Geleceğin Gözde Meslekleri...
T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Büyük adamlar, hep 'Mustafa'lardan çıkar!

Bir köy evinde... Gazeteler geldi. Bir bir okuyorum. Birinde "bizim Mustafa"nın resmi...

Zaten, bizim ülkede, son bir asırda büyük adamların hepsi "Mustafa"dır.

Mustafa Kemal!.. Mustafa İsmet!.. Mustafa Bülend, vb..

Bizim "Mustafa" ise, "Milliyet"in "asparagas" haberine göre, "trilyonluk şirketler"in başında imiş..

Nuri ile Mustafa, bir karenin içinde.. Giderek Mustafa devreden çıkıyor ve "Nuri"nin resmi büyütülüp, "Mustafa" unutuluyor!.. Artık resimde "Nuri" var, ama senaryo Mustafa'nın üzerinde kurulmuş...

Haber ve resmi görünce, 90'lı yıllara dalıp gidiyor ve şu "Albayrak" soyadı ile neler başıma geldiğini bir bir tahattur ediyorum:

Kağıthane'yi kazanmıştık, RP olarak...

Çöp ihalesini "Albayrak"lar aldıydı. CHP'nin il başkanı, RP'yi suçluyor, "yandaş"larına çöp ihalesini verdiklerini açıklıyordu. Ve çöplerin ihalesinden ötürü, "Sadık Albayrak da ortaklardan" diyordu.

Bu olmayınca da, geçen senelerde, aynı şey başıma geldi:

"Star"dan Filiz Güler, bir cumartesi günü -ekseri o gün, 10-11'lere kadar istirahat ederim- telefonumu çalıyor:

"-Sadık ağabey, sen Fındıkzade'de mi oturuyorsun?" diye soruyor. Anlıyorum bu işte bir "bit yeniği" var!.

Bir şirketimin olduğunu, bu şirkette de "sayaç kontrolörü" olduğumu, adresinin de benim eve yakın olduğunu söylüyor!

"-Kızım, benim şirketlerde, kontrolör almam mümkün değil, olsa olsa patronu olurum" deyince, meğerse, bu sayaç okuma şirketinde bir "Sadık Albayrak" varmış, ki bizim Albayrak'ların yeğenlerinden bir delikanlı!

"Star" bunu manşetten verecekmiş!

Filiz Güler'e, "Versinler de bir okkalı tazminat davası açıp, alacağım para ile, köyüme su getirtir, yollarını yaptırırım" dediğimden ötürü ise yayından vazgeçmişler!

Hasılı, "bizim Mustafa" ile benim aşık atmam mümkün değil. Birkaç yıl öncesinde, Galeria'da bir "Bovling" maçı yapalım, dedik!

Oooha, "bizim Mustafa" bovling topu ile, bir atışta, on tane lobutun hepsini devirir görünce bir daha "maç" yapma cesaretini bulamadım.

Demek ki, "bizim Mustafa" bir atışta, on tane lobut deviriyorsa, ticari yönden de "kardeşler" olarak, pek çok işin üstesinden gelip, başarılarına başarı katacak bir "özelliğe" sahipler demek ki!

Ne de olsa, Ballıca köyünün dibinden geçen Solaklı Deresi, akışkan ve münbit toprakları sulayıp Karadeniz'e dökülüyor...

Özünü, ruhunu ve kimliğini o topraklardan alanların başarı şansı daha çoktur. Adı "Mustafa" olanların daha da çoktur...


21 Temmuz 2001
Cumartesi
 
SADIK ALBAYRAK


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED