'FETÖ'yü terör örgütü ilan ettikleri için müteşekkirim'

Yeni Şafak
19:4626/12/2017, Salı
G: 26/12/2017, Salı
AA
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çad Cumhurbaşkanı İdris Debi ile ortak basın toplantısı düzenledi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çad Cumhurbaşkanı İdris Debi ile ortak basın toplantısı düzenledi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çad Cumhurbaşkanı İdris Debi ile ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, "FETÖ'yü terör örgütü ilan ettikleri için müteşekkirim. 15 temmuz ve sonrasında Çad hep bize destek verdi. FETÖ ile iltisaklı okullar Maarif Vakfı'na devredildi" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Çad'da bulunan FETÖ iltisaklı okulların tamamı Maarif Vakfımıza devredildi. İnşallah Maarif Vakfımız, Çad Milli Eğitim Bakanlığıyla birlikte burada hizmetlerinden en güzelini eğitim öğretim alanında verecektir." dedi.

Erdoğan, Afrika turunun ikinci durağında, Çad Cumhurbaşkanı İdris Debi ile Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda, baş başa ve heyetler arası görüşme sonrasında ortak basın toplantısı düzenledi.

Çad'a ayak bastıkları andan itibaren şahsına ve tüm heyetine gösterdiği misafirperverlikleri dolayısıyla mevkidaşı Debi'ye teşekkürlerini ileten Erdoğan, Çad'ı ziyaret eden ilk Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti.

Erdoğan, başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığı dönemi dahil böylece Çad ile 24 Afrika ülkesini ziyaret ettiğini kaydetti.

Çad'ın önem verdikleri bir ülke olduğunu belirten Erdoğan, "Biz, kendimizi Afrika'nın olduğu kadar bunun yanında Çad'ın da bir kaderdaşı olarak görüyoruz. Karşılıklı saygı ve eşitliğe dayalı kazan kazan esasına yönelik bu temelde uzun vadeli bir iş birliği geliştirmek istiyoruz." diye konuştu.

Erdoğan, Çad ile ilişkilerin 16. yüzyıla dayandığını, Osmanlı Devleti ile bu bölgede var olan sultanlıklar arasında elçiler teatisinin bulunduğunu söyleyerek, "Biz buraya Çadlı kardeşlerimizle unutturulan bağlarımızı yeniden güçlendirmeye ve tekrar bu bağları kurmaya geldik. İnanıyorum ki bu ziyaretimiz Çadlı kardeşlerimizle yüzyıllarca geriye giden bağlarımızı tekrar kuvvetlendirmeye vesile olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

"Türk Kültür Kompleksi inşasına başlayacak"

Heyetinde geniş iş adamı grubunun da bulunduğuna değinen Erdoğan, Çad ile Türkiye arasındaki ticaret hacminin 41-42 milyon dolar civarında olduğunu söyledi.

Erdoğan, 95 milyon nüfusu olan Tükiye ve Çad'ın aslında bu rakamı asla kabul etmemesi gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Bunu süratle artırmamız gerekiyor. TİKA'nın burada 2015'ten beri ofisi var. 50 kadar projeyi burada hayata geçirmiş vaziyette. Yüzlerce Çadlı öğrenciye Türkiye'de burslar veriyor. Bugün attığımız imzalarla birlikte TİKA önümüzdeki dönemde Encemine'nin merkezi bir mevkisinde, 'Türk Kültür Kompleksi' inşasına da başlayacaktır. İnanıyorum ki 230 bin metrekarelik bu alanda inşa edilecek bu proje, hakikaten Encemine'ye farklı bir hava da getirecektir."

"Çad'ın, terörle mücadelesinde her daim yanında olacağız"

Bu vesileyle, Çad Cumhurbaşkanı Debi'ye, FETÖ'yü kendilerinin de "terör örgütü" olarak ilan etmesinden dolayı şahsı ve milleti adına şükranlarını ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bildiğiniz gibi ülkem geçen sene hain bir darbe teşebbüsüyle karşı karşıya kaldı. Çad hükümeti bu süreçte her zaman yanımızda yer aldı. Darbe teşebbüsüne destek veren ve darbe teşebbüsünün bizzat içinde olan örgütün uzantılarıyla mücadelemize de destek verdi.

Çad'da bulunan FETÖ iltisaklı okulların tamamı Maarif Vakfımıza devredildi. İnşallah Maarif Vakfımız, Çad Milli Eğitim Bakanlığıyla birlikte burada hizmetlerinden en güzelini eğitim öğretim alanında verecektir. Buradaki öğrencilerin Ankara, İstanbul'daki evlatlarımızdan hiçbir farkı olmadığını özellikle ifade etmek isterim. Tabii bizler de Çad'ın, terörle mücadelesinde her daim yanında olacağız."

Çad'ın terörle mücadelesinde hep yanında olacağız. Bölgesel askeri güç konuşlandırılmasını destekliyoruz. Terörle mücadelede yanındayız.

Çad ile ilişkilerimiz sadece ikili değil uluslararası alanda da devam edecek. İslam ülkeleri arasındaki dayanışmaya önem veriyoruz.

ABD'nin Kudüs kararının illegal olduğunu BM gösterdi. Başkenti Kudüs olan Filistin devleti kurulmalıdır.

Zirve sonunda alınan kararlar İslam dünyasının, İslam ümmetinin iş birliği noktasındaki kararlılığının bir ifadesidir. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu aldığı kararla Amerika Birleşik Devletleri'nin Kudüs'e dair açıklamasının ne kadar hukuk dışı ve illegal olduğunu ortaya koymuştur. İşgali meşrulaştırmaya yönelik teşebbüsler, baskı, şantaj ve tehditlere rağmen hakim kalmıştır. Bölgemizde barış ve istikrar için 1967 sınırları dahilinde başkenti Kudüs olan bağımsız ve egemen bir Filistin devletinin vücut bulması yegane yoldur. Bunun için tüm gücümüzle çalışmayı sürdüreceğiz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çad'ın bulunduğu bölgede birçok sorun yaşandığına dikkati çekerek, bölge ülkelerinin bir taraftan kalkınma mücadelesi verirken, diğer taraftan da terör, göç, iklim değişlikliği gibi sorunlarla boğuştuğunu belirtti.

Bu sorunlarla karşı karşıya kalan hiçbir ülkenin tek başına çözüm bulamayacağını vurgulayan Erdoğan, bu bakımdan iş adamlarının katılımıyla yapmış oldukları Çad ziyaretini çok önemsediklerini bildirdi.

Gerek alt yapı gerekse üst yapı yatırımlarında, "PPP BOT" gibi sistemlerin, kaynakların çeşitlendirilmesi bakımından Çad'a çok büyük kolaylıklar sağlayacağını belirten Erdoğan, Cumhurbaşkanı Debi'nin ifade ettiği havaalanları, köprüler, üst geçitler ve özellikle otoyollar noktasında atılacak adımların Çad'ın işini çok kolaylaştıracağını söyledi.

"Çad'ın büyük fedakarlıklarla yürüttüğü bu gayretli yolculuğunda biz Türkiye olarak Çad'ı yalnız bırakmayacağız. 150 civarında iş adamlarımızla bugün burada onun için varız." diyen Erdoğan, Cumhurbaşkanı Debi'ye teşekkürlerini iletti.


Çad Cumhurbaşkanı Debi

Debi, basın toplantısında yaptığı konuşmada, Erdoğan'ın Çad'a düzenlediği ziyaretin iki ülke arasındaki tarihi ilişkiler açısından ilk ziyaret olduğunu belirterek, "Ben de kendi şahsım ve Çad halkı adına bu dostane ziyaretten ne kadar memnuniyet duyduğumu ifade etmek istiyorum." ifadelerini kullandı.

İki ülke arasında birçok anlaşmanın imzalandığına dikkati çeken Debi, "Bu anlaşmaların yoğunluğu da iki ülke arasındaki ilişkilerin ne kadar yoğun olduğunu bir kere daha bize gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.

"Türkiye büyük bir ülke''

Debi, yapılan anlaşmalarla iki ülke arasındaki iş birliği ve dostluğunu daha da güçleneceğinin altını çizerek, "Bu iş birliği tüm alanları ve sektörleri kapsamaktadır. Bunun da iyi bir başlangıç olduğunu düşünüyorum." diye konuştu.


Anlaşmaların yanı sıra iki ülkenin iş adamlarının da bir araya geldiğini ve iş birliği olanaklarını değerlendirdiklerini ifade ederek, "Türkiye büyük bir ülke. Çok uzun bir tarihi var. Bilinmiş ve dünyaca ünlü bir ülke. Türkiye tarihte hem insanlık adına hem de Müslüman topluluğu adına önemli rol oynamış çok önemli bir ülkedir." dedi.

Debi, Türkiye'nin Avrupa, Asya ve Arap dünyası arasında bir köprü oluşturduğunu ve aynı zamanda Çad'ın da aralarında bulunduğu sahel ülkeleriyle de yakın ilişkileri olduğunu belirterek, "Bu eski iş birliği hala mevcudiyetini koruyor." değerlendirmesinde bulundu.

"Artık okullarımız teröristlerin elinde değil"

Türkiye ile Çad arasındaki eski iş birliğinin yeniden canlandırılması için bir fırsat bulduklarının altını çizen Debi, iki ülke arasında birçok iş birliği olanağının mevcut olduğunu söyledi.

Debi, Maarif Vakfı'nın Çadlıların eğitimine katkı sağladığına dikkati çekerek, "Artık okullarımız teröristlerin elinde değil, güvenli ellerde bulunmaktadır ve çocuklarımız iyi koşullarda eğitimlerini almaya devam edeceklerdir. Çocuklarımız artık teröristlerin elinde eğitim görmeyecek." dedi.

Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) 2015'te Çad'da ofis açtığını hatırlatan Debi, "Görüşmelerde TİKA'nın çalışmalarıyla ilgili konuları ele aldık." diye konuştu.

Terörizm konusunun da görüşüldüğünü ifade eden Debi, "Kardeşim Recep Tayyip Erdoğan da 15 Temmuz tarihinde bir terörist eylemden kurtuldu." değerlendirmesinde bulundu.

Debi, terörizme karşı mücadelenin son derece önemli olduğunu belirterek, "Bizler yaptığımız görüşmeler çerçevesinde terörizmle mücadele konusunda da iş birliği yapma kararını aldık." ifadelerini kullandı.

Terörizmle mücadele için G5 Sahel'in kurulduğunu ve son zirvenin 13 Aralık'ta gerçekleştirildiğini hatırlatan Debi, "İslam'ın istismar edilmemesi için çalışmalarımızı sürdüreceğiz." diye konuştu.

Debi, terörle mücadelenin ortak bir mücadele olduğunun altını çizerek, ayrıca Filistin konusunun da hem İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Olağanüstü Zirvesi'nde hem de gerçekleştirilen görüşmelerde ele alındığını belirtti.

Ortak bildiri

Çad'a gerçekleştirdiği ziyaret kapsamında temaslarını sürdüren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Çad Cumhurbaşkanı İdris Debi, görüşmelerinin ardından ortak bildiri yayımladı.

Erdoğan'ın, Debi'nin daveti üzerine Çad'a resmi ziyaret yaptığı ifade edilen bildiride, iki ülke cumhurbaşkanlarının baş başa ve heyetler arası görüşmelerde bulundukları, bu görüşmelerde ikili iş birliğinin yanı sıra önemli bölgesel ve uluslararası konuların ele alındığı belirtildi.

Bildiride "İkili ilişkilerin önemine değinen Cumhurbaşkanı Debi, Türkiye Cumhurbaşkanı'nın Çad'a ilk olan bu tarihi ziyaretinden duyduğu memnuniyeti ve Türkiye Cumhurbaşkanı'na kendilerinin bu vesileyle göstermiş olduğu derin dostluktan ötürü Çad halkının şükranlarını dile getirmiştir. İki Cumhurbaşkanı, başta terör ve İsrail-Filistin ihtilafı olmak üzere uluslararası konularda iki ülkenin görüşlerinin tamamıyla örtüşmesinden dolayı memnuniyetlerini ifade etmişlerdir." ifadelerine yer verildi.

"Filistin Devleti'nin vücut bulmasın temel şart"

İki ülke heyetinin, terörün her türlüsünü kınadığı ve terörle mücadele için karşılıklı taahhütlerini yineledikleri aktarılan bildiride, şunlar kaydedildi:

"Kudüs konusunda heyetler, tek taraflı ve hukuk dışı nitelikte alınan kararların kabul edilemez ve hükümsüz olduğunu değerlendirmiş, güvenli ve tanınmış sınırlar içinde yan yana yaşayacak iki devlet vizyonu temelinde ve karşılıklı müzakereler yoluyla adil, kapsamlı ve kalıcı bir barışçıl çözüm çağrısında bulunmuş, bölgede barış ve istikrar için 1967 sınırları dahilinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğe sahip bir Filistin Devleti'nin vücut bulmasının temel şart olduğunu vurgulamışlardır."

