CDU lideri Merkel, hükümeti kursa bile artık eskisi gibi 'imtiyazlı ortaklık' konusunu gündeme getiremeyecek. Çünkü Merkel, dış politikada tek söz sabihi olmayacak.

Almanya, Hıristiyan Demokrat ve Sosyal Demokrat-Yeşiller grubunun birbirine denk oy alması nedeniyle koalisyon pazarlıklarına kilitlendi. Herkes kimin kimlerle koalisyon kuracağını tartışıyor. Her iki partinin iktidara gelebilmesi koalisyon ortaklarına bağlı.

3 Ekim'de başlayacak olan Türkiye-AB müzakereleri sırasında Almanya'nın Başbakanı yine Gerhard Schröder olacak. Bundan sonraki süreçte CDU lideri Merkel, koalisyonu hükümeti kurup Başbakan olsa bile Türkiye'ye karşı eskisi gibi 'imtiyazlı oraklık' konusunu gündeme getiremeyecek. Koalisyon hükümeti kurmak zorunda kalacak olan Merkel, dış politikada tek söz sabihi olmayacak.

Resmi sonuçlara göre, Hıristiyan Demokratlar (CDU/CSU) yüzde 35,2 oy oranı ile 225 sandalye kazandı. Bu grup, 2002 seçimlerinde 38,5 oyla 248 sandalye kazanmıştı. SPD ise yüzde 34,3 oyla 222 sandalye kazandı. SPD ise 2002'de 251 sandalye kazanmıştı. Hür Demokratlar yüzde 9,8 ile 61, Yeşiller yüzde 8,1 ile 51, Sol Parti de yüzde 8,7 ile 54 sandalye kazandı.

Kesin sonuçlar 2 Ekim'den sonra

Seçim sonuçlarının kesinleşmesi için bir süre daha beklemek gerekiyor. Dresden'in birinci bölgesinde 2 Ekim'de gecikmeli olarak yapılacak seçimlerin de tamamlanmasıyla parlamentodaki güç dağılımı netleşecek. Dresden'in bu bölgesinde seçim kampanyası sırasında Nasyonal Demokrat Parti'nin adaylarından birinin ölmesi üzerine, yeni adaya kendini tanıtabilmesi için zaman tanınması için seçimlerin 2 Ekim'de yapılması kararlaştırılmıştı.

İki yıl Merkel, iki yıl Schröder

Merkel liderliğindeki Muhafazakarlar'ın Sosyal Demokratlar'la "büyük koalisyon"a gitmesi durumunda sandalye sayısı bakımından güçlü bir hükümet kurulabiliyor. Merkel ilk açıklamasında, "Sol Parti dışında diğer tüm partilerle koalisyon görüşmeleri yapmak istediklerini" açıklamıştı. Ancak bu noktada ortaya çıkan sorun, "kimin başbakan olacağı". Çünkü her iki lider de başbakan olmak istediğini açıkça dile getirdi. Schröder'in böyle bir hükümette başbakan yardımcısı ve dışişleri bakanı olarak yer almasını kimse beklemiyor. Ancak başbakanlığın bölüşülmesi, yani iki yıl Merkel, iki yıl da Schröder'in başbakan olması ise uygun bir formül olarak değerlendiriliyor.

Koalisyon için 307 sandalye lazım

Seçim Kurulu'nun açıklamasına göre, çoğunluk hükümeti için 613 sandalyenin 307'sine sahip olacak bir koalisyon gerekiyor. Birlik Partileri'nin de SPD-Yeşiller grubunun da 307 sandalyelik çoğunluğa varmaları için üçüncü bir partiyi daha yanlarına almaları gerekiyor. Bu durumda, Birlik Partileri, Hür Demokratlar ve Yeşiller'le, SPD'nin de Yeşiller'in yanında Hür Demokratlar'ı alarak ortaklığa gitmesi gerekiyor. Bu durumda diğer bir ihtimal Sosyal Demokratlar ve Yeşiller'in, yanlarına Hür Demokratlar'ı alarak (partilerin kullandıklara renge göre) kırmızı-sarı-yeşil renklerinden dolayı "trafik lambası koalisyonu" oluşturmaları... İhtimallerden biri de Hıristiyan Birlik partileri, Hür Demokratlar ve Yeşiller koalisyonu. Ancak Yeşiller'in karizmatik lideri ve Dışişleri Bakanı Joschka Fischer bu seçeneğe sıcak bakmıyor.

