararın olayların şiddetini düşüreceğinden endişelenmiş olmaları gerekir ki bu durumu kamuoyuyla geç paylaştıkları belirlenmiştir.”
İddianamede Avukat Can Atalay’ın o dönem Zaman Gazetesi’nde Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı’nın asistanı olan muhabir Kadir Kökten’le yaptığı görüşmelere de yer verildi. Can Atalay konuşmada, Zaman Gazetesi’nde çıkan habere sitem ederek neden olayı Taksim Dayanışması üzerine yıkmaya çalıştıklarını soruyor. 15 Temmuz darbe girişimi sonrası FETÖ’nün avukat yapılanmasına yönelik soruşturmada tutuklanan ve daha sonra serbest bırakılan Avukat Kadir Kökten ise cevaben, ‘Biz Gezi’yi tamamen destekliyoruz zaten. Bizim öyle derdimiz yok cevabını verdiği iddianamede yer aldı.