Yaylalarda otlayan keçilerin, mandaların boynuzları, bir gelinin çeyizini süsleyen bir aksesuara, saçlara sağlık katan bir tarağa, şirin mi şirin bir tokaya ya da vitrinleri süsleyen değerli bir sanat eserine dönüşüyor.

Sivas'ın Eski Sanayi denen bölgesinde yer alan imalathane Mustafa ve İhsan Kutluca adındaki iki emekli kardeşe ait. Mustafa Kutluca 70 yaşını çoktan devirmiş. Bizi karşılayan İhsan Usta'dan öğreniyoruz sanatın sırlarını ve inceliklerini... Tarak şeklini alan kemiğin çıkıntıları, kaba yerleri keski aletiyle kazınarak düzleniyor. Dişler açıldıktan sonra da rende ile tesfiye ediliyor daha sonra ise keçe çarkta zımpara yapılarak parlatılıyor. Ustalar yaşlı oldukları için fazla çalışamıyor. Günde 7-8 tarak yapabiliyorlar.

Doktorların tercihi

İhsan Kutluca, kemik tarakların sağlık açısından faydasını şu sözlerle anlatıyor: "İletken bir madde olduğu için saçı kırmıyor, kepek oluşmasını önlüyor, saçı dökmüyor, stresi alıyor. Kemik tarak saçı tararken elektriklenme yapmıyor, saçlar sertleşmiyor ve kırılmıyor. Beyinde biriken biyoenerjiyi çekerek stresi azaltıyor. Saç diplerini yakarak öldüren elektriklenmeyi önlediği için saç dökülmesini de önlüyor. Cumhuriyet Üniversitesi doktorları gelip özel olarak tarak yaptırıyor."

Ağabey Mustafa Kutluca ise hayvanlar, boynuzları büyümeden kesildiği için malzeme bulamamaktan şikayetçi. Boynuzların tutkal yapımı için fabrikalara verildiğini belirten Mustafa Kutluca, eski günleri özlemle anıyor.

Yılmaz YILDIZ / SİVAS

« Geri Dön