ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın AB çıkışına destek verdi. Avrupa üyesi ülkelerde önümüzdeki yıl seçimler yapılacağına dikkat çeken Bağcı, "Şu andaki atmosferde Türkiye yıl sonuna kadar AB ile tam üyelik müzakereleri için tarihi aldı aldı; alamadı, üzerine bir bardak su içebilir" dedi.

Vakıfbank Kültür Merkezi Konferans Salonu'nda düzenlenen "Sivil Toplum Örgütleri ve Avrupa Birliği" konulu panelde konuşan Bağcı, Avrupa sürecinin mutlak doğru olduğu düşüncesinin büyük bir yanılgı olduğunu ifade etti. AB-Türkiye ilişkilerindeki sorunların sadece "Türkiye'nin ev ödevlerini yapması ya da yapmaması" olmadığını da vurgulayan Bağcı, Avrupa'da aşırı sağın yükselişi ve 11 Eylül olaylarına dikkat çekerek, "Sorun, Avrupa'nan iç dinamiklerinde" dedi.

Yılmaz doğru söylüyor

Türkiye'nin aday ülke statüsünün verildiği 1999'da 15 ülkenin 9'unda sosyal demokrat hükümetlerin var olduğunu hatırlatan Prof. Bağcı, "Avrupa'da sosyal demokratlar hızla güven ve seçim kaybetmektedir. Avrupa'nın birçok ülkesinde önümüzdeki yıl seçimler yapılacak. Muhafazakarların iktidara gelmesi Türkiye-AB ilişkilerini çok daha olumsuz bir duruma getirecektir. O nedenledir ki, Mesut Yılmaz'ın çağrısını anlıyorum. Şu andaki atmosferde Türkiye, yıl sonuna kadar AB ile tam üyelik müzakereleri için tarihi aldı aldı. Alamadı, üzerine bir bardak su içebilir" diye konuştu.

Ecevit'in büyük hatası

1980 öncesi Türk entellektüellerinin AB yaklaşımının halkın AB'ye bakışını olumsuz etkilediğini bildiren Bağcı, Başbakan Ecevit'in 1980 öncesi "Onlar ortak, biz pazar" sloganıyla AB'ye olumsuz yaklaşımda bulunmasının, o dönemde Türkiye'nin AB'ye üyeliğini engellediğini kaydetti.

Türkiye'nin AB için önemli bir ülke olduğunu ve 11 Eylül'den sonra Türkiye'nin öneminin daha da attığını dile getiren Prof. Bağcı, "Türkiye Avrupa'nın geleceğinde stratejik bir unsurdur. Türkiye'yi yok sayacak bir Avrupa politikası mümkün değildir. Türkiye, 11 Eylül'le birlikte çok önemli bir yere gelmiştir ve erken seçim tartışmaları başlamıştır. Çünkü Türkiye'ye gerekli finansal destek ABD ve Avrupa tarafından sağlanmıştır" dedi.

İyi yönetilirsek kimse kaçmaz

Konuşmasında, son dönemde Türkiye'de AB karşıtı görüşlerin güçlendiğini hatırlatan Bağcı, bunun nedenini "güvensizlik" olarak açıkladı. AB karşıtlarının, "Kapıların açılması durumunda insanlar Türkiye'den kaçar" görüşünü dillendirdiklerini anlatan Bağcı, bu görüşe karşı çıkarak, "Anadolu tarih boyunca kaçanların değil, göçenlerin yeridir. Anadolu göç alan bir bölgedir. Türkiye, çok güzel bir ülke... Niçin kaçsın insanlar? Türkiye iyi yönetilirse kimse kaçmaz" dedi.

Türkiye'nin her zaman "bölünme" olgusuyla karşı karşıya olduğunu ifade eden Bağcı, "Bir Kürt devleti kurulmak isteniyor ve bunun ekonomiyle de ilgisi yok. Geçmişinde imparatorluk olan bütün ulus devletlerin bölünme tehlikesi vardır. Türkiye'nin bölünme, parçalanma olgusu da vardır. Türkiye, tarihte olduğu gibi bugün de yarın da bölünme olgusuyla karşı karşıyadır. Bu nedenle Türkiye 360 derecelik bir dış siyaset yapmak zorundadır" diye konuştu.