Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
İnsan Kaynakları
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk,AB olarak Türk hükümetinden yerinden edilmiş kişilerin sorunları da dahil olmak üzere Güneydoğu bölgesine yönelik genel bir program hazırlamasını beklediklerini kaydetti.

Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk

Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı (TESEV) ile Norveç Mülteci Konseyi Ülke İçinde Yerinden Edilme İzleme Merkezinin (IDMC) birlikte hazırladığı "Güvensizlik Mirasının Aşılması: Devlet İle Yerinden Edilmiş Kişiler Arasında Toplumsal Mutabakata Doğru" raporu, Midas Otelinde düzenlenen panelde açıklandı.

Toplantının son oturumunda yaptığı konuşmada Lagendijk, yerinden edilmiş kişilerin çocuklarının sokaklarda yaşadığına ve yerel yönetimlerce kontrol edilemediğine dikkati çekerek, sisteme dahil edilemeyen bu çocukların giderek radikalleştiğini belirtti.

Lagendijk, kara mayınları sorununa da değinerek, Türkiye'nin Ottowa sözleşmesine taraf olmasının memnuniyet verici ve önemli olduğunu söyleyerek, bununla birlikte geçmişle yüzleşmenin de bir şart olduğunu kaydetti. Kara mayınları mağdurlarını konu alan bir fotoğraf sergisinde duyduklarını örnek gösteren Lagendijk, sergiyi gezenlerden birinin, bu fotoğrafların "devlete karşı olduğunu ve çıkarılması gerektiğini" söylediğini, ancak kendisinin bu yaklaşımı yanlış bulduğunu, çünkü geçmişle yüzleşmek gerektiğini bildirdi.

Yerinden edilmiş kişilerin sorunlarının çözümü konusunda hükümetin sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yapması gerektiğini söyleyen Lagendijk, hükümetin planlarını tepeden uygulamasının ve bazı şeyleri empoze etmeye çalışmasının işe yaramadığını, dolayısıyla bu planların yerel yönetimler, bölge insanları ve sivil toplum kuruluşlarıyla istişare yapılarak uygulamaya konulmasının daha çok başarı getireceğini bildirdi.

Lagendijk, "Türkiye'nin daha çok bölgesel özerkliğe ihtiyacı bulunduğunu" öne sürerek, "bunu sadece Güneydoğu için değil bütün Türkiye için söylediğini ve bunun bir ayrılıkçılık olmadığını" da söyledi.

AK Parti hükümetinden bu sorunlara yönelik olarak mucizevi şeyler beklemediklerini de belirten Lagendijk, hükümetten yerinden edilmiş kişilerin sorunları da dahil olmak üzere Güneydoğu bölgesine yönelik genel bir program hazırlamasını beklediklerini kaydetti.

Yerinden edilmiş kişilerin sorunlarının, genel sorunun sadece bir parçası olduğunu ifade eden Lagendijk, Türk hükümetinin sorunlar için genel bir program oluşturmasını beklediklerini yineledi.

Bu arada TESEV Yönetim Kurulu Üyesi Osman Kavala, konuşma yapması için sunuşu sırasında, Lagendijk'in dün İstanbul'da bir Türkle nişanlandığını duyurdu. Lagendijk'in sağ elinde nişan yüzüğü olduğu da gözlendi.

"GEÇMİŞLE YÜZLEŞEBİLMEK DEMOKRASİNİN GEREĞİDİR"

AB Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Hansjörg Kretschmer de konuşmasında, yerinden edilmiş kişilerin sorunlarına değinerek, bu kişilerin yerlerinden edildikten sonra yaşam koşullarının çok kötüleştiğini, yeni bir alt sınıfın ortaya çıktığını belirtti.

Bu kişilerin işsizlik ve toplumdan dışlanma sorunlarıyla yüz yüze olduğunu söyleyen Kretschmer, bunun da sosyal huzursuzluk, suç oranı ve terör olaylarında tırmanmaya yol açtığını kaydetti.

Kretschmer, demokrasinin gereklerinden birinin de geçmişle yüzleşebilmek olduğunu söyleyerek, BM Genel Sekreterinin o dönemdeki Ülke İçinde Yerlerinden Edilmiş Kişiler Özel Temsilcisi Francis Deng'in 2002 yılında hükümetin daveti üzerine yaptığı ziyaretin ardından bazı önemli çalışmalar yapıldığını bildirdi.

TESEV raporunun zamanlı ve dengeli bir rapor olduğunu söyleyen Kretschmer, raporda şu ana kadar alınan tedbirler ve eksiklikleri görmenin mümkün olduğunu ifade etti.

Köy korucularının yerlerinden edilmiş kişilerin köylerine dönmesinin önünde hala önemli engel oluşturduğunu söyleyen Kretschmer, bu kişilerin sorunlarının çözümü için AB'nin hükümetle işbirliği içinde çalışmak istediğini ve yardıma hazır olduklarını bildirdi.

Kretschmer, geçen hafta TESEV tarafından 2004'ten beri çalışmaları sürdürülen, "Doğu ve Güneydoğuda yerinden edilmiş insanların sosyolojik ve hukuksal durumunu inceleyen" çalışmanın kamuoyuna açıklanması sırasında çıkan arbedeyi de eleştirerek, bunun demokratik ve açık bir toplumla bağdaşmadığını kaydetti.

Norveç Mülteci Konseyi Ülke İçinde Yerinden Edilme İzleme Merkezi (IDMC) Başkanı Elisabeth Rasmusson da merkez hakkında bilgi vererek, TESEV ile işbirliği içinde hazırlanan bu raporun sorunun çözümü için olumlu olmasını diledi.