FETÖ itirafçısı askeri öğrencilere yaptıkları 'itibar suikastlarını' anlattı

11:1814/07/2022, Perşembe
G: 14/07/2022, Perşembe
AA
Arşiv
Arşiv

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) itirafçısı P.M, sahte maillerden yaptığı ihbarlarla Hava Harp Okulu'na (HHO) girmek isteyen öğrencilerin mülakat aşamasında nasıl elendiğini anlattı. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan itirafçı P.M, "Herhangi bir internet kafeden sahte mail adresi açıp askeri öğrenciyle ilgili bana verilen bu bilgiyi öğrencinin girmek istediği askeri okulun resmi iletişim adresine veya askeri okulun ziyaretçi defterine gönderirdim. Böylelikle bu öğrenci mülakat aşamasında hakkında ihbar geldiği için komisyon tarafından elenirdi" dedi.

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin tüm kılcal damarlarına kadar sızdıktan sonra darbe girişiminde bulunan FETÖ'nün askeri okullardaki yapılanması akıllara durgunluk veriyor.

Mahrem yapılanmada askeri öğrencilerden sorumlu bulunan ve etkin pişmanlıktan faydalanan P.M, itiraflarında terör örgütü üyelerini HHO'ya sokmak için uyguladıkları metodu ayrıntılarıyla anlattı.

P.M, örgütün askeri öğrencilere yönelik yaptığı kodlamaları, FETÖ mensubu olmayanların askeri okullara girmesinin engellenmesi için aday öğrencilere yönelik itibar suikastlarını, HHO'daki mahrem yapılanmayı, örgüt evindeki konuşmaları, telefonla nasıl gizli mesajlaşıp ve şifreli konuştuklarını etkin pişmanlık kapsamında detaylandırdı.

1995 yılından itibaren FETÖ yapılanmasına ait yurt ve evlerde kalmaya başladığını ifade eden P.M, bir süre örgüte bağlı FEM dershanelerinin çeşitli şubelerinde öğretmenlik yaptığını, üniversite döneminden itibaren de kendisine FETÖ tarafından örgütte çeşitli vazifeler verildiğini belirtti.

HHO'da mahrem yapıda sözde öğretmen-asistan konumunda görevliyken sözde müdür konumundaki M.S. ve M.Ö. isimli şahısların, FETÖ üyesi olmayan aday öğrenciler için kendilerince belirlenmiş senaryoları, farklı internet kafelerden mail olarak atmasını kendisine söylediklerini ifade etti.

Sahte ihbarlar, aday öğrencilerin elenmesine neden oldu

P.M, aday öğrencilere yönelik bu süreci şöyle anlattı:

  • "Müdür konumundaki bu şahıslar, hakkında mail atılması istenen askeri öğrenci adayı ile ilgili kimlik bilgilerinin ve neden alınmayacağına dair örneğin, 'şahsın babasının uyuşturucu bağımlısı olduğu', 'hakkında adli işlem yapıldığı' şeklinde bilgi yazan bir not kağıdını bana verirdi. Herhangi bir internet kafeden sahte mail adresi açıp askeri öğrenciyle ilgili bana verilen bu bilgiyi öğrencinin girmek istediği askeri okulun resmi iletişim adresine veya askeri okulun ziyaretçi defterine gönderirdim. Böylelikle bu öğrenci mülakat aşamasında hakkında ihbar geldiği için komisyon tarafından elenirdi."

"Eagle" programıyla haberleşme sağlandı

Örgüt içi iletişimin nasıl kurulduğundan da söz eden P.M, 2014 yılında müdür ve müdür yardımcılarının "SHU" isimli program üzerinden haberleştiklerini, 2015 yılı başlarında ise kendilerine bir örgüt mensubu tarafından akıllı telefon dağıtıldığını, bu telefonların içinde bulunan "Eagle" isimli programdan iletişim kurulduğunu bildirdi.

Örgüt için iletişimde "Kakao" ve "TikTok" gibi uygulamaların da kullanıldığını belirten P.M, asistanların tablet veya akıllı cep telefonlarına geçmesiyle daha önce kullanılan tuşlu telefonların imha edilmesinin söylendiğini aktardı.

Sohbete katılmayana 0, katılana 1 puan

HHO'da FETÖ yapılanmasındaki öğrencilerin kodlandığını söyleyen P.M, öğrencinin isminin karşısına asistandan alınan bilgiye göre FETÖ'nün sohbetine gelmediyse 0, geldiyse 1 yazıldığını, bu bilgilerin belli bir süre sonra müdür yardımcısı tarafından müdüre iletildiğini söyledi.

P.M, sürekli sohbete gelen öğrencinin 5, sohbete gelen ancak eksikleri olan öğrencinin 4, sohbetleri aksatan ve maneviyatı iyi olmayan öğrencinin 3, sohbetlere az gelen maneviyatı zayıf öğrencinin 2, sohbetlere gelmeyen, FETÖ'den ayrılmış veya gelmek istemeyen öğrencinin 1 olarak kodlandığını söyledi.

"Sohbet yaptığım kişinin HHO'da albay olduğunu öğrendim"

M.S. adlı FETÖ mensubunun 2012 yılında kendisini Zübeyir adlı başka bir örgüt mensubuyla tanıştırdığını ve bundan sonra ona sohbet yapılmasını istendiğini belirten P.M, "Ben Zübeyir isimli şahsa bir süre sohbet yaptıktan sonra bu şahsın isminin E.B. olduğunu ve HHO'da albay rütbesinde doktor olarak görev yaptığını öğrenmiştim." dedi.

