|
|
Kendimize yenildik
48 yıl sonra 17. Dünya Kupası'na katıldık ve ilk maçımız da dünya kupalarını defalarca kazanan Brezilya ile oynadık. Psikolojiik olarak Brezilya'nın favori olduğu karşılaşmada tabii ki kazanma şansımız yoktu. Ancak kaleci Rüştü, inanılmaz bir peformons ortaya koyarak uzun süre kalesini Brezilya forvetlerine kapattı. Ve Hasan Şaş'ın da Yıldıray'ın ustaca attığı pas sonrası muhteşem golü bizi ilk yarının son dakikalarında soyunma odasına 1-0'la yolladı. Ancak oyun yapısı içerisinde maalesef 1-0'ı haketmiş değildik. Çünkü savunmanın ortasında oynayan Ümit ve Bülent adamlarını kaçırarak sık sık kalemizde gol pozisyonları görmemize neden oldu. Orta alanda ise savaşan oyuncular yerine oyun kurucular yeraldı. Böyle olunca orta alandan, hem savunmaya hem hücuma yeterli destek maalesef gelemedi. İkinci yarıya içerde en az 1 değişiklikle çıkılacağını ümit ederken maalesef aynı kadroyla oyuna devam edildi. Ve daha da kötüsü, en son çıkacak oyuncu Yıldıray, oyundan ilk alınan futbolcu oldu. Böylece hücumda pas yapma ve topu en üst üzeyde kendimizde tutma şansını da yitirmiş olduk. Oyun içindeki sistem değişikleri de bazı oyuncuları olumsuz etkiledi. Orta alanda top yapacak, rakibi dururacak bir Tayfur oyuna alınabilirdi. Tüm bunlara rağmen yine de son 15 dakikaya kadar oyunda denge vardı. Ama zincirleme hatalar sonucu hayallerimiz yıkıldı. Maçın kahramanı Rüştü'nün kısa düşen geri pası, Alpay'ın müdahalesi ve kırmızı kart. Verilen penaltının gol olması ilk maçtaki hayallerimizi yıktı. Arkadan Hakan Ünsal'ın sinirlenerek boş yere kırmızı kart görmesi bana göre aldığımız en büyük yaraydı. Kısacası Brezilya yenmedi, biz kendi hatalarımızla yenilmeyi başardık. Teknik heyeti ve futbolcuları sorgulamaya gerek yok. Önümüzde iki önemli 90 dakika daha var. Burada 4 puan alarak 2. tura çıkmayı başarabiliriz.
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |