SETA Vakfı Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, Cumhurbaşkanlığı sistemiyle ilgili Yeni Şafak'a konuştu. Erdoğan gibi güçlü bir liderin yeni sistemin yerleşmesinde önemli bir fırsat olduğunu belirten Burhanettin Duran, “Bu sistem değişikliğini ancak onunla yapabiliriz. Erdoğan şu haliyle bütün sıkıntılarına rağmen belki bu sistemi de işletebilir. Ama sonrasında bu sistemin işletilmesi çok daha büyük sıkıntılara yol açar" diye konuştu. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra sistem değişikliğinin gerekliliğinin arttığını söyleyen Duran, “Bu sistem ancak Erdoğan'ın güçlü siyasi duruşuyla değişebilir. 3 dönem başbakanlık yaparak sistemde nerede aksaklık yaşanıyor defalarca tecrübe etti. Tüm bu siyasi birikimle sistem değişikliğine gitmek Türkiye'nin yararına olur" şeklinde konuştu
“Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türk milletinin bekası için sistem değişikliği şart" sözlerine vurgu yapan Prof. Duran, “Beka deyince, aynı zamanda Rabia işareti yapıyor 'tek vatan, tek bayrak, tek millet, tek devlet' diyor. Burada Türkiye'nin son 6-7 yıldır yaşadığı çalkantılı süreçlerde ciddi bir istikrara ihtiyaç duyduğunu savunuyor. Mevcut sistem Türkiye'deki siyasi ve ekonomik iktidara sıkıntı vererek, krizlere açık hale getiriyor. Sivil olmayan ve askeri bürokratlar eliyle hazırlanan anayasaların ülkede siyasi çözümler bulunmasına yardımcı olmuyor. Birçok siyasetçi bundan şikayet ediyordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şöyle bir şansı oldu, kendisi 14 yıl 15 yıl iktidarda kalıp bütün boyutlarıyla bu sistemin nasıl işleyebildiğini, nasıl işleyemediğini görebildi. Dolayısıyla sistemle ilgili ciddi tecrübesi var" dedi.
Prof. Burhanettin Duran sözlerini şöyle sürdürdü: “Erdoğan'ın liderliği ve AK Parti'yle 'ya böyle de gidiliyor' deniliyor, hayır bu sistemle artık gidilemez. Bu sistem Erdoğan'la birlikte yürüyen bir sistemdir. Ben tersinden bakıyorum meseleye. Eğer Erdoğan olmasaydı, bu sistem çok büyük sorunları beraberinde getirmişti. Biz çok büyük krizlerle yüzleşirdik. 15 Temmuz öncesi MHP Başkanlık sistemine karşıydı, darbe girişimi sonrası Türkiye'de başka bir siyasi vizyon açtı. Türkiye'nin ihtiyaçlarının ne kadar kritik olduğu ortaya çıktı."
Türkiye'de sorunları çözecek güçlü liderlik lazım. Aynı zamanda dış politika, iyi ekonomi, ülkenin kurumsal yapılanmayı elden geçirmek gerekiyor. 2013'ten bu yana Suriye başta olmak üzere, FETÖ, PKK'yla mücadele gibi yaşadığı krizlerle kurumları yıpranmış bir ülke. Bunların demokratik bir şekilde yeniden yapılanması için bir fırsattır Cumhurbaşkanlığı sistemi. Bunlar yapılamazsa, kurumlar etkin cevap üretemezse, devlet etkinliği düştüğünde beka sorunu da çıkar. Terör örgütleriyle uğraşırken, vatandaşın gündelik sorunlarını çözemez hale gelirsiniz. İşte sistem değişikliği ve milletin bekası ilişkisi tam da burada ortaya çıkıyor."
