Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Amerikadayım, PKK terör örgütü, FETÖ'cüler hep birlikte birleştiler, 40-50 metre mesafede şahsıma karşı orada gösteri yapıyorlar. Amerikan polisi hiçbir şey yapmıyor, dokunmuyor. Acaba benzer bir şey Türkiye'de yapılmış olsa tavır ne olur, düşünebiliyor musunuz? Hiçbir şey yapmadıkları gibi onlara karşı müdahalede bulunan oradaki bizim soydaşlarımız, vatandaşlarımızdan iki tanesini içeri almışlar dün. Böyle şey olabilir mi?"
Benim korumalarımdan 12 tanesi için tutuklama kararı çıkarmışlar. Bu nasıl bir yasadır, bu nasıl bir hukuktur? Bu korumalar, beni korumayacaksa niçin bunları ben yanımda Amerika'ya götürüyorum? Amerika'nın Hans'ı ile George'u ile mi kendimi koruyacağım?"
Güvenlik konseptinde farklılığa gitmemiz şart olmuştur. Bundan sonra sorunlara kaynağında müdahale edeceğiz. DEAŞ ile kapı arkalarında koalisyon kuranları da biliyoruz. DEAŞ'a karşı gerek Suriye'de gerek topraklarımızda en büyük mücadeleyi veren ülke Türkiye oldu.
Hukukta, yasalarla ilgili birçok alanda adım atmak isteyenler, Anayasa'nın 138. maddesini hiçbir zaman unutmasınlar. Bu maddeyi onlara hatırlatıyorum ve onun için herkes konumunu iyi bilsin ve o konumunda, oradan bir güç alarak, bir yerlere baskı yapma yoluna da gitmesin. Çünkü o onlara hiçbir şey kazandırmaz, tam aksine kaybettirir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden başka bir devlet düşünmüyoruz olamaz. Buna kalkışanlar da bedelini ağır öderler. 2023 hedeflerine ulaşacak Türkiye için gündemde olan sorunların hiçbiri sıkıntı teşkil etmeyecektir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iftar katılımcılarına teşekkür ettikten sonra konuşmalarını sonlandırdı.