|
|
Davos, U2 ile daha güzel
Ultra liberalizmin simgelerinden biri olan Dünya Ekonomik Forumu, bu yıl Davos'ta değil New York'ta yapıldı. Bu yıl mekansal değişikliğin yanında, zirvenin içeriğinde de değişiklikler oldu. Örneğin, geçen yıl ilk kez davet edilen sivil toplum kuruluşları bu kez katılmadılar, daha doğrusu çağrılmadılar. Geçen yıl ilk kez tartışılan küreselleşme karşıtlarının tezleri de gündemde yoktu. Açıkçası bu yıl Davos zirvesine katılanlar, "kapitalizmin yamacı"nda durarak kendilerini konumlandırmayı ve dünya sorunlarına bu açıdan bakmayı tercih ettiler. 11 Eylül sonrasında oluşmakta olan "yeni dünya"nın penceresinden baktığımızda, Davos'un "üç tanrısı" para, pazar ve sermayeye tapınmanın giderek "dogmatik bir din"in ritüellerine dönüştüğünü görmek mümkün. Şimdi, bu yeni "dogmatik" dine karşı çıkan kapitalizmin güneyindeki bütün "sapkınlar"a karşı savaş açmak, onları ideolojik ve siyasal alanda yok etmek için askeri güç kullanmak dahil herşey mübah... Davos'ta küreselleşme karşıtları yoktu ama, ünlü U2 grubunun solisti Bono vardı. Waldorf-Astoria Oteli'nde konser vermek üzere çağrılan Bono, çok uluslu şirketler için "Anasını s......n çocuklarının şirketçiliği" diye küfrederek kapitalizmin "küçük tanrıları"nı adeta şok etti. Yemekte annelerine küfredilenler arasında, IBM, Microsoft, Bell Computer, Boeing, Nestle ve Pfizer gibi kendi alanlarında dünya devi olan çok uluslu şirketlerin üst düzey temsilcileri ile birlikte ABD Hazine Bakanı Paul O'Neil, İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres de bulunuyordu. Bono konuşmasında ayrıca, dünyadaki fakirlik sorununun kapitalizmin dev şirketlerinden kaynaklandığını söyledi. "Kim bu Bono ya da kim bu U2" diye merak eden okuyucularım için küçük bir bilgi sunmak istiyorum: U2, dünyanın en çok sevilen İrlanda asıllı bir roc topluluğu. 1976 yılında Dublin'de "Hype" adıyla kurulan topluluk, 1978'de adını U2 olarak değiştirdi. Grup, 1980 sonrasında dünya çapında bir üne kavuştu. Afrika'daki açlar yararına konserler veren U2'nun önemli solisti Bono, Papa dahil görüştüğü devlet liderlerini Afrika'ya yardıma çağırmasıyla ünlendi. Bono ayrıca, 11 Eylül'den sonra da mazlumlar için bağış toplama kampanyasına katılmıştı. Müthiş bir adam doğrusu şu Bono. Şarkılarıyla dünyada milyonların kalbinden barışa, sevgiye yürüyen U2, bu kez Bono ile Davos'a mazlumların sesini taşıdı. Elbette, hiçbir insanın bir başkasına küfretmesini olumlayamayız. Ancak acımasız "yeni dünya"nın, açların, yoksulların ve mazlumların üzerine çöktüğü bir dünyada Bono gibi ünlü bir şarkıcının, Davos'un "dogmatik tanrıları"na karşı küçük de olsa bir isyan sesi yükseltmesi doğrusu yüreğimizi serinletiyor... İyi ki Davos zirvesi Türkiye'de yapılmıyor, iyi ki Bono bu konuşmalarını Türkiye'de yapmadı. Yoksa 312 ve 159'dan anında mahkum olurdu. Nitekim biz de, bu tür yazıları yazabildiğimiz özgürlüğün son günlerini yaşıyoruz. Muhtemelen bir ay sonra, bu kadarcık bir özgürlüğü de bulamayacağız. Ama şiirler, şarkılar varoldukça insanlığın onurunun biricik göstergesi olan "özgürlük" için yükselen isyan sesleri de varolacak...
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |