Yeni Şafak - Sağlık - Bitmeyen savaş... VEREM

T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ


	S A Ğ L I K	5 OCAK 2006 PERŞEMBE


Ana Sayfa

Gündem

Politika

Ekonomi

Dünya

Aktüel

Spor

Yazarlar

Televizyon

Sağlık

Bugünkü Yeni Şafak



657'liler Ailesi

Bilişim

Çalışanın Sesi

Diziler

Düşünce Gündemi

İzdüşüm

Kültür-Sanat

Nar-ı Beyza

Okur Sözcüsü

Röportaj

Sinema

Yemek

Zamanda Yolculuk



Bize Yazın

Abone Formu

Temsilcilikler

Reklam

Künye



Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Bitmeyen savaş... VEREM

Türkiye'de verem hastalığının görülme sıklığında düşüş olduğunu belirten Sağlık Bakanlığı, verem hastalığının tedavi edilmediği taktirde yüzde 50 ölümle sonuçlandığını bildirdi

Bu hafta Verem Haftası. Kökü 3 bin yıl gerilere giden verem, hâlâ bütün dünyada insanları öldürmeye devam ediyor. Verem olarak bilinen hastalığa sebep olan mikrorganizmanın 300 milyon yıldır toprakta, sularda, çimenlerde, petrol atıklarında bol miktarda yaşadığının tespit edildiğini ifade eden Medicana Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Osman Eljundi, verem tedavisinde kullanılan ilaçların 'Verem Savaş Dispanseri'nden ücretsiz olarak temin edilebildiğini söyledi.

HAPŞIRMAK 30 BİN MİKROP

Dr. Osman Eljundi, verem hastalığının kimlere bulaşabileceğini, belirtilerini ve tedavi şekillerini şöyle açıkladı:

Esas olarak tüberküloz basili, solunum yolu ile bulaşır. Hapşırma, öksürme, konuşma ve hatta şarkı söylerken bile ortam havasına yayılan damlacıklar, kişinin soluması ile akciğerlerin hava keselerine ulaşabilir.

Her bir damlacık 1-2 basil taşımaktadır ve bir hapşırmada yaklaşık 30 bin damlacık ortama yayılabilir.

0-5 YAŞ ARASI RİSK TAŞIYOR

Tüberküloz basilin kapmasından ilk 2 yıl içerisinde, şeker hastalığı olanlarda, bağışıklığı baskılayan tedavi görenlerde, kortizon tedavisi alanlarda, 0-5 yaş veya çok yaşlı olanlarda, sigara içenlerde, vücut ağırlığını olması gereken vücut ağırlığına göre yüzde 5'ten düşük olanlarda, kanser hastalığı veya organ nakli olanlarda, yetersiz beslenenlerde, ve mide ameliyatı olanlarda hastalığın gelişme riski daha fazladır.

İnatçı öksürüğe dikkat edin

Verem mikrobu, tutuğu organa göre bulgu gösteriyor. Akciğer tüberkülozunda 3 hafta süren öksürüğe balgam eşlik edebilir ve bazen balgam kanlı olabilir.

Halsizlik, iştahsızlık, aşırı kilo kaybı, ateş ve iç çamaşır değiştirecek kadar gece terlemesi hastaların hemen hemen hepsinde gözlenebilir.

Yaygın tutulumu olan vakalarda nefes darlığı yakınması olabilir. Akciğer zarında tutulum varsa yan ağrısı, sırt ağrısı veya hatta göğüs ağrısı olabilir.

İLAÇ ALIMI DÜZENLİ OLMALI

Bu iki kurala uyulması halinde hasta, sağlığına kavuşabiliyor. İlk etapta hasta göğüs hastalıkları uzmanı tarafından izlenmeli ve tedavi edilmelidir.

Tüberküloz tedavisinin en önemli basamağı ise ilaç tedavisidir. İlaç tedavisi etkili ve eksiksiz alınırsa 2 haftada damlacık bulaşma riski tamamen geçer ve hasta taburcu edilip evine gidebilir.

Verem düşüş gösteriyor

Dünya genelinde son yıllarda artan verem hastalığı, Türkiye'de 1994'ten yılından bu yana düşüş gösteriyor. Sağlık Bakanlığı Veremle Savaş Dairesi uzmanlarından alınan bilgiye göre, Türkiye'de 1960'lı yıllarda 32 ile 56 bin arasında değişen veremli hasta sayısı, özellikle 1994 yılından itibaren azalarak, 2000'li yıllarda 17 bine kadar düştü. Türkiye'de tüberkülozun görülme sıklığı bölgelere göre farklılık gösteriyor. Hastalık yaygın olarak öncelikle Marmara, Karadeniz, Güneydoğu Anadolu, Ege ve Akdeniz bölgelerinde, en seyrek ise Doğu Anadolu ve İç Anadolu bölgelerinde ortaya çıkıyor.

Geri dön Yazdır Yukarı

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi