ABD Başkanı Donald Trump’ın yardımcısı Mike Pence, Türkiye’deki tutuklu papaz Andrew Brunson’ın ev hapsi cezasına çarptırılmasının ardından ‘Türkiye’ye yaptırım uygulayabiliriz’ açıklamasını yapmıştı.
Pence’in bu açıklamasından birkaç gün sonra, ABD yönetimi, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Abdülhamit Gül hakkında yaptırım kararı aldığını duyurdu.
Rahip Brunson’ın ev hapsini gerekçe gösteren Beyaz Saray, adaletsiz uygulamalarla karşı karşıya kaldıklarını bahane ederek, "Türk İçişleri ve Adalet Bakanı'na yaptırım uygulanacak" sözleriyle skandal bir açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD'nin tehdit diliyle ilgili açıklama yaptı ve "Prim vermeyiz" dedi.
Açıklamaya göre bugünden itibaren Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun OFAC tarafından belirlenen Özel Belirlenmiş Uyruklu ve Engellenmiş Kişiler (SDN) listesine alındığı ifade edildi.
ABD yönetiminin iki Türk bakana yönelik yaptırım kararı almasından sadece saatler sonra, bir Türkiye karşıtı karar da ABD Senatosu’ndan geldi. ABD Senatosu, daha önce komisyondan geçen, Rusya'dan S-400 alan Türkiye'ye karşı, F-35 savaş uçaklarında yaptırım uygulanmasına ilişkin kararı Genel Kurul'da da 87'ye karşı 10 oyla onayladı.
Senatonun Türkiye’ye F-35 savaş uçaklarının verilmemesi kararının yürürlüğe girmesi için ABD Başkanı Donald Trump’ın onaylaması gerekiyor. Türkiye’ye F-35 yaptırımı konusunda Trump’ın tavrı merakla bekleniyor.
Rusya Federal Meclisi'nin alt meclisi Duma'dan ABD'nin Türkiye'ye yönelik yaptırım kararına tepki geldi. Duma Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkan Yardımcısı Aleksey Çepa, ABD'yi eleştirerek, "Kendi çıkarlarına uymayan her ülkeye yaptırım uyguluyorlar" ifadelerini kullandı.
İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, ABD'nin Türk bakanlara yönelik yaptırım kararına tepki gösterdi. Dışişleri Bakanı Zarif, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "İki Türk bakana yönelik ABD'nin yasa dışı yaptırımları, yalnızca ABD'nin devlet siyaseti kisvesi altında izlediği baskı ve şantaj politikasını değil aynı zamanda yaptırımlar konusundaki bağımlılığını gösteriyor." ifadesini kullandı.
TBMM Başkanı Binali Yıldırım, ABD Hazine Bakanlığının iki bakana yönelik yaptırım kararının, hukuksuz ve son derece keyfi olduğunu belirtti.
Yıldırım, ABD Hazine Bakanlığının yaptırım kararına ilişkin yaptığı açıklamada, "ABD Hazine Bakanlığının Adalet Bakanımız Abdulhamit Gül ve İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu'yu hedef alan yaptırım kararı, hukuksuz ve son derece keyfi bir karardır. Türkiye'deki yargılama süreçlerine karşı saygısız bir tutumun göstergesi olan bu kararı şiddetle kınıyor ve bu yanlıştan dönülmesini bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ABD'nin skandal yaptırım kararına ilişkin "ABD’nin iki Bakanımıza yaptırım uygulamaya kalkışması karşılıksız kalmayacaktır. ABD Yönetimi hukuk dışı taleplerini bu yöntemle elde edemeyeceğini idrak etmediği sürece sorunlarımızı çözemeyiz." açıklamasında bulundu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ABD yönetimi İçişleri ve Adalet Bakanlarına yaptırım uygulama kararı ardından sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada "Amerika'da bir malımız var; FETÖ. Onu da orada bırakmayız. Alacağız" dedi.
ABD merkezli düşünce kuruluşu Bipartizan Policy Center’ın ulusal güvenlik analisti Nicholas Danforth, Türk bakanlara yaptırım getirilmesinin ardından, Türkiye’nin İncirlik Üssü’nün kapatabileceğini, Washington’ın buna hazırlıklı olması gerektiği görüşünü dile getirdi. ABD merkezli düşünce kuruluşu Bipartizan Policy Center’ın ulusal güvenlik analisti Nicholas Danforth, Washington’ın Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yaptırım getirmesi kararını değerlendirdi.
Danforth “Türkiye hükümeti yaptırımlara aynı şekilde karşılık vereceğini açıklarken ABD-Türkiye ilişkileri ve Türkiye ekonomisi çarpıcı bir krizin eşiğinde" diye konuştu.
2016’da Trump’ın başkan adaylığını açıklaması sonrası Cumhuriyetçiler’in memnuniyetsizliği ortaya çıksa da Mike Pence’in başkan yardımcısı adayı olması bu durumu oldukça azalttı. Bunun nedeni Mike Pence’in Evangelist mezhebinin en sadık üyelerinden biri olmasından kaynaklanıyor. Daha önce İndiana Valisi olarak görev yapan Pence, çıkardığı bazı kanunlar nedeniyle ABD’de çokça eleştirilmişti.
Terör örgütleri FETÖ ve PKK adına 9 Aralık 2016'da suç işlediği iddiasıyla tutuklanan ABD'li Papaz Brunson hakkında İzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya tarafından hazırlanan iddianamede, Brunson'ın din adamı görüntüsü altında söz konusu terör örgütleri adına suç işlediği ve genel stratejileri kapsamında eylem birlikteliği içinde olduğu, örgütlerin amaçlarını bilerek ve isteyerek iş birliği yaptığı belirtilmişti.
Brunson'ın ABD'li bir askere gönderdiği 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin başarısız olmasından üzüntü duyduğuna ilişkin mesaj içeriklerine yer verilen iddianamede, cep telefonundaki "Türkleri sallayacak bazı olayları bekliyorduk. İsa'ya dönmek için gerekli koşullar oluştu. Darbe teşebbüsü bir şoktu. Birçok Türk geçmişte de olduğu gibi askeriyeye güvendi ancak bu sefer çok geçti. Ve darbe teşebbüsünden sonra bu başka bir sallama. Sanırım olaylar daha da kötüye gidecek. Sonunda biz kazanacağız." mesajı da dosyaya eklenmişti.
Teknik incelemede de sanık Brunson'ın, görüşmediğini öne sürdüğü FETÖ'nün sözde Ege bölge imamı firari sanık Bekir Baz ile birbirlerine çok yakın yerde 293 kez GSM sinyali de tespit edilmişti.