'Hükümeti kurma görevi bizim'

Alman Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Angela Merkel, vatandaşların oylarıyla hükümeti kurma görevini açıkça kendilerine verdiklerini söyledi. Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile oy farkının yaklaşık 470 bin olduğuuna işaret eden Angela Merkel, Sol Parti dışında tüm partilerle koalisyon görüşmeleri yapacaklarını tekrarladı. Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel Başkanı Edmund Stoiber ise Gerhard Schröder'in yönetiminde kurulacak bir büyük koalisyonu kabul etmeyeceklerini açıkladı. SPD Genel Başkanı Franz Muntefering de koalisyon görüşmelerinde bulunma isteklerini resmen Merkel, Stoiber, Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Başkanı Guido Westerwelle ve Birlik 90/Yeşiller yönetimine ilettiğini bildirdi.

'SONUÇLAR YİNE SPD'Yİ GÖSTERDİ'

Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, kendi yönetimi altında yeni bir hükümet kurulacağından emin olduğunu belirterek, "Seçim sonuçları SPD gibi büyük bir partiye ihtiyaç duyulduğunu gösterdi" dedi. SPD, Birlik Partileri'ne (CDU/CSU), Hür Demokrat Parti'ye (FDP) ve Birlik 90/Yeşiller Partisi'ne koalisyon görüşmeleri teklif etti. Sadece Sol Parti ile görüşülmeyeceği açıklandı. Dışişleri Bakanı Joschka Fischer de Angela Merkel'in yönetimi altında görev yapamayacağını, Birlik Partileri ve FDP koalisyonunu olası görmediğini ifade etti. FDP Başkan Yardımcısı Andreas Pinkwart ise SPD ve Yeşiller ile koalisyon görüşmeleri yapmama kararı aldıklarını söyledi. Sol Parti de hiçbir partiyle koalisyon yapmak istemediğini, SPD ve Yeşiller'den oluşacak azınlık hükümetine de dışardan destek vermeyeceğini açıkladı.

CDU/CSU/FDP ile koalisyon zor

Alman Birlik 90/Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Claudia Roth, Birlik Partileri (CDU/CSU) ve Hür Demokrat Parti (FDP) ile koalisyon oluşturmalarının, görüşlerinin farklılıklarından dolayı çok zor olduğunu söyledi. Roth, ARD televizyonuna yaptığı açıklamada, yine de Yeşiller'in her tür koalisyon görüşmelerine açık olduğunu belirterek, "Edmund Stoiber (CSU Genel Başkanı) ile memnuniyetle Türkiye'nin AB'ye entegrasyonu konusunda görüşürüm" dedi. Yeşiller'in diğer Eşbaşkanı Reinhard Butikofer de, en yakın rakipleri olan FDP ile bir koalisyonda yer almalarını mümkün görmediğini ifade etti.

Federal Meclis'e 3'ü kadın, 5 Türk girdi

Almanya'da seçimler sonucunda 5 Türk kökenli milletvekili adayı Federal Meclis'e (Bundestag) girmeyi başardı. Sosyal Demokrat Parti'den (SPD) Lale Akgün, Birlik 90/Yeşiller Partisi'nden Ekin Deligöz ve Sol Parti'den Hakkı Keskin, Sevim Dağdelen ve Hüseyin Kenan Aydın Federal Meclis'e girdiler. Bu arada, Birlik 90/Yeşiller Partisi Berlin Eyalet Meclisi Milletvekili Özcan Mutlu, genel seçimler sonucunda Federal Meclis'e (Bundestag) giremediğini, ancak Berlin eyalet meclisi milletvekili olarak hizmeti sürdüreceğini söyledi. Mutlu, "Türkleri seçim malzemesi ve Türkiye aleyhtarlığı yapanlar derslerini aldılar" diye konuştu.