T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 30 NİSAN 2006 PAZAR
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Hüseyin HATEMİ

Yazgı mı, yalan mı?

Dağıtılan bir hadîs kitabında yer alan, "Yahudilerle savaşmadıkça kıyamet kopmaz.." diye başlayıp devamı daha kötü gelen bir rivayet; Yahudî yurtdaşlarımızı çok haklı olarak üzmüş. Onbeş yıl kadar önce aynı rivayeti, İstanbul İktisat Fakültesi'nde öğrenci olan bir Yahudi gence Müslüman arkadaşları "müjdelemişler", o da çok haklı olarak bana yakınmış ve şu soruyu sormuştu: Böyle bir şey Kur'an'da var mıdır?

Elbette Kur'an-ı Kerim'de böyle bir şey yoktur. Bu rivayet de doğru değildir. Nitekim İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı "Peygamberimiz'in böyle bir söz söylemesi mümkün değildir" demiş. (Radikal, 28 Nisan 2006). Kur'an-ı Kerim, Benî İsrail peygamberlerini de aynı dinin, İslâm'ın peygamberleri kabul eder. Ehl-i Kitab'ı, "itikadat ve ibadat" (Kateşizm) konularını her inananın kendisine bırakarak, Sevgi'ye dayanan Dünya Barışı ve Adaleti için işbirliğine çağırır. Kur'an-ı Kerim'in tahrif edilmesine imkân olmadığı için, Kur'an-ı Kerim'de elbette "Yahudi Düşmanlığı"nın temeli yoktur. Resûl-i Ekrem'in (S.A.), Yüce Sevgili'nin beyanları ile Kur'an-ı Kerîm arasında çelişki olmasına da imkân yoktur. Yüce Sevgili mâsumdur, günahdan, yanılmadan arıdır, münezzehdir, böyle bir söz söylemez. Kur'an tahrif edilemeyeceği için, bu gibi rivayetler hadîs külliyatına sokuşturulmuş, Yahudilerin, İslâm'ın Son Peygamberi'nden nefret etmesi için tarih dahi tahrif edilmiştir. Benî Kurayza Yahudilerinden ancak bir-iki savaş suçlusu idam edildiği halde, rivayetler bunu bir nev'i "soykırım"a dönüştürmüştür. Yirmi yıl kadar önce bunu yazdığımda, bir İranlı, Tahran Üniversitesi profesörlerinden Dr. Ca'fer Şehîdî'nin de Benî Kurayza rivayetinin gerçekliğini kabul etmediğini söylemiş idi. Derhal bu kitabı getirttim ve gerçekten böyle olduğunu gördüm. Dr. Cafer Şehidî'nin, bu rivayeti reddeden bir kitabının Türkçe'ye çevrilmiş olduğunu bir yıl kadar önce öğrendim. İnternet'den bulunabilir.

Ancak, ırkçı değil hümanist olan Yahudiler, "İslam cephesinde kötü bir şey yok!" diyerek rahatlamadan önce, kendi cephelerine ve müttefiklerinin cephelerine de bir göz atmalı, Armagedon Savaşı veya maskelenmiş şekli ile Medeniyetler Savaşı'ndan söz edildiğinde "yakışır haspaya! Madem ki bu Savaş'ın galibi biz olacağız, mesele yok!" diyerek Doğu Hristiyanları tepkisiz kalmamalıdır.

Kiliseleri ve Ortodoks Kilisesi cephesinden bir endişemiz yoktur. Fakat ne yazık ki bu uydurmaların -üstelik Kitab'a geçirilmiş- karşı cephe versiyonları bugün Yeryüzü'nü cehenneme çevirmek üzeredirler. İslâm cephesindeki esassız uydurma rivayete derhal tepki gösteren vicdanlı ve insaflı Yahudiler, aynı tepkiyi Huntington Kuramı'na ve kendi dindaşları ile çılgın ve zıpır Amerikan müttefiklerinden gelen çok tehlikeli delilik hezeyanlarına karşı da göstermelidir.

Armagedon Savaşı'ndan sonra, İslâm'ın hesabı tamamen dürülmüş olarak, Yahudilerden de ancak Hazret-i İsa'ya (A.S.) iman eden 144.000 kişinin hayatta kalacağı rivayetine tepki göstermeleri, daha doğrusu bütün sevgi ve barış ehlinin bu tepkiyi göstermesi gerekmez mi?

Çılgın Yahudiler de, çılgın Amerikalılardan geri kalmayarak, "Amerikalılar dahil, bütün davar hükmünde olan diğer milletleri silâhsızlandıracak, köleleştirecek, sömürecek, onları çalıştırıp biz yiyeceğiz; Kudüs'e de tek sünnetsizi (Hristiyanı) bile sokmayacağız; bütün bunların Yeşaya Kitabı'nda yeri var; hele şimdilik İslâm'ın hesabını birlikte görelim de, Nihaî Savaş'da kimin galip geleceğini görürüz" demiyorlar mı?

Uzak Doğu'dan gelen -Ye'cûc- Moon'un da, Amerika'da, bu tımarhaneden boşanmış deliler oyunu sırasında silâh fabrikatörlüğü yaptığını, çok az sayıdaki Yahudi dışında gören yok mu? Fıkrada olduğu gibi: "İmdâd! Hiçbir insaflı Yahudi yok mu?" diye bağırıyorum, bakalım hiç değilse pencereyi hafifçe kaldırıp: "Var amma gelemez, sesini çıkaramaz, korkar!" diyen olsun, kimse çıkacak mı? Hristiyanlara seslensem, belki yeni Papa bile penceresini açmayacak.

Armagedon Savaşı bir yazgı değil, hınzır deli uydurmasıdır. Ne var ki yazgı olmaması hınzır deliler ittifakının -İsrail'i BM Silâhsızlanma Komisyonu'nun başına getirmeleri gibi-, bu zincirlerinden boşanmış ve gemi azıya almış gidişi barışçılar tarafından engellenemezse, çok acı ve acıklı bir gerçek olabilir.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi