FETÖ'cü darbe girişiminden önce teröristbaşı Fetullah Gülen ile görüştüğünü itiraf eden kursiyer pilot Yıldırım Kılıçarslan ile birlikte hareket eden kursiyer pilot Yunus Emre Hoşoğlu'nun ifadesi ortaya çıktı. Cuntacı general Akın Öztürk'ün damadı Hakan Karakuş'un sorumluluğundaki 141. Filo'da görevli Hoşoğlu, FETÖ ile irtibatının olmadığını iddia etti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü darbe soruşturması kapsamında 27 Temmuz'da gözaltına alınarak tutuklanan ve TSK'dan ihraç edilen Pilot Üsteğmen Hoşoğlu, 2015 Aralık'ta 141. Filo'da göreve başladığını anlattı.
15 Temmuz günü saat 17.30 sıralarında cuntacı Yarbay Hakan Karakuş'un tüm kursiyerlere filo brifing salonunda toplanması emrini verdiğini söyleyen Hoşoğlu, burada kendilerine emirleri Yüzbaşı Mete Kaygusuz'un vereceğini kaydettiğini aktardı. Kaygusuz'un da kendilerine 'Bugün sorgulama günü değildir. Verilen emre mutlak itaat etme günüdür' dediğini anlatan Hoşoğlu, saat 22.00 civarında da kendisine filo binası arkasındaki hangarın çevre emniyeti görevini verdiğini söyledi.
Saat 00.00'a kadar çevre emniyeti görevinde bulunduğunu belirten Hoşoğlu, şöyle devam etti: “Yüzbaşı Kaygusuz beni Hakan Karakuş'un odasının önüne getirdi ve bana tabanca ile dolu 2 adet şarjör verdi. Çevre nöbetine yaklaşık 1 saat daha devam ettim. Kaygusuz'un çağırması üzerine Alfa Havuzunun olduğu yere gittim. Mercedes Vito ile 2 adet Ford Mondeo marka araç sığınak önünde duruyordu. Kaygusuz, bana ve yanımda bulunan kursiyerlere, 'İçeride vatan haini 2 komutan var. Bunların ihtiyaçlarıyla ilgilenin' dedi.”
Bir ara uyuyakaldığını, saat 07.30 sıralarında makineli top sesi ile uyandığını anlatan Hoşoğlu, “07.40 sıralarında Üsteğmen Ertuğrul Güvenbirlik ile birlikte filodan kaçtık ve lojmanlarında bulunan evine gittik. Oradan da birlikte Sincan'da bulunan evime geçtik. Eve gittiğimde darbe girişimini eşimden öğrendim. Eşim Cumhurbaşkanımızın talimatı gereği havalimanlarına gitmemiz gerektiğini söyledi. Eşim ve Güvenbirlik ile birlikte Esenboğa Havalimanına darbeye karşı gittik” şeklinde konuştu.
Yunus Emre Hoşoğlu, Mete Kaygusuz'un kendisini sığınakta görevlendirmesinden sonra oraya gittiğini belirterek şöyle devam etti: “Sığınaktaki komutanların ayakları ve elleri kelepçeli, ağız ve gözleri de kapalıydı. Takım elbiseli olan (Orgeneral Galip Mendi) sesinden tanıdığı diğer komutana 'Kamil sen misin?' diye sordu. O da (Kamil Başoğlu) 'Evet komutanım, benim' yanıtını verdi.
