AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
D Ü N Y A
BM'de kader zirvesi

Birleşmiş Milletler tarihinin en büyük zirvesi, dün yaklaşık 175 ülke liderinin katılımıyla başladı. Üç gün sürecek zirvede liderler hem örgütün 60'ıncı yıldönümünü kutlayacak, hem de örgütü ayakta tutacak reformlarda anlaşmaya çalışacak.

Birleşmiş Milletler (BM) resmi rakamlarına göre 175 civarında ülke liderinin katılacağı BM Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi, New York'taki BM merkez binasında dün başladı. Zirvede, 60. kuruluş yıldönümünde teşkilatta yapılacak reformlar konusunda bir karar alınacak.

BM Genel Sekreteri Kofi Annan, 3 gün sürecek zirve sırasında ABD Başkanı George W. Bush, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Çin Devlet Başkanı Hu Jintao ile aralarında İngiltere Başbakanı Tony Blair, Fransa Başbakanı Dominique de Villepin ve Japonya Başbakanı Junichiro Koizumi'nin de bulunduğu 50'den fazla başbakanla görüşecek. Onlara aralarında Türkiye'den Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da bulunduğu dünya liderlerini korumakla görevli istihbarat ve terörle mücadele birimleri eşlik ediyor. Zirve, 14 - 16 Eylül tarihleri arasında yapılacak.

Yoğun güvenlik önlemleri

New York Emniyet Müdürü Ray Kelly, dünya tarihinin bu en büyük zirvelerinden biri öncesinde 4 bin polis memurunu seferber ettiklerini açıkladı. Ayrıca 11 kilometre çapında bir alan da uçuşa yasak bölge ilan edildi. Zirve öncesi, New York kentinde çok geniş güvenlik önlemleri alınırken, şehirde otellerin doluluk oranının yüzde 100 olduğu belirtildi.

Şehir trafiğinin felç olduğu New York kentinde yoğun talep yüzünden artık taksi bulmak da bile zorluk çekiliyor. Gündemin ilk maddesi, Terörle Mücadele konulu bir toplantı.

  • NEW YORK

    Birleşmiş Milletler'de kriz kapıda

    Gözlemciler, tarihi BM zirvesiyle ilgili şu yorumlarda bulundular: "BM'de zirve yaklaştıkça kurumdaki eski anlaşmazlıklar, kendini yeniden göstermeye başladı. ABD, BM'yi kendi dış politikasını uygulamak için bir araç olarak kullanmak istiyor, BM ise Washington'un bu oyununu artık kabul etmiyor. Son olarak Irak Savaşı sırasında Washington'un arkasında yer almayınca, ABD yönetimi, BM'ye kurum olarak önem vermemeye başlamıştı. Durum böyle olunca, BM sorunların sadece tartışıldığı, diyalog arayışlarının gerçekleştiği bir ortama dönüşmüş, yaptırım gücü azaltmıştı. Gelinen bu durumdan, ne Genel Sekreter Annan ne de diğer üye ülkelerin yönetimleri memnun. BM'nin dünyaca benimsenen ve saygı duyulan bir kurum haline gelmesi herkesin dileği. Yönetim ve üyeler, aralarında ABD'nin de bulunduğu tüm ülkeler tarafından savaş ve barış görüşmelerinden, insan haklarına, hatta küresel ticarete kadar her alanda muhatap alınmak ve benimsenmek istiyor. Uluslararası Savaş Suçluları Mahkemesi, iklim korumayı amaçlayan Kyoto Protokolü ve ortak gelişim hedefleri bu amacın ilk adımları olmuştu."

    Daha Geniş Özgürlük

    BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın mart ayında sunduğu "Daha Geniş Özgürlük'' başlıklı raporundaki bütün unsurların yansıtılamadığı taslak belgede, yeni bir barış kurma komisyonu ve yeni bir insan hakları konseyi kurulmasına ihtiyaç duyulduğu vurgulanırken, tartışmalı silahsızlanma ve nükleer silahların yayılmasının önlenmesine dair herhangi bir bölüm yer almıyor.

    Türkiye taslak belgeden memnun

    Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, BM'nin önümüzdeki yıllarda yürüteceği bir yol haritası niteliğindeki 35 sayfalık taslak belgenin içeriği konusunda Türkiye de son derece memnun. Türkiye'nin belgede yer almasını istediği unsurların arzu edildiği gibi taslağa girdiğini belirten diplomatlar, diğer konulardaki ifade ve paragraflarda da Türkiye'yi rahatsız edici bir unsurun bulunmadığını kaydettiler. Türk diplomatik kaynaklar, taslak belgede 'terörizm' başlığı altında ''Her kim tarafından, her nerede ve her ne sebeple işlenmiş olursa olsun bütün şekilleri ve tezahürleriyle, uluslararası barış ve güvenliğe yönelik en ciddi tehditlerden birini oluşturan terörizmi şiddetle kınıyoruz'' ifadesinin yer almasının da memnuniyet verici olduğunu dile getirdiler.

    'Medeniyetler ittifakı' girişine atıf

    Ayrıca, Türkiye'nin beklentileri doğrultusunda taslak belgede medeniyetlerarası diyalog çalışmalarına yer verildiği belirtilirken,

    Türkiye ve İspanya'nın eş-destekçiliğini üstlendiği 'Medeniyetler İttifakı' girişimine atıfta bulunulması ve bu girişimin BM Genel Sekreteri tarafından desteklendiğinin belirtilmesi de Türkiye'yi memnun den unsurlar arasında sayılıyor.



  • 15 Eylül 2005
    Perşembe
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Online İlan

    ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi
    Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon
    Sağlık | Arşiv | Bilişim | Dizi

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED