Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, görev süresin tamamlayan TBMM Şemdinli Araştırma Komisyonu çalışmaları ve Güneydoğu'daki şiddet olayları konusunda açıklamalarda bulundu.

CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin

Ahmet Ersin: "Belediye bakanları başlangıçta o kadar cesur değildi. Küçük adımlar atmaya alıştılar. Önlemler o zaman alınmış olmalıydı... Bu kişlerin tümü bölge için ve AB için bir sembol haline gelmiş durumda, makamlarından uzaklaştırma girişimi ya da bir soruşturma, AB baskı yapacak ve diğer Öcalanlar ortaya çıkacak. İmralı'da bir Öcalan var, yeni Öcalanlar yaratacaklar. Yani bu kişiler birer kahramana dönüşecek."

CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, üyesi olduğu ve görev süresini tamamlayan TBMM Şemdinli Arştırma Komisyonu'nun Şemdinli'deki bombalamaları yapanların devlet içinde uzantısı bulunduğuna ilişkin bir bulgu elde edemediğini bildirdi.

Ersin The New Anatolian gazetesine yaptığı açıklamada, bombalamalardan sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, olayın bölgesel bir olay olmadığını ima ettiğini savundu.

Başbakan Erdoğan'ın bu açıklamasını birkaç gün sonra bölgeye yaptığı ziyarette de tekrarladığını kaydeden Ahmet Ersin, "Ancak komisyondaki dört aylık çalışmadan sonra aldığımız izlenim öyle değil. Komisyonumuzun çalışması sırasında Şemdinli'deki bombalamaların lokal bir olay olmadığı konusunda bir fikir, bir telkinle karşılaşmadık. Hiçkimse bize bunun böyle olduğu konusunda birşey söylemedi. Hiçkimse olayın devlet içindeki çetelerle bağlantılı olduğuna ilişkin birşey anlatmadı" dedi.

"Ziyaretiniz sırasında iki astsubayla görüşmenizden aldığınız izlenim nedir?" sorusunu yanıtlayan Ersin, Kasım ayında astsubaylarla İnsan Hakları Komisyonu Üyesi olarak görüştüğünü, astsubayların o zaman tutuklu bulunmadıklarını bildirdi. Ahmet Ersin, "Bu kez hapisteydiler ve bizimle görüşmeleri için oradan getirildiler. Kitabevini bombaladıkları iddiasını reddettiler ve 'Bazı çevreler olayı bize yıkmaya çalışıyor' dediler. Bombalamanın terörist PKK tarafından yönetildiğini kitabevinin sahibi Seferi Yılmaz'ın PKK'yla halen bağlantısı olduğunu eklediler. Elerinde tezlerin destekleyen bazı telefon konuşmaları var" diye konuştu.

Kitabevinin sahibi Seferi Yılmaz'ın 1984'te Şemdinli'ye gerçekleştirilen saldırıda yeraldığı gerekçesiyle 15 yıla mahkum edildiğini kaydeden Ersin, cezasını tamamladıktan sonra Şemdinli'ye dönüp kitabevin açtığını bildirdi.

CHP'li Ersin, kaçakçılığın bölgede çok yaygın olduğunu, sınır ticaretine izin verilmesi gerektiğini, böylece kaçakçılığın PKK için bir gelir kaynağı olmasının önlenebileceğini anlatı. Ersin, "İran, Irak ve Suriye sınırındaki illerin yöneticileri konuya daha fazla eğilmeli. Dış Ticaret Müsteşarlığı ya da ilgili Devlet Bakanlığı konuyla ilgili acil adımlar atmalı" dedi.

Ahmet Ersin, "Başlangıçta DTP'li belediye başkanları PKK'yla aralarına mesafe koymuş gibi göründü. Ancak şu anda PKK'ya açık destekleri konusunda ne düşünüyorsunuz?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:

"Evet belediye bakanları başlangıçta o kadar cesur değildi. Küçük adımlar atmaya alıştılar. Önlemler o zaman alınmış olmalıydı. Bunu kimse yapmadı. Şimdi Diyarbakır ve Hakkari belediye başkanları için inceleme yapıyorlar. Hataların hepsi tekrarlanıyor.

Gerekli adımlar o zaman atılmadığı için şimdi daha cesur davranıyorlar. Bu kişlerin tümü bölge için ve AB için bir sembol haline gelmiş durumda, makamlarından uzaklaştırma girişimi ya da bir soruşturma, AB baskı yapacak ve diğer Öcalanlar ortaya çıkacak. İmralı'da bir Öcalan var, yeni Öcalanlar yaratacaklar. Yani bu kişiler birer kahramana dönüşecek."

CHP'li Ersin, "Yerel yöneticilerle terörist grubun ilişkisi konusunda ne düşünüyorsunuz?" sorusuna ise, "PKK tarafından onaylanmayan hiç kimse orada belediye başkanlığı yapamaz. Kuşkusuz PKK orada bir güç halinde. Bunu inkar edemeyiz, Devlet bile bunu kabul ediyor. Bu güce muhalefet ederek, bu güce karşı mücadele ederek belediye başkanı seçilmek imkansız. PKK orada önemli bir güçtür, bunu kabul etmeliyiz. Tabii ki PKK halkı korkutan bir güç. Kepenklerini kapatmayanların başına neler geldiğini gördünüz."