Mart ayının başından bu yana gazetelerde düzenli aralıklarla boy gösteren bir ilân dizisi, kamuya açık alanlarda müzik yayını yapan ticarî işletmeler için yeni ve biraz da "can sıkıcı" bir dönemin haberciliğini yapıyor. "İşletmenizde lisanssız müzik çalıyorsanız, sesini fazla açmayın. Denetimci kapıyı iki kere çalmayabilir" ya da "Lisanssız müzik dinlemek, özgürlüğünüze geçici olarak zarar verebilir. 2 ilâ 4 yıl kadar!" gibi mizahî başlıklar taşıyan bu ilânlar, Müzik Yapımcıları Meslek Birliği (MÜYAP) tarafından hazırlandı. Kampanyanın başındaki isim ise, MÜYAP'ın yönetim kurulu başkanlığını yürüten ünlü müzik yapımcısı Aydın Oskay.

Bedava müzik devri bitti

Üyelerinin piyasaya sürdüğü kaset ve CD'leri yayın bedeli ödemeden kullanan ticarî işletmelere karşı amansız bir mücadele başlatan Oskay, "artık ticarî işletmelerde bedava müzik çalma döneminin kapandığını" vurgularken, yürüttükleri kampanyanın henüz "dostane uyarı" aşamasında olduğunu, 1 Mayıs'tan itibaren ise yasanın kendilerine verdiği yetkileri sonuna dek kullanacaklarını belirtti. Başlattıkları kampanyanın kaset ve CD gibi müzik taşıyıcılarını bedelini ödeyerek satın alan ve özel hayatlarında amatör olarak tüketen müzikseverleri değil, bunlardan gelir elde eden ticaret erbabını hedeflediğini vurgulayan Oskay, "Bizim milyonlarca dolar harcayarak ürettiğimiz müzik kayıtlarını işletmelerinde kullananlar, bu kayıtlar sayesinde nasıl ki tatlı paralar kazanıyorlarsa, aynı şekilde yapımcı haklarını ödemeyi de öğrenecekler" dedi.

Turizmciler kızgın

Müzik eserleri meslek birlikleri ile turizmciler arasındaki telif tartışması büyüyor. Müzik Yapımcıları Birliği'nin (MÜYAP) gazetelere ilan vererek, turistik tesisler için telif tarifesi yayınlaması ve sözleşme yapmayan tesis yetkililerinin hapis cezasına çarptırılacağını duyurması, turizmcileri kızdırdı. MÜYAP'ın, uzun süredir turistik tesisler üzerinde baskı kurduğunu belirten Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Sinan Babila, Kültür Bakanlığı'na yazı yazarak, sorunun çözümünde yardımcı olunmasını istedi.

Yıllarca sömürüldük

Türkiye'de her türlü fikir ve sanat eseri gibi müzik yapımcılarının ürettikleri kaset, CD ve plakların da yıllarca müthiş bir sömürü düzenine maruz kaldığına dikkati çeken MÜYAP Başkanı Aydın Oskay, buna karşılık telif haklarına saygının Avrupa Birliği'ne girişteki en önemli hukuk kriterleri arasında yer aldığını hatırlattı. "Birinin en basit bir kişisel eşyasını izinsiz alıp sonra da yakalanırsanız, mahkemede sizi hırsızlık suçuyla yargılarlar. Pekiyi, bir müzik yapımcısının piyasaya sürdüğü albümü radyonuzda, televizyonunuzda, otelinizde, binlerce kez çalıp bu sayede maddî gelir elde ederseniz, yaptığınız şeyin bir önceki örnekten farkı nedir?" diye soran Oskay, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun her lisanssız kullanım için 10 ilâ 50 milyar lira arasında para ve 2 ilâ 4 yıl arasında hapis cezası öngördüğünü hatırlattı.

Yıllık ücret ödenecek

MÜYAP üyelerinin yayımladıkları fonogramlarda yer alan binlerce şarkılık genel repertuvarı kullanan ticarî işletmeler, tarifelendirilmede ekonomik kapasitelerine göre çeşitli kategorilere ayrılmış durumdalar. Buna göre, dans ve halk oyunu kursları düzenleyen dershaneler, yaptıkları müzik yayını için birliğe yıllık 250 milyon lira "paket ücret" ödemek zorundalar. Kuaförler, güzellik salonları, hastaneler, sinemalar, tiyatrolar, kafeteryalar, lokantalar, yüzme havuzları, diskotekler, konser salonları, tavernalar, büyük alışveriş merkezleri ile süpermarketler de yasa kapsamında müzik yayın bedeli ödemekle yükümlü bir başka grubu oluşturuyor.