Kurucusu olduğum Türkiye Tüketicileri Koruma ve Eğitim (TÜKETİCİ) Vakfı’nın Resmi Gazete'de yayımlandığı 10 Şubat 1991 günlerinde tüketici sorunları bir çığ gibiydi. Tüketiciyi Koruma Kanunu yoktu. Şikâyetlerin ve sorunların altında, önceleri ezildim, ayağa bile kalkamadım. Ahilik, Tahkim (Arbitrasyon) ve Ombudsmanlık sistemi gibi pratik çözümler üreterek tüketici şikâyetlerine çözümler bulmaya başladım. Telefon ve fax ile ulaşan ve bizzat gelen tüketici şikâyetlerini ilgili satıcı esnafları ve üretici/satıcı markaların yetkililerini telefonla arayarak ve fax çekerek takip etmeye başladım. Kalitesiz ürünlerle, kazıkçı/kandırıkçı satış teknikleriyle, ahlaksız ve vicdansız üretici/satıcılarla, bu soygunu hiçbir şey yapmadan sadece seyreden ve kendisi de kalitesiz hizmetler üreten kamu ile kavga ettim. Yasal hak arama yollarının yokluğunun acılarını iliklerime kadar uzun süre yaşadım.
Tüketiciyi Koruma Kanunu yok iken 1994’te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan Tayyip Erdoğan, ilk aylarında vakfımızla tüketici eğitimi için protokol imzalamış, 1997’de tüketici kanununun hiçbir yaptırımı olmadığını görüp İstanbul’da Zabıta Tüketici Bürosu'nu kurarak tüketici sorunlarına etkili çözümler getirmeye başlanmıştı.
1995 yılı ilk Tüketici Kanunumuz olan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'a göre, yasal hak arama yolu olarak kaymakamlıklarda Tüketici Sorunları Hakem Heyetleri kurulmuştu ancak hiçbir yasal yetkisi yoktu. 1995’ten 2003’ kadar tüketici şikâyetlerinin çözümünde Hakem Heyetleriyle doğru düzgün bir etkinlik gösterilemedi.
2001 büyük ekonomik krizi ile sorun yaşayan milyonlarca tüketicilerin şikâyetleri ve çözümleriyle ilgili 14 Ocak 2002 günü AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ı bilgilendirdim. Yüksek banka faizleri altında inleyen milyonlarca tüketicinin tüketim yapar hale getirilmesini ve özellikle yetkisiz tüketici hakem heyetlerine yetkiler verilerek bir hak arama yolunun çalıştırılmasını istedim ve büyük ihtiyaç duyulduğunu ifade ettim.
2003 yılı ikinci Tüketici Kanunumuz olan, (3 Kasım 2002’de iktidara gelen Tayyip Erdoğan’ın ilk çıkardığı kanundur.) 4822 sayılı Kanun'la değişik 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile kaymakamlıklarda kurulu Tüketici Sorunları Hakem Heyetlerine, “Değeri beşyüz milyon liranın altında bulunan uyuşmazlıklarda Tüketici Sorunları Hakem Heyetlerine başvuru zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar tarafları bağlar” yasal yetki ile tüketicilerimizin 500.-TL (500.000.000.-TL idi 2005’te 6 sıfır atıldı.) altındaki şikâyetleri yasal olarak çözülmeye başlanmıştır.
Yasal yetkiye kavuşan Tüketici Sorunları Hakem Heyetleri, ülkemizde tüketicilerimizin hak arama yolu olmaya başlamış, özellikle büyükşehirlerde heyetlerin iyi çalışmaları neticesinde, kamuoyunda kabul görmeye başlamış ve kaymakamlıklardaki Hakem Heyetlerine tüketici şikâyetleri gittikçe artmaya başlamıştır.
Tüketicinin korunmasından sorumlu olan hak arama uzmanı ilk avukat Gümrük ve Ticaret Bakanımız Hayati Yazıcı’nın çabalarıyla mağdur ve mazlum tüketicileri güçlü üretici ve satıcılara karşı korumak amacıyla; 2013 yılı üçüncü Tüketici Kanununuz olan, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile kaymakamlıklarda kurulu Tüketici Hakem Heyetlerine, “Değeri iki bin Türk Lirası'nın altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine, üç bin Türk Lirası'nın altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine, büyükşehir statüsünde bulunan illerde ise iki bin Türk Lirası ile üç bin Türk Lirası arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunludur” yasal yetki ile 2.000.-Tl ve 3.000.-TL’nin altında olan şikâyetler çözüme kavuşturulmuştur. (Tüketici sorunlarının çözümünde en tecrübeli kişi olarak Bakanı bilgilendirdim ve yasal yetkilerin 3.000.-TL’ye çıkarılmasını sağladım.)
