T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Ne Zigetvar, ne de Sokollu var ortada!.

Rahşan-Bülent Ecevit evliliğinde "Kız tarafı" olan Şebinkarahisarlılar, önceki gün Oran'da, Ecevitler'e destek verdiler..

Otobüslerle gelip, "Enişte buradayız" diye pankartlar açtılar..

Rahşan Ecevit de, seçim otobüsünün üzerine çıkıp, "Şebinkarahisar il olmalı" içerikli bir teşekkür konuşması yaptı..

Acaba Rahşan Ecevit'in bu sözlerini, eşi Bülent Ecevit duydu mu?

Çünkü insan, böyle destek veren bir halk topluluğuna, hiç olmazsa, pencereye çıkıp, bir el sallar..

Başbakan Ecevit, bunu bile yapmadı..

Acaba yataktan kalkamıyor mu?

Acaba pencereye yaklaşması mı yasak?

Acaba, camı açık sanıp, başını pencerenin camına çarpar diye mi korkuluyor?

İşin bir yanı bu..

Ecevit'in bir bilmeceyi andıran sağlık durumu, hepimizi ve dünyayı, uzun süre ilgilendireceğe benziyor..

Bazıları Ecevit'in durumunu, Zigetvar'ı fethettikten sonra yolda hayatını kaybeden Kanuni'ye benzetiyor ya.. Buna göre, Sadrazam Sokollu Mehmet Paşa, Kanuni'nin öldüğü anlaşılırsa, yeniçeri ayaklanır diye, İstanbul'a kadar gizlemiş..

Çadırın veya arabanın içindeki ölü Kanuni ile, yüksek sesle konuşup durmuş İstanbul'a kadar..

Sonra İstanbul'a gelinince, Padişah'ın öldüğü açıklanmış.. Yerine 2'nci Selim geçince de, yeniçerilere cülus bahşişi dağıtılıp, ayaklanma ihtimali yok edilmiş..

Aslında bu benzetme de tutmuyor Ecevit'in durumu açısından..

Bazılarınız "Buna yaşamak mı denir" diyebilirsiniz..

Ama her ne şekilde olursa olsun, Ecevit yaşıyor..

İkincisi, ortada bir "Zigetvar Zaferi" de yok..

Ecevit arkasında yenilgiler, krizler, başarısızlıklar bırakarak, Oran'daki evine çekildi..

Yoksullaştırılmış, güven duygusunu yitirmiş, yarını belirsiz bir Türkiye var Ecevit'in geride bıraktığı..

Üçüncüsü ve daha da önemlisi, ortada bir Sokollu Mehmet Paşa'nın bulunmayışı..

Ecevit, eşi Rahşan Ecevit, hemşiresi Satı Moğoltay ve Başkent Hastanesi doktorlarından başka kimseyle görüşmüyor..

Bir Sokollu Mehmet Paşa olsa, "Ecevit-sonrası"nı şimdiden planlardı..

Oysa, Ecevit'in bütün vezirleri ya birbirleri ile kavgalı, ya da birbirlerinin halefiyet iddiasına karşı, önlem almaktalar..

Bu durumda, en doğru olan, işi oluruna bırakmaktır..

Ve bu durumda, il olmak isteyen bütün ilçelerin, "Biz kız tarafıyız" ya da "Biz damat tarafıyız" diyerek, Oran'da gösteri yapmaya hazırlanmalarıdır..

İstanbul'da yaşayan bir kent-köylü olarak, Belediye Başkanı Gürtuna'ya bir önerimiz var..

Birkaç bilu'yu da otobüslere bindirip, Ankara'ya, Oran'a gönderse..

Onlar da pankart açıp, "Enişte biz de buradayız" diye tempo tutsalar..

Ve Rahşan Ecevit'ten, "İstanbul il olacak" sözünü alsalar..

Yerel yönetimlerin kaynaklarını kurutan, siyasi baskılarla İstanbul Belediyesi'ni felç eden bu iktidar, Rahşan Hanım'ın uyarısı ile, belki böylece, kentin bir il olduğunu kabul eder..

ŞAKA

Hangisi tehlikeli?

Milli takımı Japonya'ya götüren uçak hava boşluğuna düşünce, oyuncularımız uçak yolculuğundan ürkmüş..

-Eşlerimiz uçakla Japonya'ya gelmesin, demişler..

Haklılar..

Ama şunu da isteselerdi..

-Eşlerimiz, Boğaz'da gezi motoruna da binmesinler..

ŞAKA İLE KARIŞIK

Çiftçi Demirel'in çay bahçesi!.

Çayelili çay üreticisi Mehmet Kalyoncu, Demirel'i sevmiş bir kere..

Ne yapmış?

Kalkmış, 1993'te, Çayeli'ni ziyaret eden Süleyman Demirel'e bir çay bahçesi hediye etmiş..

Böylece Demirel de, çay üreticisi olmuş.. O günden bu yana, her yıl Demirel'in bahçesinden toplanan 2 ton yaş çay, devlete ait Aşıklar Çay Fabrika'sına satılırmış..

Aslında hoş bir öykü bu..

Ancak Demirel'in "çay üreticisi" olması da, tartışılması gereken bir konu..

Çünkü şu anda, Avrupa Birliği'ne de, İMF'ye de en fazla tepki gösterenler, Türkiye'nin çiftçileri..

Pamuk da, tütün de, şeker pancarı da, fındık da, zeytin de, çay da, bütün tarım ürünleri gibi giderek daha az sübvansiyon alıyor..

Devletin destekleme alımları ise, bitmek üzere..

Acaba Demirel, gerçekten "Çay Üreticisi" kimliğini benimsedi mi?

Eğer öyleyse, Avrupa Birliği'nden yana mı hâlâ?

Yazımız şaka içerikli olsa da, ciddi sayılabilir..


17 Haziran 2002
Pazartesi
 
MEHMET BARLAS


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED