Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
İnsan Kaynakları
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

İsrail’in Lübnan’daki bir elektrik santralini bombalaması sonucunda denize dökülen binlerce ton yakıtın oluşturduğu kara lekenin, esen doğu-batı rüzgarınca Türkiye ve Suriye’ye doğru sürüklendiği belirtiliyor.

İsrail’in Lübnan’daki bir elektrik santralini bombalaması sonucunda denize dökülen binlerce ton yakıtın oluşturduğu kara lekenin, doğu-batı rüzgarının etkisi ile Türkiye ve Suriye’ye yöneldiği belirtiliyor.

Temmuz ortalarında İsrail savaş uçaklarının Beyrut’un güneyine 30 kilometre uzaklığında bulunan Ciye santralindeki yakıt tanklarını bombalaması üzerine denize dökülen ve miktarı 10-30 bin ton arasında olduğu belirtilen yakıt lekesinin bölgeye hakim olan doğu-batı rüzgarı etkisiyle kuzeydoğuya, Türkiye ve Suriye’ye doğru yöneldiği bildiriliyor.

Lübnan Çevre Bakanı Yakup Sarraf, kara lekeyi “Akdeniz’in şimdiye kadar karşılaştığı en büyük çevre felaketi” olarak nitelendirirken Doğu Akdeniz’deki ülkeler için “korkunç” etkileri olabileceği uyarısını yaptı. Bakan, Lübnan plajlarının temizlenmesi için 40-50 milyon dolara ihtiyaç olacağının tahmin edildiğini belirtti.

Bu arada, BM Çevre Programı lekenin Lübnan sahillerinin 80 kilometrelik bir alanını etkilediğini belirtirken lekenin Suriye’yi tehdit ettiğini duyurdu.

Rum basınına göre, Avrupa Komisyonu’nun Çevre’den Sorumlu Üyesi Stavros Dimas da, oluşan kirliliğin Lübnan’ın yanı sıra, komşu ülkelerin halklarının da yaşamı ve sağlığını etkileyebileceği uyarısını yaptı.

Dimas ile görüşen Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Çevre Bakanı Photis Photiu ise, Kıbrıs’ın şu an itibariyle riskte olmamakla birlikte “Bir eylem planı ortaya çıkmazsa ve rüzgarın yönü değişirse yakıt lekesi, Kıbrıs’ın da sorunu olur” diye konuştu.