ABD’de Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, Suudi Arabistan’ın ABD çıkarlarına zarar veremeyeceğini belirterek, “ABD olmasa Suudi Arabistan bir haftada Farsça konuşur” dedi. Lindsey Graham, Washington yönetiminin gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesine tepki göstermekten çekinmemesi gerektiğini kaydederek, “Biz yardım etmesek orduları kese kağıdıyla bile savaşamaz. Bizim onlara ihtiyacımız olduğundan daha fazla onların bize ihtiyacı var” dedi.
ABD’de Fox News kanalında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Graham, Amerikan Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü Gina Haspel’in Senato’da düzenlediği Kaşıkçı oturumuna katılan tüm senatörlerin Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın Kaşıkçı cinayetinin suç ortağı olduğuna inandığını ifade etti. Graham ayrıca şunları kaydetti: “Söz konusu operasyonun detaylı olarak planlandığı, operasyonun yürütülmesinden sorumlu olan kişinin Veliaht Prens’in sağ kolu olduğu ifade edildi. O bilgilendirmeyi dinleyen senatörlerin hiçbirinin Muhammed bin Selman’ın suç ortağı olduğuna dair şüphesi yok.”
Cumhuriyetçi Senatör, Veliaht Prens’in hedef aldığı tek muhalifin Kaşıkçı olmadığını, başka ülkelerde başka muhaliflerin de alıkonulduğu ve kaçırılarak Suudi Arabistan’a geri götürüldüğü vakaların yaşandığını kaydetti. Öte yandan Graham, Muhammed bin Selman’ın bir süre önce Lübnan Başbakanı Saad Hariri’yi de bir hafta Riyad’da alıkoyduğunu hatırlattı.
Graham, Fox TV sunucusunun “Peki bu konuda ne yapacaksınız” sorusuna, “Bir kere onun suç ortağı olduğunu söyleyeceğiz. Senato’da oturum düzenleyip Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın Kaşıkçı cinayetinde suç ortağı olduğunu ortaya koyacağız” yanıtını verdi.
Senatör olarak bundan böyle Suudi Arabistan’a yönelik hiçbir silah satışına destek vermeyeceğini belirten Graham, sözlerini şöyle sürdürdü: “Veliaht Prens Muhammed bin Selman, adeta yıkım güllesi gibi. Bence aklı yerinde değil. Hangi aklı başındaki insan bir kişiyi kandırarak Türkiye’deki konsolosluğa getirip öldürdükten sonra bunun yanına kalacağını düşünür ki? Benim endişem şu ki bu adamın liderliğindeki Suudi Arabistan’a satacağımız silahlar daha sonra Rusların veya Çinlilerin eline geçebilir.”