İki liderin, ABD yönetiminin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıdığı ve İsrail'deki büyükelçiliğini Kudüs'e taşıyacağı yönünde yaptığı açıklamanın bölgede barış ve istikrar bakımından olumsuz yansımaları olabileceğine ve barış zeminini tamamen yok etme riski taşıyabileceğine dikkat çektiği belirtilen bildiride, "Kudüs konusundaki karar tasarısının BM Genel Kurulu'nda 21 Aralık 2017 tarihinde 128 ülke tarafından kabul edilmesinden duydukları memnuniyeti dile getirmişler, söz konusu tasarının kabulü ile uluslararası toplumun Kudüs'e ilişkin BM kararlarına ve uluslararası hukuka bağlı kaldığını gösterdiğini ifade etmişlerdir." değerlendirmesine yer verildi.

Heyetlerin, genel olarak Ortadoğu'daki krizlere ilişkin bu bölgedeki durumun küresel güvenlik için ciddi bir tehdit oluşturması nedeniyle mevcut gerilimler karşısında derin endişelerini dile getirdiği ve tarafları itidalli davranmaya çağırdığına işaret edilen bildiride, tarafların başta Birleşmiş Milletler (BM) olmak üzere uluslararası toplumu dünyanın karşı karşıya olduğu ciddi tehditlerle mücadele etmeye ve İsrail-Filistin ihtilafına adil ve eşit bir çözüm bulmaya davet ettiğinin altı çizildi.

"Birbirlerini desteklemeyi taahhüt etmişlerdir"

Bildiride, şunlar kaydedildi:

"Heyetler bölgelerinde meydana gelen krizlerin yönetimini ve çözümünde Cumhurbaşkanı İdris Debi ve Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliklerini memnuniyetle karşılamış ve bu krizlerle mücadele etmek için siyasi, diplomatik ve güvenlik alanlarında karşılıklı olarak birbirlerini desteklemeyi taahhüt etmişlerdir.

Türkiye ve Çad arasında tarihsel, kültürel ve sosyal bağlara dayanan kardeşlik ilişkileri çerçevesinde heyetler, iki ülkeyi birbirine bağlayan çeşitli iş birliği alanlarını ele almış ve bu ilişkilerin karşılıklı olarak büyükelçiliklerin açılmasından bu yana gösterdiği ilerlemeden ötürü memnuniyetlerini dile getirmişlerdir."

İki ülke heyetlerinin, Türkiye Maarif Vakfı tarafından, Türk-Çad Okul kompleksinin açılmasını memnuniyetle karşıladığı kaydedilen bildiride, ziyaret marjında, Çadlı şirketler ve iş adamlarının yanı sıra yüze yakın Türk iş adamının katıldığı Türkiye-Çad İş Forumu düzenlendiği, iki ülke iş adamlarının ortak iş birliği konularını ele aldıkları belirtildi.

Bildiride, ziyaret çerçevesinde, iki ülke arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması, Gençlik ve Spor Alanında İşbirliği Anlaşması, Teknik ve Kalkınma İşbirliği Protokolü,Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşma ile Bilişim Teknolojileri ve Diplomatik Arşiv Alanlarında İşbirliği Hakkında Mutabakat Muhtırası anlaşmaları imzalandığına işaret edildi.

İki Cumhurbaşkanının, başta tarım, hayvancılık, kültür, çevre, maden ve enerji alanlarında üzerinde çalışılmakta olan anlaşmaların nihayete erdirilmesine yönelik çabalarını yoğunlaştırmalarını ve diğer iş birliği alanlarını araştırmalarını ilgili kurumlarından talep ettiği aktarılan bildiride, "Bu arayıştan hareketle Çad tarafı, petrol alanında araştırma ve işletme hususunda ve Cermaya Havaalanı ve Şari köprüsünün inşaatına ilişkin iki büyük projede Türkiye'nin yer almasına yönelik beklentisini iletmiştir. Projelerle ilgili dosyalar Türk tarafına sunulacaktır." denildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mevkidaşı Debi'ye, hükümetine ve Çad halkına, kendisine ve beraberindeki heyetine gösterdikleri sıcak ve dostane misafirperverlikten dolayı derin şükranlarını dile getirdiği aktarılan bildiride, Erdoğan'ın Debi'yi resmi bir ziyaret için Türkiye'ye davet ettiği, bu davetin kabul edildiği ve ziyaret tarihinin daha sonra diplomatik kanallar yoluyla belirleneceği kaydedildi.

#Çad
#Recep Tayyip Erdoğan
#İdris Debi