Bu görevle birlikte FETÖ tarafından mahrem yapıda "müdür yardımcısı" konumuna getirildiğini, 2012-2013 eğitim-öğretim yılında HHO 1. sınıf öğrencilerinden ve bunlarla alakalı sözde öğretmenlerden sorumlu olmaya başladığını ifade eden P.M, FEM Dershanesi'nde 2003-2004 yıllarında öğretmenlik yaparken dershanenin bir başka öğretmeni ve "ser rehberi" olan "Osman" kod adlı Ahmet N.A'nın HHO'da sorumlu en üst kişi olduğunu, Birol K. isimli şahsın da onun altında görev yaptığını söyledi.

İzmir'e 2004-2005 yıllarında gönderilen Ahmet N.A'nın, Çiğli 2. Ana-Jet Üssü'nde uçuş eğitimine katılan HHO öğrencilerinden sorumlu bulunduğunu, daha sonra Malatya'daki 7. Ana Jet Üs Komutanlığından sorumlu olarak görevlendirildiğini belirten P.M, Kemal Batmaz'ın da 2014 veya 2015 yıllarında sözde Hava Kuvvetleri imamlığı yapmış olabileceğini değerlendirdiğini anlattı.

"Tedbir amaçlı pizzacıyı aramamız söylendi"

O dönem kendisine de farklı bir kod adı verildiğini söyleyen P.M, örgütün diğer mensuplarıyla irtibat kurabilmeleri için GSM hattı almasının kendisine iletildiğini dile getirdi.

Kullandıkları telefonlarda birbirlerinin isimlerini kod adlarla kaydettiklerini anlatan P.M, "Hatta telefonlar az kullanıldığından dikkat çekmemesi için tedbir amaçlı çok kullanıldığı ve sadece aynı numaraların arandığı anlaşılmasın diye bize market ya da pizzacı gibi yerleri aramamız söylendi. Bu görevde, HHO öğrencisi 'hasta', bu öğrenciyle ilgilenen şehir dışından gelen abisi 'bakıcı', bakıcının üstü konumundaki şahıs 'doktor', doktorun üstü konumundaki şahsa da 'ser doktor', asistana 'öğretmen' şeklinde telefon görüşmelerinde hitap ediliyordu." ifadelerini kullandı.

"5'lik öğrencilerin F-16 pilotu olması istenir"

HHO'da askeri öğrencilerin günlük işleyişini düzenleyen ve 4. sınıflardan "lider/kadet"lerin örgüt mensuplarından seçilmesine dikkat ettiklerini söyleyen P.M, mahrem yapıda 2015-2016 yıllarında kendi sorumlu olduğu dönemi anlattı.

Lider teşkilatına seçilecek öğrencinin, cemaat yapılanması içinde bulunmasının öncelik olduğuna dikkati çeken P.M, şöyle devam etti:

  • "Bu alanda cemaat tarafından 5'lik öğrenci olarak nitelendirilen öğrenciler, bağlı bulunduğu müdür yardımcısı veya müdür tarafından görüştükleri filo veya kol komutanlarına bildirilerek bu öğrencilerin lider/kadet teşkilatına alınması sağlanır. Lider/kadet teşkilatına seçilen öğrenci, okul bitiminde 5'lik durumuna devam ederse uçuş eğitiminde F-16 pilotu olması sağlanır. Lider/kadet teşkilatındaki öğrenci, okuldaki öğrencilerle sosyal aktiviteler alanında bire bir muhatap olduğundan öğrenciler hakkında genel bilgiye sahiptir.
  • Uçuş eğitimine katılacak öğrenciler, cemaat yapılanması içerisinde kendileri hakkında toplanan bilgiler neticesinde yapılan derecelendirmeye göre belirlenir. Bunlardan 5'lik öğrencilerin F-16 pilotu, 4'lük öğrencilerin F-4 pilotu ve CASA uçağı veya helikopter pilotu olmaları istenir. 3 ve altında numaralandırılan öğrenciler ise uçuş eğitiminden eleneceğinden yer sınıfına giderler. HHO'dan mezun olmadan önce sağlık raporundan elenenler veya uçuş eğitiminde elenenler arasında örgüte bağlılığına göre numaralandırılan öğrenciler, sınıf eğitiminde hangi sınıfta okuyacaklarına dair ayrı ayrı belirlenir. Bunlardan FETÖ'ye en bağlı olanlar, personel veya istihbarat sınıfına seçilir."

FETÖ'nün 17-25 Aralık'tan sonra askeri lise okullarına yerleştirmek için öğrenci bulmakta zorlanmaya başladığını vurgulayan P.M, şu bilgileri aktardı:

  • "Müdür olarak mahrem yapıda görevli Mehmet S'den, 17-25 Aralık'tan sonra Amerika'ya Fetullah Gülen'e yaptığı ziyaretten sonra 'Dayıya soruldu, insan kaynaklarımız azaldı. Askeri okullara yerleştirmek için nitelikli öğrenci sayısı yeterli değil. Bünyemiz dışındaki kişilerin askeri okullara yerleşmesine müsaade edelim mi? En azından yüzde 50-60'lık kısmı bizden olsun.' şeklinde teklifte bulunulduğunu ancak "Dayı" olarak hitap edilen Fetullah Gülen'in, oradaki heyete 'Hayır, yüzde 100 bizden olacak.' dediğini duydum."
#15 Temmuz
#FETÖ
#Hava Harp Okulu
#İtirafçı