|
|
Bozgunda Fetih Rüyası
Biyografi dilimize Fransızcadan geçmiş bir kelime. Eskiler buna karşılık olarak tercüme-i hal'i kullanırlardı, şimdi özgeçmiş deniliyor. Lugatte "yaşayışları ve yaptıkları ilgi çekici olan önemli kişilerin hayatlarını inceleyen, bu alandaki bütün bilgileri derleyip anlatan yazı türü" diye tarif ediliyor. Bilimsel bir hüviyeti ve iddiası var. Bir de aynı mânada kullanılan "hayat hikâyesi" tabiri bulunuyor ki; ben bunu ötekilerden ayırıyorum. Hani işin içine hikâye girince rengi değişiyor ya, belki de onun için [Kendi uğraşım olan hikâyecilik mesleğini kayırmam sebebiyle de olabilir]. Efendim ötekiler haliyle soğuk ve donuk. İşte doğum tarihi, anası-babası-atası, okuduğu mektepler, bulunduğu memuriyetler, yazdığı eserler, yaptığı işler, tarihler vesaire. Biyografi denilince aklıma sicill-i ahval defterleri geliyor. Tabii ki bunları bulmak ve bilmek çok önemli, ama dedim ya akademik bir iş bu. Halbuki hayat hikâyesi tabiri bizi serüvene, hususî hallere, ayrıntılara, hissiyata götüren füsunkâr ve dâvetkâr bir açılım getiriyor. Haliyle kısa değil uzun bir bahis istiyoruz. Hele bunu romana taşırsak o zaman tadından yenmez olacak. İşte kadim dostumuz Beşir Ayvazoğlu böyle bir vadide eser veriyor. Peyami Safa ile Ahmet Haşim'i hep bu hususî atmosfer içinde anlatmış; bu alanda doğrusu bir büyük boşluğu doldurmuş idi. Bu defa Bozgunda Fetih Rüyası (Kabalcı Yayınevi, Kasım 2001) adı ile Yahya Kemal'in hayatının bir bölümünü kaleme aldı. Ayvazoğlu Yahya Kemal ile çok önceleri ilgilenmiş, şairin fikir ve sanat hayatını öne çıkaran: Yahya Kemal-Eve dönen adam (Birlik Yayınları, 1985) adlı bir kitap yayınlamıştı. Bozgunda Fetih Rüyası Osmanlı Devleti'nin on yılını (1912-1922) kapsıyor. Bu açıdan bir nevi tarihi roman sayılır. Bu on yıl şairin uzun süre kaldığı Paris'ten İstanbul'a dönüşü ile başlıyor. Uğurlamaya gelen arkadaşları içinde Ali Kemal de vardır. Kitabın sonu Ali Kemal'in linç edilmesi ile noktalanıyor. Eserin biyografi tarafı geri dönüşlerle Yahya Kemal'in çocukluğundan 38 yaşına kadarki hayatını ele alıyor. Bununla birlikte devrin siyasî ve edebî olayları kronolojik bir sıra ile verilerek şairin muhiti, arkadaşları ve dönemin tartışılan edebî, tarihî, fikrî meselelerini dile getiriyor. İlk mısralarını Fransa'da kaleme aldığı, 12 yıl sonra tamamlanan "Açık Deniz" şiirinin macerası da romanın ayrı bir kulvarıdır. Bunun gibi diğer bazı şiirlerin hangi olaylar ve şartlar içinde doğduğunu öğreniyor; Yahya Kemal'in şiir dünyasına yakından bakabiliyoruz. Şairin Celile Hanım [Nazım Hikmet'in annesi] ile yaşadığı aşk ise hususî hayatının en mahrem macerasını teşkil etmektedir. Beşir Ayvazoğlu Yahya Kemal'den Tanpınar'a devrolunmuş "güzel Türkçe"yi günümüzde temsil edecek zengin ve revnaklı bir dil kullanıyor. İşte Bursa için yazdığı bir cümle: "Sünbülî hava, çılgınca köpürmüş bir tabiat ortasındaki bu olağanüstü şehre bir hülya güzelliği giydirmişti." Bozgunda Fetih Rüyası'nı Ayvazoğlu'nun öteki biyografik eserleri içinde ileri bir adım olarak gördüm. Hayat dediğimiz muammayı, büyük şairin on yıllık serüveni içinde çözmeye çalışan bir çaba bu. Evet bu Ayvazoğlu'nun Yahya Kemal'i, Şair için öteden beri söylenen orta malı renksiz-kokusuz hükümlere rağbet etmeyen; okuyana hem yakın tarihimiz, hem edebiyatımız, hem fikir hayatımız; hem de Yahya Kemal'in kimlik-kişilik ve şiiri için yeni ufuklar açan kitabı tavsiye ederken, Ayvazoğlu'nu kutluyor, yeni eserlerini bekliyoruz.
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |