AK Parti İstanbul Milletvekili, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanvekili Av. Fatma Benli, bugün Türkiye hem PKK, hem DAEŞ hem de FETÖ terör örgütüyle mücadele ederken, bu örgütlerin Türkiye karşıtı faaliyetlerini yurt dışında sürdürdüğünü ve ciddi dezenformasyon yaydıklarını anımsattı. Türkiye’nin sadece kendi sınırlarını ve vatandaşının güvenliğini sağlamakla kalmadığını, aynı zamanda bölge barışına ve dünya barışına hizmet ettiğini ifade etti.
Savaştan kaçan Suriyelilerin Türkiye’ye sığındığını, Türkiye’nin Arakan ve Somali’ye de el uzattığını hatırlatan Benli, “Biz insanlık ailesinin herhangi bir ferdini ayırmıyoruz. Irk, dil, din ayrımı yapmadan herkese kucak açıyoruz, yardım ediyoruz. Biz herhangi birine yardım ettiğimizde aslında kendimize yardım ediyoruz. Çünkü bu bizi başka bir anlamda güçlendiriyor. O yüzden şu anda Türkiye, Hindistan ve Çin’den sonra dünyanın en fazla büyüyen ülkesi. Onlar da Türkiye’de katma değer katıyorlar.” dedi. Fırat Kalkanı harekatından sonra 55 bin Suriyelinin ülkesine geri döndüğünü belirten Benli, “Türkiye, kendi sınır güvenliğini sağlamak için gerçekleştirdiği Fırat Kalkanı harekatıyla bu insanlara güvenli bir alan açtı. Şimdi İdlib harekatıyla bunu sürdürüyor. Yaptığımız şey, savaş devam ettiği müddetçe onlara güvenilir yaşam sunmak. Türkiye, Avrupa için çok iyi bir uygulama örneği” diye konuştu.
Türkiye 3 milyondan fazla Suriyeliye kucak açarken Avrupa’nın sadece 867 bin kişiyi kabul ettiğini, hatta 10 tane öksüzü bile almaktan çekinen ülkeler olduğunu belirten Benli, şunları kaydetti: “Macaristan, bin 294 kişi almak için referandum yaptı onları da reddetti, 902 Suriyeli almayı taahhüt eden Slovakya sadece 16 Hristiyan aldı. Avusturya, bin 953 kişi taahhüt etmesine karşın 16, Çekya 2 bin 691 kişi alacağını söylemesine rağmen 12 kişi aldı, 6 bin 82 kişi almayı taahhüt eden Polonya, kapılarını hiç açmadı. Sormak lazım, insan hakları nerede?"
- Bölge ve dünya barışına katkı sağlıyoruz
- Türkiye’nin yürüttüğü terörle mücadele sadece ülkesinin değil bölge ve dünya barışına katkı sağladığını belirten Benli, Türkiye’nin DAEŞ’e katılmak için geldiği tespit edilen turist vizesi sahibi 5 binden fazla kişiyi sınır dışı ettiğini ve bu kişileri geldikleri Avrupa ülkelerine bildirdiğini örnek gösterdi. Benli, “Avrupa’da Türkiye aleyhinde yoğun propaganda yürütülüyor. PKK ve FETÖ terör örgütleri lehine basın ve sivil toplum kuruluşları üzerinden aleyhte propagandaya izin veriliyor. Oysa ki Türkiye aynı anda 3 terör örgütüne karşı mücadelesini etkin şekilde gerçekleştiriyor. Bunu yaparken de tüm Dünya’dan özellikle Avrupa ülkelerinden aynı samimiyeti bekliyor." şeklinde konuştu.
Av. Fatma Benli, “Acil Risk Analiz Merkezleri oluşturduk. Risk Analiz Gruplarınca yaklaşık 16 bin yabancıyı kontrol edip 4 bininden fazlasının ülkeye girişine izin vermedik. Biliyorsunuz Belçika saldırısını yapan teröristleri Türkiye tespit ederek sınır dışı etmiş ve Belçika makamlarını da haberdar etmişti” şeklinde konuştu.
Benli, “Milletvekilleri olarak değişik yurt dışı temaslarında bulunuyoruz, Birebir insanlarla konuştuğunuzda, Recep Tayyip Erdoğan denildiğinde gözlerin ışıldadığını görüyorsunuz. Türkiye’den geliyorum deyince seviniyor sarılıyorlar. Çünkü bizim samimi olduğumuzu biliyorlar" ifadelerini kullandu.
