|
|
Beklenen jest
Filistin'den yükselen feryatlar dinmek bilmiyor. ABD başkanı George W. Bush'un "Bir an evvel işgale son ver" çağrısı İsrail başbakanı Ariel Şaron üzerinde beklenen etkiyi yaptı: İsrail ordusu elini çabuk tutma kaygısıyla katliâmı yoğunlaştırdı... Evlerinde mahsur kalan Filistinliler açlık ve susuzlukla başetmeye çalışırken, ölü sayısı binlere doğru yol alıyor... Askeri operasyonun gerçek amacı olan "Yaser Arafat'ı sürgüne gönderme projesi", Filistin tarafı bu niyeti anladığından, ABD'nin de zorlamasıyla, "Arafat'ın üzerini çizme projesi" ile yer değiştirdi. Bu gelişmelerin yaşandığı bir ortamda, gözlerin, İsrail'in 'stratejik ortağı' Türkiye'ye çevrilmesi doğal. Başbakan Bülent Ecevit "Soykırım" sözcüğüyle ifade etti Filistin'de yaşananları; hukukî sonuçlar doğuracak böyle bir sözcüğü kullanmasını kimse kendisinden beklemediği halde... Buna karşılık, Bülent Ecevit'in başında bulunduğu hükümet çok daha kolay bir 'jest'ten ısrarla kaçınıyor: İsrail'e verilen 668 milyon dolarlık tank modernizasyonu işinin iptali... Savunma konularında uzman Jane's Defence Weekly dergisi (6 Şubat 2001), 170 M60A1 tankının elden geçirilmesi işleminin Türkiye'ye kaça mâl olacağını net bir rakam olarak veriyor: 300 milyon dolar. Aynı değerlendirmeden savunma sanayii alanında çalışan firmaların ne kadar içiçe geçmiş ilişkilere sahip olduklarını da öğreniyoruz. Amerikan General Dynamics Land Systems (GDLS) firması ile İsrailli IMI firması, 1998 yılında, (tarihe dikkat edin, Türkiye'de konu henüz gündeme gelmemişken) Türk tanklarının modernizasyonunu beraberce yapmayı kararlaştırmışlar. 2001 başında sona eren anlaşmaya göre, işi IMI alacak, GDLS ise bazı konuların taşeronluğunu üstlenecekmiş... Buna karşılık da, İsrail firması, Türkiye sıfır km tank istediğinde, Merkava tanklarını ihaleye sokmayacakmış... İsrail'de çıkan Ha'aretz gazetesi, savunma muhabiri Amnon Barzilai imzasıyla, 13 Ağustos 2001 tarihinde, "İsrail Türk tanklarının modernizasyonu işi tamam derken, Türkler fiyata itiraz ediyor" başlıklı bir haber yayımladı. Haberde, eski tankların zırhlarının takviye edileceği, yangın kontrol mekanizmasıyla 120 mm top ekleneceği ve motorların Amerikan-yapımı yenileriyle değiştirileceği anlatılıyor. Herbir tank için 1 ilâ 2.25 milyon dolar istiyormuş İsrail; yekün da 350 milyon dolar tutuyormuş... İhale açılsaydı, Amerikan yapımı sıfır km tanklara istenecek meblâğın 3.5 milyon dolar olduğu biliniyor. Türkiye, resmi açıklamalara göre, 170 tankın modernizasyonu için İsrail'e 668 milyon dolar ödemeyi kabul etti. Ayrıca 30 milyon dolarlık ek teçhizat da kullanılacakmış. Kısacası, modernizasyon için, tank başına, Ha'aretz muhabirinin Türk tarafının pahalı bulduğunu söylediği 1 ilâ 2.25 milyon dolar değil, yaklaşık 4 milyon dolar ödenecek. Konunun akçalı yönü de önemli elbette, ama ihalesiz sonuçlandırılan anlaşma İsrail'in Filistin'e saldırdığı bir ortamda imzalandığı için, biz sadece İsrail irtibatı üzerinde durmakla yetiniyoruz. Türkiye, bu anlaşmayı onaylamakla, İsrail'in batmak üzere olduğu bilinen IMI devlet şirketine hayat öpücüğü sunuyor. Türk tanklarını elden geçirmekle elde edeceği parasal değeri, IMI, İsrail için yeni tanklar imalinde kullanacaktır. Başbakan Ecevit, geri almak için sonradan açıklama üstüne açıklama yapmak zorunda kalacağı sözler sarf etmek yerine, Filistin'de olup bitene gerçekten tepki vermek ve sonuç almak istiyorsa, altında kendi imzası da bulunan tank anlaşmasını derhal iptal etmelidir. Bu jestin, hiç kuşkusu bulunmasın, Filistin'deki katliâma 'soykırım' adını koymaktan çok daha fazla siyasi getirisi olacaktır. DSP lideri en aşırı sözcüklerle kınadı İsrail'i; ANAP lideri "Tank anlaşması yanlıştı" itirafında bulundu. MHP bu konuda ne diyor acaba?
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |