Yeni liderini belirlemek için 8 Kasım'da sandık başına gidecek ABD'de başkan sanılanın aksine doğrudan halk oyuyla değil, halkın seçeceği seçiciler kurulu tarafından belirlenecek. Dünyanın birçok demokratik ülkesinde uygulanan temsili demokrasi yerine seçimlerde yoz bir “dolaylı demokrasi” uygulayan ABD'de halk, doğrudan başkan adayları yerine seçiciler kurulunu belirlemek üzere sandık başına gidecek. Seçmenler yalnızca, başkanı seçecek olan eyalet seçiciler kurulu için oy kullanıyor. Vatandaştan en fazla oyu almak da başkanlığı garanti etmiyor.
ABD seçim sistemine göre vatandaştan en fazla oyu almak başkan olmak için yetmeyebiliyor. ABD tarihinde 17 kez halktan daha az oy kazanan aday başkan seçildi. Bunun son örneği 2000 yılı başkanlık seçimlerinde yaşandı. Cumhuriyetçi Parti adayı George W. Bush, Demokrat Parti adayı Al Gore'a göre 500 binden daha az oy almasına rağmen seçiciler kurulu üyesi bakımından 266'ya karşı 271 üye üstünlüğü sağlayarak seçimi kazandı. Amerikan tarihinde Bush'un haricinde 16 kişi daha oyların çoğunluğunu almadan başkanlık seçimini kazandı.
Eski ABD başkanlarından Jimmy Carter, geçen yıl katıldığı bir radyo programında, sınırsız siyasi rüşvetlerle satın alınan ABD başkanlarının ve senatörlerin bağışçı sermaye gruplarının hizmetinde çalıştığını, ülkede siyasi sistemin çökmekte olduğunu belirtmişti.
“ABD siyaseti, başkanlık için aday olmak ya da başkan seçilebilmek için sınırsız rüşvet esasına dayalı bir oligarşidir” diyen Carter hem Demokratların hem de Cumhuriyetçilerin sermaye gruplarından yasal olarak alabildikleri sınırsız para desteğine kendileri için mükemmel bir çıkar olarak baktıklarını belirtti.
ABD'de FETÖ destekli Demokrat aday Hillary Clinton, Cumhuriyetçi rakibi Donald Trump'ın iki katından fazla bağış topladı. Clinton'a 516,8 milyon dolar bağış yapılırken Trump'ın bağışları 205,8 milyon dolarda kaldı. Geçtiğimiz Temmuz'da ABD medyasında çıkan haberlere göre FETÖ, Clinton'un seçim kampanyasına milyon dolarlar aktardı. FETÖ'nün sivil toplum kuruluşu görüntüsü altında finans kaynağı olarak hizmet veren Kimse Yok Mu Derneği'ne yapılan operasyonda, derneğin yurtdışında kurban için topladığı paraları kanunsuz yollarla Pensilvanya'ya aktardığı belirlenmiş, bu paralarla Clinton'a bağış yapıldığı bildirilmişti. Para hareketlerine göre toplanan 9.4 milyon dolar ve 25 milyon liranın ABD'ye aktarıldığı tespit edildi.
