|

FETÖ’nün amiral gemisine dava

FETÖ’nün yayın organı kapatılan Zaman gazetesi ile ilgili soruşturma tamamlandı. Gazetenin örgütün medyadaki ‘Amiral gemisi’ olduğu vurgulanan iddianamede aralarında Mümtazer Türköne, Ali Bulaç'ın da bulunduğu 30 şüphelinin 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi istendi.

Yeni Şafak ve
04:00 - 12/04/2017 Çarşamba
Güncelleme: 05:52 - 12/04/2017 Çarşamba
Yeni Şafak
FETÖ’nün amiral gemisine dava
FETÖ’nün amiral gemisine dava

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı FETÖ’nün medya organı Zaman gazetesine yönelik soruşturmayı tamamladı. Terör ve Örgütlü Suçlar Savcısı İsmet Bozkurt tarafından hazırlanan iddianamede, Ahmet Turan Alkan, Ali Bulaç, Şahin Alpay, Mümtazer Türköne, Mustafa Ünal, Orhan Kemal Cengiz’in de aralarında bulunduğu gazetenin 30 yönetici ve yazarı şüpheli olarak yer aldı. Şüphelilerin, “darbeye teşebbüs” suçundan üçer kez ağırlaştırılmış müebbet, “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan da 15’er yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. İddianamede FETÖ’nün diğer terör örgütlerine benzemediği vurgulanırken, medyayı ‘silah’ olarak kullandığı anlatıldı.

2013’TEN SONRA SALDIRDI

FETÖ’nün 2013 yılından önce devlete ve hükümete karşı gizli ve derinden bir mücadele yürüttüğü ifade edilen iddianamede, FETÖ medyasının 2013’ten sonra açıktan saldırıya geçtiği belirtildi. Örgütün, ifade özgürlüğünün sınırlarını aşarak devlet sırlarını ifşa ettiği, amaçları doğrultusunda algı oluşturduğu vurgulanan iddianamede, Türkiye’yi uluslararası arenada suçlu göstererek zor duruma düşürmek istediği anlatıldı.

İLK TEHDİT 2011’DE

İddianameye göre örgütün medya ayağı 1979 Şubat ayından itibaren Sızıntı dergisinin hayata geçirilmesiyle başladı. Zaman gazetesi, 1986 yılından itibaren Ankara’da yayımlanmaya başladı. 1987 yılında ise FETÖ’nün kontrolüne geçti. Gazete zamanla örgütün medyadaki ‘Amiral gemisi’ haline geldi. FETÖ üyesi olduğu anlaşılan emniyet mensuplarının 2011 yılında görevden alınmasından hemen sonra Zaman gazetesi iktidara tehdit yollu telkinlerde bulundu. Dershanelerin kapatılması düşüncesinin hayata geçmesi örgütün tehdit yollu imalarının dozunu iyice arttırdı. 12 Kasım 2012’den itibaren gazete, hükümet aleyhine yalan haber üretmeye başladı. FETÖ medyasının ilkesel bir yayıncılık yerine tamamen stratejik olarak örgüt amacı doğrultusunda bir yayın politikası izlediği, medyanın örgütün adeta “silahı” olarak kullanıldığı vurgulandı.

TİRAJ DEĞİL HİMMET

İddianamede, tiraja ve gelire sahip olmayan gazetenin himmetlerle ayakta kalabildiğine dikkat çekildi. Örgütün 2013-2014 hükümeti devirmeye yönelik teşebbüslerinin akamete uğramasından sonra 2015 yılı içerisinde medyasına bağlı şirketlere ait mal varlıklarını olağandışı ve usulsüz şekilde devrettiği de anlatıldı. MASAK’ın verilerine göre, Feza Gazetecilik A.Ş’nin sermayesi 2010’dan 2015’e kadar 50 milyon TL. 2014’te bankalarda sahip olduğu miktar 35 milyon 983 bin TL iken bu rakam 2015 yılında 8 milyon 300 bin TL’ye düştü. Mal varlığının yaklaşık yüzde 77’si elden çıkarıldı. 2014’te sahip olunan arsalar ve araziler 50 milyon TL iken 2015 yılında bu rakam 1 milyon 216 bine kadar düştü. 2014 yılında sahip olunan binaların toplam bedeli 71 milyon 647 bin TL iken, 2015 yılında sadece 2 milyon 560 bin TL bırakıldı.


Kukla yöneticiler

İddianamede gazetenin eski genel müdürlerinden Nurettin Veren’in, gazetenin sayfa içeriklerinden manşetlerine kadar bütün içeriğinin teröristbaşı Fetullah Gülen’in talimatlarıyla belirlendiğini ifadesi de yer aldı. İddianamede gazetenin genel yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı’nın Gülen’in önünde el pençe durduğu fotoğrafın da gerçek otoritenin Gülen’de olduğunu kanıtladığı ifade edildi. İddianameye göre medya ile ilgisi olmayan üst akıl tarafından kolay yönlendirilebilecek ehliyetsiz isimlere medya organlarının yönetimlerinde görev verildi. Bu sayede yönetim kurulu üyeleri hatta yöneticiler ‘kukla’ durumunda kaldı.

#FETÖ
#Zaman gazetesi
#Mümtazer Türköne
#Ali Bulaç
7 yıl önce