2015 sonunda yönetmelikleri tamamlanan Yeni Tüketici Kanunu ile Tüketici Hakem Heyetlerinin yasal yetkilerinin arttırılmasıyla daha çok sayıda tüketici şikâyetleri heyetlerde çözülmeye başlamış ve böylece tüketici şikâyetlerinin çözümünde, Tüketici Hakem Heyetleri en etkili hak arama yolu olmuştur.
Tüketicinin Korunmasından sorumlu olan hak arama uzmanı ikinci avukat Gümrük ve Ticaret Bakanımız Bülent Tüfenkci’nin girişimleriyle mağdur ve mazlum tüketicileri güçlü üretici ve satıcılara karşı korumak amacıyla; 20 Aralık 2017 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 7063 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 11. Maddesi ile Tüketici Kanunu'nda belirtilen Tüketici Hakem Heyetleri yasal sınırları, 2.000.-TL olan 4.000.-TL’ye, 3.000.-TL olan 6.000.-TL’ye çıkarılmıştır. Yıllık enflasyon oranında yasal yetkilerin arttırılması nedeniyle 1 Ocak 2018’den itibaren tüketicilerimiz; 4.570.- TL’nin altında olan uyuşmazlıklarda İlçe Tüketici Hakem Heyetlerine, 6.860.-TL’nin altında olan uyuşmazlıklarda İl Tüketici Hakem Heyetlerine, büyükşehirlerde 4.570.-TL ile 6.860.-TL arasındaki uyuşmazlıklarda İl Tüketici Hakem Heyetlerine başvurmaya başlamıştır.
Bu yasal yetkiler ülkemizde tüketicilerin haklarını aramalarında büyük bir devrimdir ve yeni bir dönemi başlatmaktadır. 15 yılda Tüketici Hakem Heyetlerinin yasal yetkileri 500.-TL’den 6.860.-TL’ye çıkarılarak, daha çok sorun yaşayan tüketicilerimizin şikâyetleri çözülmektedir.
1990 sonbaharından günümüze tüketicilerin korunması için çalışan bir Ahi Fakir olarak diyebilirim ki, tüketicinin korunması için çalışan bakanlarımızın önde gelenlerinden biri 2011-2014 yılları arasında Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yapan Hayati Yazıcı olmuştur. 6502 sayılı Yeni Tüketici Kanunu’nun hazırlanmasında, hak arama uzmanı bir avukat olarak Sn. Yazıcı, özellikle mağdur ve mazlum, haksızlığa uğramış zayıf tüketicileri güçlü üretici ve satıcılara karşı korumak için çalışmıştır.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yapan, hak arama uzmanı ikinci avukat olarak Sn. Tüfenkci, tüketicilerimizin haklarını aramaktaki sıkıntıları yakından görerek ve bilerek, en önemli yasal hak arama yolumuz olan Tüketici Hakem Heyetleri sistemini sil baştan yenilemekte, daha çok sayıda tüketicimizin yararlanmasını ve daha hızlı çalışmasını sağlamaya çalışmaktadır.
Tüketici seçmenlerin şikâyetleri, direkt para ilişkisi ve alın teri paralarını kaybetmeleri olduğu için başka şikâyetlere benzemez. İyi cevaplanamayan tüketici şikâyetleri, siyasal marka aşkını ve sadakatini öldürür. Büyük bir devrim olan Tüketici Hakem Heyetlerinin yetkilerinin arttırılmasıyla ilgili reklamlarla ve rehberlerle tüketiciler bilgilendirilmeli ve daha çok tüketicinin haklarını aramak için şikâyet etmeleri istenilmelidir. Tüketici seçmenlerin tüm şikâyetleri hızla çözülmeli ve şikâyetler mutlaka yönetilerek gönüllerin kazanılması ve memnuniyetleri sağlanmalıdır.