Başbakan Binali Yıldırım, partisinin grup toplantısında konuştu.
Yıldırım'ın açıklamasından öne çıkanlar:
"Girdiğimiz her seçimden AK Parti olarak yüzümüzün akıyla çıktık. Seçimlerin ertesi günü yine insanımıza koşup hizmet üretmeye devam ettik. 100 yıl sonra bile, hukuk ve siyaset çevrelerinde, utançla anılacak 367 icadını çıkardılar. CHP, 2007'de Cumhurbaşkanını seçtirmemek için vesayet odaklarının sözcülüğünü yaptı. Milletimiz için takındığımız yumuşak başlılığımızı anlayamadılar, bizi uysal koyun sandılar. O zaman duvara çarptılar.
Bu anayasa değişikliğinin müsebbibi CHP'dir. CHP zaten onların kayığına binmiş durumda. FETÖ, PKK ve bölücü örgütlerle iş tutarak milletin gönlüne giremezsin. Allah CHP'yi ıslah etsin.
2017, Türkiye'nin kaderinin ve bahtının güneş gibi parlayacağı bir yıl olacak.Bu referandum sonucunda Türkiye, aydınlık yarınlara daha hızlı bir şekilde yol alacak. Meclis çatısı altında, milletimizin arzu etmediği olaylar da yaşadık, muhalefet sözlü, fiziksel ve psikolojik şiddetin her türünü kullandı.
AK Parti, kapalı kapılar ardında gizli gündem planlayan bir parti değil.
Bu referandum, 18 maddelik Cumhurbaşkanlığı sistemini öngören bir Anayasa değişikliği oylamasıdır, bir genel seçim değildir. Referanduma partiler cephesinden bakmak yanlış olur, bu referandum ülkenin çağ atlamam meselesidir. Yapılan değişiklik millet lehinedir. Biz 'üstünlerin' anayasasını korumak için değil, milletin anayasasını oluşturmak için referanduma gidiyoruz.
En sevdikleri iş, korku senaryolarıyla milleti kandırmak. Ama başaramayacaklar, bunlar samimi değil. Rejim tartışması 1923'te bitti.
Yargının bağımsız olması CHP'yi niye rahatsız ediyor? Vesayetle cumhurbaşkanı seçtirdikleri için eski alışkanlıklarından vazgeçemiyorlar.
2007'de fiziki müdahaleler, elektronik müdahalelere döndü. Ne seçene ne de seçilene saygı duymadılar. Etrafa yumruk sallamaktan, kürsüye kendilerini bağlamaktan, değişikliği okumaya vakit bulamamışlar.Bu referandumu bulunduğu çizginin dışına çıkarıp toplumu germeye çalışanlara fırsat vermeyeceğiz.
Cumhurbaşkanlığı sisteminde meclis ile anlaşmazlık olursa oturup uzlaşacaklar. Anlaşamazlarsa, ikisi de zarar görecek.
Ortada bir sandık var. Siyasi rekabet havası aldı başını gidiyor. Kimseye havaya kapılıp şunu unutmasın: Bu bir genel seçim değildir. Seçmenler, Türkiye'nin geleceği için onay verecek."
